Allah Mecîddir. (Görüntülü ve Sesli -Yazı Takipli)

kurtuluş

KF Ailesinden
Özel Üye

Mecîd
Allah Mecîddir.

Ayeti kerimede:
"Şüphesiz ki O övülmeye lâyıktır, iyiliği boldur." (Hûd: 73).

Şanı yüce, keremi sonsuz olandır. Tüm izzet ve şeref Allahındır. Yani tüm şan ve yücelikte Allahu Tealanındır. Sonsuz övülmeye ve hamda layık olan Allahu Tealadır. Bazı cahil insanlar inkar etselerde, yerlerde, göklerde sürekli zikredilen, övülen, bazı hamd edilen, şanı her yerde duyulmuş olan Allah Celle ve Celalühüdür. Alemleri yaratan, Alemlere şanını yayan odur. Tektir, birdir, birdir, benzersiz, ortağı bulanmayan, hüküm veren ama hüküm veren, herşeyin boyun ettiği yüceler yücesi Rab Allahtır. Emri sadece oldur. Oda hemen oluverir. Emir verir ama emir almayandır. Kanunlar, hudutlar, hükümler onun yüce katından iner. Allah dilemediği müddetçe yaprak dahi düşemez. Tüm herşeyi çepeçevre kuşatandır. Onun ilminin dışında olan hiçbir zerre yoktur. Tüm gayb hazineleri yüce zatının olup, dilediğine dileğini verendir. Allah Teala şanı büyük, yüce olduğu gibi, kullarına cömertliği, rahmetiyle yücelten, izzet, şeref, şan veren odur. Allahın şan, izzet ve şeref vermediği hiçbir yaratılan Allah katında değerli değildir. Yani dünyada malı, zenginliği, çokluğu ve nice şeylerle şan edinenlerin şanı geçici olup değersizdir. Fakat peygamberler, evliyalar, sevdiği kulları dünyada şerefli, hem ahirette şereflidir. Mümin inanan kullarıda Allah katında değerlidir. evliyalar, sevdiği kulları hem dünyada şerefli, hem ahirette şereflidir. Mümin inanan kullarıda Allah katında değerlidir. evliyalar, sevdiği kulları hem dünyada şerefli, hem ahirette şereflidir. Mümin inanan kullarıda Allah katında değerlidir.

Allahın lütuf ve rahmetleriyle dilediği kulları zatına yaklaştırır, seçer. Zaten bu kadar şanı yüce bir Haham, en yüce temiz kalpleri olan seçkinler ibadet, zikir, hamd edebilir. Tevbe ve istiğfar ile kalplerini yıkamayan, isyankar kafirler ancak ateşi hak eder. Böyle yüceler yücesi dünyada zikir etme, kulluk etme fırsatını kaçırmışlardır.

Bir iyilik edene dahi bin şükür, teşekkür ediyoruz, O iyiliği unutmuyoruz. Peki bizi yaratan, bize zahiri ve batıni bol rızıklarla bağış, ihsan eden, hattaki dünya imtihanlarını kazananları sonsuz cennetlerine koymayı vaâd eden böyle Mecîd olan Rabbimize ne kadar şükür etmeli, ne kadar hamda etmeli ve nasıl kulluk yapmalıyız.

Ayeti kerimede:
Kendisinden isteyebileceğiniz her şeyi size vermiştir. Allah'ın nimetlerini birer birer saymaya kalkışsanız, icmâlen bile diyemezsiniz. Şüphesiz ki insan çok zâlim ve çok nankördür. İbrahim: 34).

Yaratılana şükrü yapıyorda, asıl yaratanına şükür yapmıyorsan vay haline!
Bir damla kerih sudan bizleri yaratan, şekil veren, ticarimızı gideren, bunlarda yetmeyip dualarımızada icabet eden, şükrettikçe lutüfları, rızıklarını kat artırıp veren Yüce Rabbimiz sonsuz Mecîddir.
Allahu Teala dünyadada, ahirettede peygamberlerini, velilerini, sevdiklerini, müminleri ve yüce dereceler ihsan edicektir. Bu kısa dünya hayatında kimsenin cenneti kazanacak ameli olamaz fakat Allahu Teala lutüf ve keremiyle inanan kullarını sonsuz cennetlerine alacaktır.

Hadisi şerifte:
Ebu Hüreyre -radiyallahu anh-den rivayet edildiğine göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz:

"Sizden hiç kimse amel ve ibadeti ile kurtulamaz." Buyurdu.

Sahâbe-i kiram -radiyallahu anhüm-:

"Sen de mi yâ Resulellah?" diye sordukları zaman ise buyurdu:

"Evet ben de. Meğer Allah-u Teâlâ rahmeti ve fazlı ile beni koruya."
(Müslim: 2816)


Ayeti kerimede:
Onlar orada sonsuz çağlar boyunca kalacaklardır. Nebe: 23).

Resulüm! İman edip sâlih ameller işleyenleri, altlarından ırmaklar akan cennetlerle müjdele. Kendilerine ne zaman onlardan bir meyve rızık olarak yedirilirse: “Bu bizim daha önce de iken dünyada yediğimiz şeydir. "Derler. Bunları söylediklerinin benzerleri olarak sunulmuştur. Onlar için orada tertemiz eşler vardır. Orada ebedî olarak kalacaklardır. Bakara: 25).

Allahı öven, zikir eden, hamd eden tüm melekleride dereceler vermiştir. Çok yüce ve saygın melekleri Allahu Teala heran zikir etmekte, asla zikirden geri kalmamakta, bunu aşk ve sevgiyle yapmaktadırlar.

Dünyada isyan ve itaatkar insanlara insanlara ruhsat için yapabilirler. İnsanın vücudunda isyankar, kafir nefs vücuduna yerleştirilmiştir. Nefs dünyayı, ruh ahireti ister. Ruhu ne kadar nefsine uymazsa o kadar yükselir, dereceler elde eder.
Meleklerin hiçbirisi isyankar olamaz, Allahı bildikleri için çok korkarlar. İnsan ise cahillik ve bilmediğinden isyankar olur. Çünkü sonsuz cehennemleri ceza için hazırlayan Allahtır. Rahmeti nasıl yüce ve büyükse, azabı da okadar büyük ve dehşetlidir. Allahın rahmetini bilmeyenler, azabını nereden bilip göreceklerdir.

Ayeti kerimede:
Yoldan çıkanların barınacakları yer ateştir. Ne zaman oradan çıkmak isteseler, yine oraya döndürülürler. Onlara: “Yalanlamakta ateş azabını tadın!” denir. Andolsun ki biz onlara, en büyük azaptan öncede mutlaka yakın azaptan tattıracağız. Umulur ki dönerler. Secde: 20, 21).

Onun ardından da cehennem var. Orada aşağıda irinli su içirilir. Yutmaya çalışır, fakat boğazından geçiremez. Her yandan ölüm geldiği halde yine ölemez. Bunun arkasından da daha çetin bir azap vardır. İbrahim: 16, 17).

Tek güç ve kudret Allahındır. İnsan okadar acizdir ki bir nefesi büyüyen gücü yetmez. Bir lokma boğazına takıldığına kıvranır durur. Bir ocakta parmağı yandığında hemen çeker. Ateşe hiç dayanıklıda değildir. Bir iğne batsa sızıntıları. Bir hastalık gelip güçsüz düşse Allahtan başka şifa vericek kimdir. Bunlar insanların acizliğini Rabbimizin ise çok yüce ve büyük başkası, bizleri dünya için değil, ahiret için yarattığına delildir. Vakti zamanı gelince, bizleri yeniden diriltip ahirette yeni bedenler ile tekrar yaratmak Allah için çok kolaydır.

Allahu Telanın yanında bulunan herşey şerefli ve yücedir. Onun katına izinsiz hiçbir yaratılan giremez. Yani Arşın olabilir çok saygın melekleri vardır. 4 büyük melek Cebrail aleyhisselam, İsrafil aleyhisselam, Mikail aleyhisselam. Azrail aleyhisselam meleklerin peygamberidir.
Bu saygın meleklerin dahi geçemiyeceği yerler vardır.

Hadisi şerifte:
Cenâb-ı Fahr-i Kâinat -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz'in Miraç yolculuğu Cebrâil Aleyhisselâm'ın refakatinde üç vasıta ile oldu, üç vasıta ile tecelli oldu. Burak, Miraç ve Refref.
Sidre-i müntehâ'ya kadar beraber yükseldiler. Buradan öteye "Kaabe kavseyn" makamına yolculuk Refref ile oldu. Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz veyaadan ayrılacağı mesaj Cebrâil Aleyhisselâm'a kendisinin ile gelmesini ricâ etmişti. O da: "Burası Sidre-i müntehâ'dır, şayet ben buradan bir parmak ucu kadar ileri geçersem yanarım. " Buyurdu ve orada durakladı.

Ayeti kerimede ise:
"Şerefli arşın araştır." (Büruc: 15) .Buyurulmakta.

Allahı Tealaya yakın olan herşey şerefli, izzetli, şanlıdır. Zaten ondan izinsiz zerre dahi hareket edemez. Yüce katında hükmünü yürütür.

Ayeti kerimede:
Şüphesiz ki Rabbiniz Allah, gökleri ve yeri altı günde yarattı, sonra Arş'ı istivâ etti (Arş üzerinde hükümran oldu). O, geceyi, durmadan onu kovalayan gündüze bürüyüp örter. Güneş, ay ve emrine boyun eğmiştir. İyi bilin ki yaratmak da emretmek de O'na mahsustur. Lemlerin Haham olan Allah ne yücedir! Araf: 54).

Yüce Rabbimiz biz kullarına indirdiği yüce kitabıda, yüce ayetleride çok üstün, yüce değerlidir.

Ayeti kerimede:
Kaf. Ey şerefli Kur'an'a yemin olsun ki! Kaf: 1).

Zaten ki yüce Rabbimizin sözlerinden daha değerli ne olabilir.

Ayeti kerimede:
De ki: “Rabbimin sözleri için denizler mürekkep olsa ve bir o kadar da ilâve getirsek dahi Rabbimin sözleri bitmeden önce denizler tükenir. ”Keyf: 109).

Eğer yeryüzündeki bütün mürekkep, denizler de mürekkep olsa ve hatta buna yedi deniz daha eklense, yine de Allah'ın kelimeleri tükenmez. Şüphe yok ki Allah Aziz'dir, hükmünde hikmet araştırması. Lokman: 27).

Allahu Teala okadar yücedir ki ancak kendi çevrilebilir. Allahım sen kendini hamd ettiğin, övdüğün, yücelttiğin, bildiğin gibisin. Bizılmış yaratlar asla layıkıyla seni bilemeyiz. Bildirinin dışındada bir bilgimiz yoktur. Zatın hakkında düşünülemeyen sensin. Ancak ismi şeriflerin ile seni bilmeye, senin bildirdiklerinle seni bilmeye öğrenmeye çalışmaktayız. Şüphesiz ki seni bilen senden en çok korkar. Kime ne kadar bildirdinse o okadar bilebilir. Sen zatını bildiğin gibisin. Bizler esmaül hüsnalarını dahi anlamaktan aciz kalmaktayız. Allahu Teala alemlerin Rabbidir ve o yüceler yücesidir. Her an ve zaman övülmeye layık olan ve övülendir. En saygın ve yüce yaratılmışlar onu tesbih, zikir, ibadet eder. Var olan sensin biz yokuz. Senin varlığınla varız. Sen ise asla yok olmayansın. Elhamdülillahi Rabbil alemin.

Hadisi şerifte:
Hz. Ebu Musa radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu shipam buyurdular ki:

" Gümüşten iki cennet vardır. Kapları ve içinde diğer ilgili de gümüştendir. Altından iki cennet vardır, kapları ve içlerinde bulunan diğer eşyaları da altındandır. Adn cennetinde, cennetliklerle Rablerini görmeleri arasında Allah'ın veçhindeki rıdau'l-kibriyadan (büyüklük perdesinden) başka bir şey yoktur. " Buhari, Kaynak kütübi sitte: 5064).

Birşeyin olmasını dilediğinde sadece ol emri veren yüce Rabbimiz Mecîddir. Şanı kalıcı olup, hiç azalmayan odur. Tüm işler ona döner. Onun izni olmadan yaprak düşemez. Herşeyi ilmiyle çepeçevre kuşatandır. Var etmesinin sınırı olmayan, yok etmesinin de sınırı olmayandır. Herşeyden haberdardır. Alemlerden gani ve müstağnidir. Mecîd olan Allahın şanı ne yücedir.
 
Üst