Bir insan günah işleyerek, Rabbine isyan ederek, yeryüzünde fesat çıkartarak öncelikle kendine zulm etmiş olur. Hele açıkça, küstahça, cehren günah işleyenler, fisk u fücur yapanlar büyük zalimlerdir.
Hasta annesine ilaç almak için hırsızlık yapanla, yahut aç kaldığı için fırından bir ekmek çalanla; memleketi, milleti, devleti soyan saygın ve yüksek/alçak hırsız bir midir?
Bu ikinci sınıf hırsızlar büyük zalimlerdir. Onları destekleyen, onları alkışlayan, onlara dua edenler zulümlerine ortak olmuş olurlar.
İmamı Gazalî’nin hangi kitabında okumuştum? Sultanların huzuruna çıkma, çünkü çıkarsan onların ömürlerinin uzun olmasına dua edersin. Hak celle ve ala hazretleri ise zalimlerin ömrüne dua edilmesinden razı olmaz, hoşnut kalmaz diye yazılıydı.
Müslüman olup da namaz kılmayanlar kendilerine zulm edenlerdir.
İslâm’ın tesettür farzını yerine getirmeyen bir mü’min kadın kendine zulm etmiş olur.
Dilleriyle insanlara eza veren; gıybet, nemime, yalan, iftira, fitne fesat yapanlar da zalimdir.
Zekatını vermeyen bir Müslüman zalimdir.
Zekatını Şeriatın ve fıkhın hükümlerine göre vermeyip de, verilmemesi gereken yerlere veren yine zalimdir.
Müslümanların zekatlarına göz dikip onları, hiç hakları olmadığı halde toplayanlar, hevalarına göre harcayanlar veya zimmetlerine geçirenler ne büyük zalimlerdir.
Doyduktan sonra yiyenler, yeme içme konusunda israfa kaçanlar zalimdir. Doyduktan sonra yediğin her lokmanın başkasına ait olduğunu bilmiyor musun?
Öyle zalimler, fasıklar, facirler, günahkarlar var ki, kendilerini salih, müttaki, olgun sanırlar. Veyl onlara, yazık onlara, efsus onlara!..
Kâfirleri dost ve velî edinip de mü’minlere düşman olanlar yok mu, ne büyük zalimlerdir onlar.
Emanetleri ehline vermeyenler zalimdir.
Milyonlarca halk yarı aç yarı tok, sefalet içinde sürünürken kendileri Nemrud ve Firavun gibi lüks hayat sürenler, har vurup harman savuranlar, kibir ve gösteriş içinde yaşayanlar zalimdir hep.
Beş yıldızlı lüks oteli beğenmeyip ille de yedi yıldızlıda yatmak isteyenler; pahalı ve lüks restoranlarda fil gibi tıkınanlar; her biri başlı başına bir servet olan lüks binitlerde caka satanlar; fakir halka tepeden bakanlar zalimlerdir hep.
Şu soysuz kestaneye bak. İçinden çıktığı kirpiyi beğenmiyor.
İnsan kusursuz ve günahsız olmaz. İnsan hem kendine, hem başkalarına zulm edip durur. Aklı olan zulümlerine, günahlarına tevbe etsin, Rabbinden af ve mağfiret dilesin.
Hem zalim, hem gururlu… Hem zalim, hem de tevbe etmiyor… Böylelerinin akıbeti iyi olmaz.
Beynimizin ve kalbimizin içine iki levha asalım: Zalimlerden olma, zalimleri destekleme…
http://www.bilgininefendisi.net/forum/index.php?action=post2;start=0;board=7
Hasta annesine ilaç almak için hırsızlık yapanla, yahut aç kaldığı için fırından bir ekmek çalanla; memleketi, milleti, devleti soyan saygın ve yüksek/alçak hırsız bir midir?
Bu ikinci sınıf hırsızlar büyük zalimlerdir. Onları destekleyen, onları alkışlayan, onlara dua edenler zulümlerine ortak olmuş olurlar.
İmamı Gazalî’nin hangi kitabında okumuştum? Sultanların huzuruna çıkma, çünkü çıkarsan onların ömürlerinin uzun olmasına dua edersin. Hak celle ve ala hazretleri ise zalimlerin ömrüne dua edilmesinden razı olmaz, hoşnut kalmaz diye yazılıydı.
Müslüman olup da namaz kılmayanlar kendilerine zulm edenlerdir.
İslâm’ın tesettür farzını yerine getirmeyen bir mü’min kadın kendine zulm etmiş olur.
Dilleriyle insanlara eza veren; gıybet, nemime, yalan, iftira, fitne fesat yapanlar da zalimdir.
Zekatını vermeyen bir Müslüman zalimdir.
Zekatını Şeriatın ve fıkhın hükümlerine göre vermeyip de, verilmemesi gereken yerlere veren yine zalimdir.
Müslümanların zekatlarına göz dikip onları, hiç hakları olmadığı halde toplayanlar, hevalarına göre harcayanlar veya zimmetlerine geçirenler ne büyük zalimlerdir.
Doyduktan sonra yiyenler, yeme içme konusunda israfa kaçanlar zalimdir. Doyduktan sonra yediğin her lokmanın başkasına ait olduğunu bilmiyor musun?
Öyle zalimler, fasıklar, facirler, günahkarlar var ki, kendilerini salih, müttaki, olgun sanırlar. Veyl onlara, yazık onlara, efsus onlara!..
Kâfirleri dost ve velî edinip de mü’minlere düşman olanlar yok mu, ne büyük zalimlerdir onlar.
Emanetleri ehline vermeyenler zalimdir.
Milyonlarca halk yarı aç yarı tok, sefalet içinde sürünürken kendileri Nemrud ve Firavun gibi lüks hayat sürenler, har vurup harman savuranlar, kibir ve gösteriş içinde yaşayanlar zalimdir hep.
Beş yıldızlı lüks oteli beğenmeyip ille de yedi yıldızlıda yatmak isteyenler; pahalı ve lüks restoranlarda fil gibi tıkınanlar; her biri başlı başına bir servet olan lüks binitlerde caka satanlar; fakir halka tepeden bakanlar zalimlerdir hep.
Şu soysuz kestaneye bak. İçinden çıktığı kirpiyi beğenmiyor.
İnsan kusursuz ve günahsız olmaz. İnsan hem kendine, hem başkalarına zulm edip durur. Aklı olan zulümlerine, günahlarına tevbe etsin, Rabbinden af ve mağfiret dilesin.
Hem zalim, hem gururlu… Hem zalim, hem de tevbe etmiyor… Böylelerinin akıbeti iyi olmaz.
Beynimizin ve kalbimizin içine iki levha asalım: Zalimlerden olma, zalimleri destekleme…
http://www.bilgininefendisi.net/forum/index.php?action=post2;start=0;board=7