Allah Muizdir .

kurtuluş

KF Ailesinden
Özel Üye
Muizz
Allah Müizdir.

Ayeti kerimede:
"De ki: Ey Mülkün sahibi Allah!
Sen mülkü kime dilersen ona verirsin, kimden dilersen ondan alırsın. Kime dilersen ona izzet verirsin, yükseltirsin."
(Âl-i İmrân: 26).

İzzet veren Allahtır. Hükümdarlık verip imtihan eden odur. Onun dilemediği hiçbirşey gerçekleşemez.
Gelip geçen zalim hükümdarlarıda imtihan etmiş, halklarının sabırlarınıda ölçmüş, sonra zalimleride yerin dibine indirmiş, sabır edenleri kurtarmıştır.

Ayeti kerimede:
firavun memleketin başına geçti ve halkını fırkalara ayırdı. İç birlerinde zümreyi güçsüz buluyor, onların oğullarını boğazlıyor, kızlarını sağ bırakıyordu. Çünkü o bozgunculardandı . (Kasas: 4).

Herkesin zamanı var iyi veya kötü amellerini işleyecek. Allah Celle ve Celalühü çok sabırlıdır. Zamanı bittiğinde intikamını alır. Ahirette hesapları daha korkunçtur. İyi olanlara ise mükafatlarını kat verir.

Allah geçici dilediklerini hükümdar izzet verir. Dilediği anda izzeti alır. Rezil rüsva edip yerin dibine sokar. Dünyada izzet ettiği gibi ahirettede izzet verir.

Ayeti kerimede:
Andolsun ki biz Âdemoğullarını üstün bir izzet ve şerefe mazhar kıldık. Onları karada ve denizde taşıdık. Kendilerine temiz rızıklardan verdik. Yaratmış biz çoğuna onları üstün kıldık. (İsrâ: 70).

Allah dilediğinden üstün kıldığı gibi dilediğini, izzette onun vermesiyledir. Allah kendi katından izzet vermişse izzetlidir. Dünya ahiret izzetli olur. Eger izzet vermemişse o kimse hükümdar olsada, malları çok olsada, aile ve yakınlarından destek görse de, ona uyanlar çok olsada sıfırdır. Bir izzet ve değeri yoktur.

Ayeti kerimede:
Kim izzet ve şeref istiyorsa, bilsin ki izzet ve şeref bütünüyle Allah'ındır. Güzel söz O'na yükselir, onu da sâlih amel yükseltir. Kötülüklerle tuzak kuranlara gelince, onlar için çok şiddetli bir azap vardır ve onların kurdukları tuzaklar da mutlaka boşa çıkacaktır. (Fâtır: 10).

Allahın vermediğişeyi var gibi göstermek yersizdir. Gerçekten Allah kimlere izzet ve şeref verdiğini ahirette daha iyi anlaşılacaktır. Burada Rabbimiz tüm izzet ve şeref benim buyurmaktadır. O zaman bizde Allahtan izzet ve şeref istemeliyiz. Allah lütfuyla bize izzet ve şeref ihsan eylesin Amin.

Anlaşılacağı üzere dünya zengini haber izzetli olunmamaktadır. Hatta dünya hükümdarlık hükümdarlık, yöneticilik… gibi şeylerde insana izzet geçici süre verildiği düşünülebilir. Sonucunda ise imtihanları geçmişse ahiretdede Allah katından izzet verilmiştir. Eğer zorbalık edip, zalimlik ettiyse, imtihanları kaybettiyse o geçici izzet de alınıp hakketti şey olan rezillik ona verilir. Demekki dünyada verilen izzetler geçici olup, ahirette verilen izzetler kalıcı olmaktadır. En şerefli ve güzelide budur. Yoksa Allahın değer, izzet vermediğinin herşeyi olsa bile Allahı yoktur. O zaman zalim, zorba, kafir hükümdarlara izzetli gözüyle bakılmamalıdır.

Ayeti kerimede:
Nihayet karun'u da sarayını da yerin dibine geçirdik. Allah'a karşı yardım edebilecek kimsesi de yoktu. Kendini kurtarabilecek kimselerden de değildi. (Kasas: 81).

Dünyada ne verilse verilsin halklarına verilen zenginliklere bakıp onların Allah katında izzetli olduğu yanılgısına düşmemelidir. Ayetlerde olduğu gibi Allahın ayetlerini inkar eden tüm zalim hükümdarları dünyada yerin dibine geçirerek, rezillik kullanma, çeşitli şekillerde helak oyununda. Ahirette ise kazandıkları şey olan, bitmez tükenmez rezillikler onlarındır.

Allah'ın inan müminlere izzet verdiğini müjdelemez.

Ayeti kerimede:
Derler ki: "Andolsun, eğer Medine'ye dönersek en üstün olan en zelil olanı oradan mutlaka çıkaracaktır." İzzet Allah'ındır, Allah'ın Peygamber'inindir ve bütün müminlerindir. Fakat münafıklar bilmezler. (Münafikun: 8).

Peygamberlerini sevip seçen, derece derece üstün kılan, katından izzet ve şeref veren alemlerin Rabbine Hamd olsun. Allah mümin kullarınıda unutmamıştır. Dünya izzeti şöyle dursun, cennete öyle dereceler yaratmıştır ki müminler bu derece, izzet ve şerefler karşısında şaşıracaklardır. Hemde bu kalıcı izzet ve şereftir. Allahın cennetin öğrenilmesi Allahın Muizz ismi şerifinin tecellisine mazhar olucaklardır.

Ayeti kerimede:
Resulüm! Sözlü sözleri seni üzmesin. Çünkü bütün izzet yalnız Allah'ındır. O işitendir, bilendir. (Yunus: 65).

Allah bu ayeti kerimesinde tüm izzetin kendisinin oldugunu buyurmaktadır. Bunu şöyle düşünüz ki Allah rezzaktır ve tüm yarattıklarını rızıklandırır. Bu ismi şerifindede tüm izzet Allahındır ama nasıl rızık dağıtmışsa dilediğine de izzet dağıtır. Gerçek İzzet ve şeref Allah katındadır. Onu kime vermişse izzetli ve şerefli olmuştur. Nasıl ki rızıklar Allah dilediğine daha çok vermektedir. Bu ismi şerifinde de böyledir. Allah dilediğini zatına yaklaştırıp izzetini kat kullanma. Elbette bu kullar en izzetli ve şerefli olanlardır.

Allahın izzeti ise asla kullarına benzemez. O sonsuz olarak Muizzdir. Nasıl ki rızık dağıtmasının sonu yoksa, bu ismi şeriflerde de izzetinin sonu yoktur. Yerde gökte herşey ona tesbih eder, zikir eder. Allah o kadar izzetlidir asla ibadet edilmesine ihtiyaç yoktur. Yarattına zerre bir şey kazandırmaz veya kaybettirmez. Allah alemlerden müstağnidir. Ganidir zengindir. Göklerin ve yerin mülkü Allahın iken, Bizlerde Allahın mülkü iken Allaha bir şey verebilir mi? Haşa! Zaten sahibimiz Allahtır.

Allah kullarını kulları için ister ki helak olmasınlar. İslamı kabul edip yaşasınlarda Allahın rahmetiyle cennetine girsinler. Allah cehennemliklerin cehenneme gireceğini biliyordu. Fakat Allah onun kulü için hem cennetteki yerini, hem cehennemdeki yerini hazırlamıştır.

Allah öyle yüce ve büyüktür. İzzetin. Onun gibi izzetli yoktur. Allah tektir.
Varislerin en hayırlısı Allahtır. Herşeyin variside Allahtır.

Ayeti kerimede:
Musa kavmine dedi ki: “Allah'tan yardım dileyin ve sabredin. Yeryüzü şüphesiz Allah'ındır, kullarından dilediğini ona vâris kılar. Hayırlı âkibet Allah'tan korkanlarındır. ” (Araf: 128).

Dünyada da ahirette de dilediğini varis yapan odur. Dünya geçici, ahiret ise kalıcıdır.

Ayeti kerimelerde:
Onlar Firdevs cennetine vâris olacaklar, orada ebedî kalacaklardır. (Mü'minûn: 11).

"Beni Naîm cennetinin vârislerinden kıl!" (Şuarâ: 85).

Onlar da derler ki: "Bize bilgisayar sözü yerine getiren ve bizi cennete vÂris kılan Allah'a hamdolsun. Cennette istediğimiz yerde oturuyoruz. (Allah için) çalışanların mükâfatı ne güzelmiş!" (Şûrâ: 14).

Bir düşününüz ki Allah geçmişten bugüne kaç insan yaratmıştır. Daha Allah bilir ne kadar insan yaratacaktır. Şuan ise ortalama ortalama yedi buçuk milyar insan yaşamaktadır. Diğerleri hepsine cennet ve cehennemde yerler hazırlamıştır. Buna cinleride katınız ki onlarda cennet ve cehenneme gireceklerdir. Bir kul cehenneme giderse onun yerine cennettekiler varis olurlar. Bir kul cennete giderse onun cehennemdeki yerinede cehennemlikler varis olurlar. Yani cennete varis olanlara müjdeler olsun. Cehenneme varis olanlara yazıklar olsun.

Cennet ve cehennemin genişliklerini akıllar alamadığı gibi aslında Allahın esmaül hüsnaları yani güzel ismi şeriflerinide akıllar almaz. Ne kadar anlatılsa bitmez ve eksik olur. O yüzden deriz ki Allahım sen zatını bildiğin gibisin. Bizler senin gibi bilemez ve övemeyiz. Seni zikir dahi edemeyiz. Seninğin hariç bildirilmiş bir bilgimizde yoktur. Var olan yalnız sensin.

Allah kıyamet günüde tüm insanlar, cinleri, melekleri, tüm yarattığı canlıları öldürecektir. O zaman sadece Allah Celle ve Celalühünün zatı kalıcaktır. Din günün sahibi odur. Allah tüm izzetin ve herşeyin sahibinden olup herşeye varis olmuştur. Ne kadar ölü kalacağımızı yine Allah bilir. Tekrar diriltecekte yalnız Allahtır. Hepimiz hükümsüzüz görülüyor ki. Bu kibirler, sahiplenmeler hep boşunadır.

Hadisi şeriflerde:
… Kim de La uksimu bi yevmil kıyame'yi okuyup oğlum ayeti olan "(Bütün Buları yapan Allah) ölüleri tekrar diriltmeye kadir değil mi?" (Kıyamet; 40) okudu mu: "Rabbimizin izzetine andolsun evet!" desin. (Kaynak kütübi sitte: 916).

"Hazreti Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor:" "Resûlullah (aleyhissalatu Vesselam) buyurdular ki: " "Mal sadaka ile eksilmez. ''" "Allah'ın aşkı kulun izzetini yapmak. ''" "Allah için mütevazi olan bir kimseyi Allah yüceltir . '' "(Kaynak kütübi sitte: 3246).

Allah Yücelere Yücesi İzzetin Anlamak İçin bu hadisi şerifi ekleyelim.

Hadisi şerifte:
"Yine Hazreti Enes radıyallahu anh anlatıyor: "" Cehennem içerisine asiler atıldıkça: "" Daha var mı? "" Demekten geri durmaz. Bu hal, Rabbu'l-İzze'nin cehennemin üzerine ayağını koyup, iki yakasını dürüp birleştirmesine kadar devam eder. İşte o zaman cehennem: "" Yeter, yeter. İzzet ve keremine yemin olsun yeter! "" Der. Cennette fazlalık devam eder. Allah, ona mahsus yeni bir halk yaratır ve Bunları cennetin fazla kısmına yerleştirir. "" " (Kaynak kütübi sitte: 5090).

Allahın yaratmasına sınır koyulamaz. Cennet dolacak diye korkmak aklı beşeridir Bu hadislede iyice anlaşılmıştır ki Allahın kudretinin ve izzetinin sınırı yoktur. Ezeli ve Ebedi ilmiyle herşeyi kuşatan Allahtır. Onun işi hikmetlidir. cehenneme gideceği bir gerçektir.


Kovulmuş şeytana uyanlara Allah şöyle buyurdu:
Allah: “Yerilmiş ve kovulmuş olarak oradan çık! Andolsun ki insanlardan sana kim uyarsa onları ve sizi dolduracağım, hepinizi cehenneme dolduracağım! ” buyurdu. (Araf: 18).

Allahın dilediğini yaptığına delil olarak şu ayeti kerime yeter.

Dileseydik herkese hidayet verirdik. Fakat: "Andolsun ki cehennemi hem cinlerden hem insanlardan bir kısmıyla dolduracağım!" diye benden kesin söz çıkmıştır. (Secde: 13).

"Mutlaka sen ve sana uyanların hepsiyle cehennemi dolduracağım. (" Sad: 85).

Allah yaratıyor, yaşatıyor, öldürüyor ve tekrar diriltecektir. Bu isyanların kaynağı şeytan ve nefsten olduğu açıktır. Nefse uymak ise en büyük cahilliktir. Allah bizleri lütfuyla kurtarsın cennetine alsın inşaAllah.

Tüm izzet ve şeref senindir. Sen dilediğini dilediğin gibi yaparsın. Ne olur Rahmetinle bizleride dünya ve ahiret Muizz ismi şerifinle izzet ver. Katında makbul olan kullarından olalım. Bizleride sâlih kullarının arasına kat. Bizi bağışla. Sonsuz cennetine alıp bizede izzet ve şeref verdiklerinden eyle amin. Tüm alemlerden üstün ve zengin olan, tüm izzet ve şeref kendisinin olup dildiğine dilediği kadar izzet ve şeref veren Yüceler Yücesi Allahımız ne izzetlidir.
 
Üst