Sen ey büyük yalnýzlýk Bir sen terketmedin bizi...!"
Yalnýzým uçurum kýyýsýnda, hayat ve ölüm arasýnda...
Puslu bir sabah ayazýný peþimden sürükleyerek gidiyorum.Yalnýzlýðýmý köhne bir sandalýn sahipsiz sürükleniþine býrakýrken, hüznüm ardýndan aðlýyordu.Alýþkanlýðýndan vazgeçen bir tiryaki gibi sýkýp yumruklarýmý,arkama dönüp bakmadan gidiyorum.Sahibi olmadýðým ama üzerime zorla giydirilen bir beden büyük bütün kaçýþlarý ihtiyacý olanlara býrakacaktým,vicdaným el vermedi.Usulca soyundum ve sahiplerine geri verilmek üzere bir kenara býraktým hepsini, gidiyorum.Umudum küçük bir kýz çocuðu,el sallayarak çaðýrýyor beni uzaklardan.Israr etmeyeceksin kalmam için ama hani olur ya,yine de etme.Yapamadýðým tek þeydi baharda kardelen yetiþtirmek.Sen onu istedin,mahcup oldu yüreðim,gidiyorum..
Yeni deðil bu yalnýzlýk...
Ve alıştım, gidemediğim yerlerden yalnız dönmeye...
beni de götür yalnızlığına... benim yalnızlığım çok kötü...
gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar, yeryüzünde sizin kadar yalnızım...
yalnızlığa elbet alışır yüreğim, yalnızlıkla belkide başaçıkabilirim... sensizlik benim canımı acıtan...
sızım,bu şehirde yalnızım,hasret benim hüzün benim ama yine umut benim,düğün dernek sizin olsun bana ölümleri verin…
Ağlamak istedim her şeye inat
gökyüzü başladı ağlamaya ağladığımı da gören olmadı.
Dinledim saatlerce içimin sızısını dinledim.
Yalnızlığımı dinledim.
Çok şeyler anlatan bir sessizlik vardı havada.
Tek hissettiğim yalnızlığım çaresizliğim çıkmazlarım
ve gözlerimden akan yaşların yanaklarımda can vermesiydi.
Elif gibi yalnızım!
ne esrem ne ötrem...ne beni dururan bir cezmim ne bana ben katan bir şeddem var...
ne elimi tutan bir harf ne anlam katan bir harekem...kalakaldım sayfalar ortasında...
İste böyle ben gibi sen gibi.bir okuyan bekledim bir hıfzeden belki.
gölgesini istedim bir dostun med gibi....
sızım elif sızısı…
sevmek korkulu rüya yalnızlık büyük acı, hangi kapıyı çalsam karşımda buruk acı...
Denize dökülen bir damla su yok dere yataklarında.Çiçekler kurumaya yüz tutmuşken hazan bahçelerinde sen gülümserdin ,sen de yoksun artık.Son bulmuş bir fırtınanın enkazını topluyor kalbim.Yol boyu kalp kırıkları, cam kırıklarına karışmış Gülümseyemiyor güneş senin gibi ya da, yağmur çiseleyemiyor suya hasret gönlüme."Gitmesen olmaz mıydı?" derdim ama mecbur olmasan gitmezdin Ilık Yağmurum. Ellerimi boş bırakmazdın bu zemheri yalnızlıkta.
Biliyorum aslında sen hiç bir zaman gelmedin bana...Duymuyorsun....Gitme diyorum sana...gitme....Çığlıklarım boğuluyor gecenin karanlığında....Gece korkunç...gece sessiz...gece yalnız...Sesim kısılıyor....Gidişin bitişi olacak yüreğimdeki heyecanın,Gidişin sönüşü olacak gözlerimdeki ateşin....Beni,yüreğimdeki sevgiyi..Gözlerimdeki bitmek bilmeyen umudu unuttun.....Ama ne olur bunu unutma.... Gidişin dinderemez bu fırtınayı.Bir fırtınanın uğultusuyla sesleniyorum sana;GITME....
geceler uzun ve yalnız yoksun sabaha kadar düşümde bile uzaksın bunu kim hayra yorar
yalnızlık tek kelime ile sensizlik...
Yalnýzým uçurum kýyýsýnda, hayat ve ölüm arasýnda...
Puslu bir sabah ayazýný peþimden sürükleyerek gidiyorum.Yalnýzlýðýmý köhne bir sandalýn sahipsiz sürükleniþine býrakýrken, hüznüm ardýndan aðlýyordu.Alýþkanlýðýndan vazgeçen bir tiryaki gibi sýkýp yumruklarýmý,arkama dönüp bakmadan gidiyorum.Sahibi olmadýðým ama üzerime zorla giydirilen bir beden büyük bütün kaçýþlarý ihtiyacý olanlara býrakacaktým,vicdaným el vermedi.Usulca soyundum ve sahiplerine geri verilmek üzere bir kenara býraktým hepsini, gidiyorum.Umudum küçük bir kýz çocuðu,el sallayarak çaðýrýyor beni uzaklardan.Israr etmeyeceksin kalmam için ama hani olur ya,yine de etme.Yapamadýðým tek þeydi baharda kardelen yetiþtirmek.Sen onu istedin,mahcup oldu yüreðim,gidiyorum..
Yeni deðil bu yalnýzlýk...
Ve alıştım, gidemediğim yerlerden yalnız dönmeye...
beni de götür yalnızlığına... benim yalnızlığım çok kötü...
gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar, yeryüzünde sizin kadar yalnızım...
yalnızlığa elbet alışır yüreğim, yalnızlıkla belkide başaçıkabilirim... sensizlik benim canımı acıtan...
sızım,bu şehirde yalnızım,hasret benim hüzün benim ama yine umut benim,düğün dernek sizin olsun bana ölümleri verin…
Ağlamak istedim her şeye inat
gökyüzü başladı ağlamaya ağladığımı da gören olmadı.
Dinledim saatlerce içimin sızısını dinledim.
Yalnızlığımı dinledim.
Çok şeyler anlatan bir sessizlik vardı havada.
Tek hissettiğim yalnızlığım çaresizliğim çıkmazlarım
ve gözlerimden akan yaşların yanaklarımda can vermesiydi.
Elif gibi yalnızım!
ne esrem ne ötrem...ne beni dururan bir cezmim ne bana ben katan bir şeddem var...
ne elimi tutan bir harf ne anlam katan bir harekem...kalakaldım sayfalar ortasında...
İste böyle ben gibi sen gibi.bir okuyan bekledim bir hıfzeden belki.
gölgesini istedim bir dostun med gibi....
sızım elif sızısı…
sevmek korkulu rüya yalnızlık büyük acı, hangi kapıyı çalsam karşımda buruk acı...
Denize dökülen bir damla su yok dere yataklarında.Çiçekler kurumaya yüz tutmuşken hazan bahçelerinde sen gülümserdin ,sen de yoksun artık.Son bulmuş bir fırtınanın enkazını topluyor kalbim.Yol boyu kalp kırıkları, cam kırıklarına karışmış Gülümseyemiyor güneş senin gibi ya da, yağmur çiseleyemiyor suya hasret gönlüme."Gitmesen olmaz mıydı?" derdim ama mecbur olmasan gitmezdin Ilık Yağmurum. Ellerimi boş bırakmazdın bu zemheri yalnızlıkta.
Biliyorum aslında sen hiç bir zaman gelmedin bana...Duymuyorsun....Gitme diyorum sana...gitme....Çığlıklarım boğuluyor gecenin karanlığında....Gece korkunç...gece sessiz...gece yalnız...Sesim kısılıyor....Gidişin bitişi olacak yüreğimdeki heyecanın,Gidişin sönüşü olacak gözlerimdeki ateşin....Beni,yüreğimdeki sevgiyi..Gözlerimdeki bitmek bilmeyen umudu unuttun.....Ama ne olur bunu unutma.... Gidişin dinderemez bu fırtınayı.Bir fırtınanın uğultusuyla sesleniyorum sana;GITME....
geceler uzun ve yalnız yoksun sabaha kadar düşümde bile uzaksın bunu kim hayra yorar
yalnızlık tek kelime ile sensizlik...