İcab ne demektir?

ma'vera

Emektar
Özel Üye
İcab:
Lâzım. Gerekli. Lüzum. Sebeb olmak.
* Ist: Akitlerde ilk söylenen söz. Bir mal sahibinin müşteriye karşı, "Bu malımı sana şu kadar paraya sattım" demesidir. Müşterinin de kabul etmesine dair olan sözüne "kabul" denir. Şer'i ıstılahta buna "icâb ve kabul" denir.

(Hatıra gelmesin ki, bu küçücük insanın ne ehemmiyeti var ki, bu azîm dünya onun muhasebe-i a'mâli için kapansın; başka bir daire açılsın? Çünkü, bu küçücük insan, câmiiyet-i fıtrat itibâriyle şu mevcudât içinde bir ustabaşı ve bir dellâl-ı saltanat-ı İlâhiye ve bir ubûdiyet-i külliyeye mazhar olduğundan, büyük ehemmiyeti vardır. Hem, hatıra gelmesin ki, kısacık bir ömürde nasıl ebedî bir azaba müstehak olur?
Zîrâ küfür, şu mektubât-ı Samedâniye derecesinde ve kıymetinde olan kâinatı mânâsız, gâyesiz bir derekeye düşürdüğü için, bütün kâinata karşı bir tahkir olduğu gibi, bu mevcudâtta cilveleri, nakışları görünen bütün esmâ-i kudsiye-i İlâhiyeyi inkâr ile red ve Cenâb-ı Hakkın hakkâniyet ve sıdkını gösteren gayr-i mütenâhî bütün delillerini tekzib olduğundan, nihayetsiz bir cinâyettir. Nihayetsiz cinâyet ise, nihayetsiz azabı icâb eder.
S.)


İcabet:
İcablar. Gerekenler. Lüzum edenler.


K:Yeni Lûgat
 
Üst