
GÜL BAHÇESİNE GİRDĞİNİ YOLLARDAKİ DİKENLERDEN ANLAR
hepimiz şu an bir varlık ve yokluk içinde gidip gelmekteyiz
bakın kendinize çevrenize her tarafa ve sonra bir oturup
düşünün ben ne yapıyorum yada ne yapmaya çalışıyorum
gördüğüm hemen hemen herkes sahtelik dolu
seviyorum diyen diller yalan olmuş
şu sahte dünyanın herşeyi sahte oluveriyor
insanın dili başka içi başka olmuş
bu nedenden olsa gerek iyi ve güzeli bulmak öylesine zorki
bu yüz dende yoktur
SEVMEK VE SEVİLMEK KADAR GÜZEL BİRŞEY
Hayırlı İşlere Koşmak Ve İyilik Yapmak
“Her toplumun yöneldiği bir yönü ve yöntemi vardır ki, ona doğru yönelir. Ey Muhammed ümmeti! Siz de hayırlara yönelip bu hususta birbirinizle yarışın. Nerede olursanız olun,


“Rabbinizden bir bağışlanmaya ve genişliği göklerle yer kadar olan, yolunu

Bu konuda benzeri ayetler için bakınız: (Ali İmran: 3/114, Enbiya: 21/90, Mü’minun: 23/61, Hadid: 57/21, Maide: 5/48, Fatır: 35/32, Tevbe: 9/100, Vakıa: 56/10).
Ebû Hüreyre radıy


“Yararlı işler görmekte acele ediniz. Zira yakın bir gelecekte karanlık geceler gibi birtakım fitneler ortalığı kaplayacaktır. O zamanda insan, mü’min olarak sabahlar, kâfir olarak geceler; mü’min olarak geceler, kâfir olarak sabahlar. Dinini küçük bir dünyalığa satar.”
* Hayırlı işlere ve sevap kazandıracak amelleri gecikmeksizin ağırlık verip yapmak gerekir. Çünkü gelecek günlerin ne getireceği belli olmaz. Bu hadîs-i şerîf kalpler, kafalar, evlerimiz ve işyerlerimizde esen küfür, şirk ve irtidad rüzgarlarını anlatıyor adeta. Bu günün müslümanı müslümanla kavga edip birbirlerine mal ve canlarının helal olabileceğini sanıyorlar. Zalim idarecilerin yaptıkları gayri meşru tüm işleri helal ve doğru sayıyorlar. Hatta bazı kurum ve şahıslar bu zulmün meşru olduğuna fetva verebiliyor. Dinimizin haram saydığı içki, kumar, zina, faiz bilhassa teşvik edilip resmen yapılır hale geliyor. Bunların olması gerektiğini söyleyen ağızlar namaz kılıp, oruç tutsalar da hayli çoğalıyor. İlk önce müslüman olmak mecburiyetindeyiz. Hastalık, ölüm, ihtiyarlık ve büyük belalar gelmezden önce hayırlı işler yapmaya acele etmeliyiz, değilse bu bela ve afetlerden biri bizi kuşatır biz de böylelikle dinden döner, küfür şirk ve nifak içerisinde son nefesimizi vermiş oluruz

Ebû Sirve’a (veya Serve’a) Ukbe İbni Hâris radıy

Bir keresinde Medine’de Resûlullah sall



“Odamızda birazcık altın –veya gümüş– olduğunu hatırladım da beni hayırda acele etmekten alıkoymasını istemedim ve derhal dağıtılmasını emrettim.”
v Buhârî’nin bir başka rivayetinde bu ifade şu şekildedir:
“Odada, sadaka (olarak dağıtılacak) bir miktar altın –veya gümüş– bırakmıştım. Onun gece evde kalmasını uygun görmedim.”
Câbir radıy

Uhud Savaşı’nda bir adam Nebi sall

– Eğer öldürülürsem, nerede olurum? diye sordu.
Peygamber sall

– “Cennet’te” cevabını verdi.
Bunun üzerine adam, (yemekte olduğu) elindeki hurmaları fırlatıp attı; harbe daldı ve şehid düşünceye kadar savaştı.
Ebû Hüreyre radıy

Resûlullah sall

– Ey

Peygamber sall

– “Güçlü–kuvvetliyken, sıhhatın yerindeyken, cimriliğin üzerinde, fakir düşmekten endişe etmekteyken, daha büyük zengin olmayı düşlerken verdiğin sadakanın sevabı daha büyüktür. (Bu işi) can boğaza gelip de “falana şu kadar”, “filana bu kadar” demeye bırakma. Zaten o mal vârislerden şunun veya bunun olmuştur.”
* İnfakın ne zaman ve nasıl yapılması gerektiği hakkında şu ayetlere bakınız: Bakara: 2/195, 254, 262; Furkân: 25/67; Sebe’: 34/39; Fâtır: 35/29; Hadîd: 57/7; Münafıkûn: 63/10.
Enes radıy


– “Bunu benden kim almak ister?” diye sordu.
Mücahidlerin her biri ellerini uzatıp:
– “Ben, ben” diye cevap verdiler.
Nebi sall

– “Hakkını vermek şartıyla onu kim alır?” buyurdu.
Bunun üzerine hemen herkes duraladı; fakat Ebû Dücâne radıy

– Hakkını vermek şartıyla ben alıyorum! dedi, aldı ve onunla müşriklerin kellelerini ikiye ayırdı.
Zübeyr İbni Adî şöyle dedi:
Enes İbni Mâlik radıy

– “Rabbinize kavuşana kadar sabredin; zira her gelen gün, geçmiş günden daha kötü olacaktır. Ben bunu Peygamberimiz’den duydum.”
Ebû Hüreyre radıy


“Yedi (engelleyici) şey(gelme)den önce iyi işler yapmakta acele ediniz. Yoksa gerçekten siz, unutturan fakirlik, azdıran zenginlik, (her şeyi) bozup perişan eden hastalık, saçma–sapan konuşturan ihtiyarlık, ansızın geliveren ölüm, gelmesi beklenen şeylerin en şerlisi Deccâl, belâsı en müthiş ve en acı olan kıyametten başka bir şey mi beklediğinizi sanıyorsunuz?”
Yine Ebû Hüreyre radıy


“Bu sancağı,


Ömer radıy


– “Yürü,

Ali derhal hareket etti, sonra durdu ve arkasına dönmeden (gözlerini hedeften ayırmadan) seslendi:
– Ey

Peygamber sall

– “Onlarla,



* Bu hadîs-i şerîfte

Ebü’l–Abbâs Abdullah İbni Abbâs İbni Abdülmuttalib radıyal–lahu anhümâ’dan nakledildiğine göre, Resûlullah sall


“

Kim bir iyilik yapmak ister de yapamazsa, Cenâb–ı Hak bunu yapılmış mükemmel bir iyilik olarak kaydeder.
Şayet bir kimse iyilik yapmak ister sonra da onu yaparsa, Cenâb–ı Hak o iyiliği on mislinden başlayıp yedi yüz misliyle, hatta kat kat fazlasıyla yazar.
Kim bir kötülük yapmak ister de vazgeçerse, Cenâb–ı Hak bunu mükemmel bir iyilik olarak kaydeder.
Şayet insan bir kötülük yapmak ister sonra da onu yaparsa, Cenâb–ı Hak o fenalığı sadece bir günah olarak yazar. ”
Ey iman edenler!Sizden kim dinden dönerse (bilin ki)






Muhakkak ki

**************************************************- **************************************************- ***********************
KÖTÜ GÜN DOSTLARINA GERÇEK DOSLARA SELAM OLSUN
"İman etmedikçe cennete giremezsiniz.Birbirinizi (gerçek manada) sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız.” (Müslim-Tirmizi)
GÜZEL DÜŞÜNÜP GÜZEL İŞLER YAPANLAR NEREDE
GÜZEL DÜŞÜNÜP GÜZEL İŞLER YAPANLAR NEREDE
GÜZEL DÜŞÜNÜP GÜZEL İŞLER YAPANLAR NEREDE