Zayıf ve uydurma hadis ayrımını iyi yapmanız gerek ikisinin arasında etimolojik olarak anlam benzerliği olsada ikisinin arasında dünya kadar fark vardır.Ya gidin biraz usül okuyun yada hadislerden uzak durun allah muhafaza kafanızdaki vesveselerden uyuyamazsınız.
Kardeşim bir veli'nin kitabında zayıf olabilir fakat uydurma hadis olamaz!Eğer öyle bir durum vaki olmuşsa ki olmuştur ya o adam aslında veli değildir yada kitap tahrif edilmiştir.. Çünkü uydurma hadis hakkında efendimiz şunları söylemiştir;
I. Kim benim üzerime kasıtlı olarak bir yalan uydurursa Cehennem ’de oturacak yerini hazırlasın! [1]
II. Kim benim söylemediğim bir şeyi bana nispet ederse Cehennem’de oturacak yerini hazırlasın![2]
III. Bana yalan nispet etmek başkasına nispet etmek gibi değildir. Her kim benim üzerime kasıtlı olarak yalan uydurursa Cehennem ‘de oturacağı yeri hazırlasın![3]
IV. Kim yalan olduğunu -zan derecesinde de olsa- bildiği halde benden bir hadis aktarırsa o iki yalancıdan birisidir.[4]
Buraya kadar aktardıklarımız bizatihi Hz. Peygamber ﷺ’in söylemediği bir sözü kendisine nispet etmenin ne denli büyük bir tehdide düçar olmak anlamına geleceğini kendi dilinden haber vermekten ibaret. Böyle bir tehdide önlem almak içindir ki; es-Sehavi, “Elfiye” şerhinde Mevzu hadis tarif edilirken kullanılan “el-kezib”, “el-muhtelak”, “el-masnu’” şeklinde üç aynı anlamı taşıyan kelimelerin kullanılış sebebinin bu şekildeki bir rivayetten nefret ettirme amaçlı olduğunu söyler.[5]
böyle hadisler varken uzatmaya gerek yoktur.
Madem veli sözüm onlara;Yatağında yatan müridin gece kaç kere sağına soğuna döndüğünü biliyor o halde bunu da bilmesi gerekir..
Ortada bir hadis varsa biz evliyaya göre değil isnadına göre değerlendirir üsülcülerin tetkiklerinden sonuca varırız.
[1]Buhari, “Sahih”, Kitabu’l-İlim, 38, No: 110, Müslim, “Sahih”, Mukaddime 2, No: 4, Ebu Dâvud, “Sünen”, Kitâbu’l-İlim, No: 3653, Tirmizi, “Sünen”, Kitabu’l-İlim, No: 2659, İbn Mâce, “Sünen”, Mukaddime, No: 32, İbn Hibban, “Sahih”, Mukaddime 2, No: 31, Beyhaki, “es-Sünenu’l-Kübrâ”, No: 5827, Darimi, “Sünen”, Mukaddime, No: 231, Ahmed b. Hanbel, “Müsned”, No: 584
[2]Buhari, “Sahih”, Kitabu’l-İlim, No: 109, Ali el-Muttakî, “Kenzu’l-Ummâl”, No:29170
[3]Ahmed b. Hanbel, “Müsned”, Buhari, “Sahih”, Kitabu’l-Cenaiz, No: 1229, Müslim, “Sahih”, Mukaddime, No: 5, Beyhaki, “es-Sünenu’l-Kübra”, No: 7420
[4]Ahmed b. Hanbel, “Müsned”, No: 18266, Müslim, “Sahih”, Mukaddime, No:1, Tirmizi, “Sünen”, Kitabu’l-İlim, No: 2662, İbn Hibbân, “Sahih”, Mukaddime, No: 29, İbn Mâce, “Sünen”, Mukaddime, No: 38,
[5]Bkz. es-Sehavî, “Fethu’l-Muğis”, 2/98 Mektebetu Dari’l-Minhac, Riyad 1426 B.1
[6]Taberânî, “Müsnedu’ş-Şâmiyyîn”, No: 599
[7]Sehavî, “Fethu’l-Muğis”, I/303, Daru’l-İmami’t-Taberi, 1992
[8]Sehâvî, “Fethu’l-Muğîs”, I/314-15, Hakim, “Ma’rifetu Ulûmi’l-Hadis”, s. 62
[9]İbnu’l-Cevzî, “Mevdûât”, I/103, Ali el-Kari, “Şerhu şerh-i Nuhbeti’l-Fiker”, s. 436, Daru’l-Erkam, Beyrut-Lübnan
[10]Hatib el-Bağdâdî, “Şerefu Ashâbi’l-Hadis”, s. 84, No: 69, Mektebetu İbn Teymiye, Kahire, 1996, B.I
[11]İbn Hazm, “el-Fisal fi’l-Mileli ve’l-Ehvâi ve’n-Nihal”, II/81-82, Abdülfettah Ebu Gudde, “el-İsnad mine’d-Dîn”, s. 27, Daru’l-Kalem, Beyrut,1992, B.I
[12]İbnu’l-Esir, “Camiu’l-Usûl”, I/109, Mektebetu’l-Halvânî, 1969. B.I
[13]Ebu Gudde, “a.g.e.”, s. 19
[14]Müslim, “Sahih”, Mukaddime, No: 32
[15]Müslim, “Sahih”, Mukaddime, No: 19
[16]Beyhaki, “el-Âdâb”, No: 210, İbn Hibbân, “Sahih”, No: 5810, İbn Hazm, “Haccetu’l-Vedâ’”, No: 403