Zaman günlük hayatta sürekli kullandığımız kavramlardan biridir. Hemen hemen hergün ve herkes bahseder bir şekilde. ” Saat kaç? , Öğlen olmuş , Geç kaldım! ” Hergün bahsettiğimiz bu kavramın malesef kıymetini bilmiyoruz.. İçinde bulunduğumuz anı lüzumsuz işlerle geçirip, kaybettiklerimize üzülüyoruz. Biliyoruz ki kaybettiğimiz her saniye ömürden bir parça götürüyor. Yine de çoğu kez hakettiği değeri veremiyoruz.
Zamanı doğru kullanabilmek ve faydalı işlerde bulunabilmek için; geçmişi bir kenara bırakıp, önceden yapılan hatalara keşke, vah, tüh demek yerine ders çıkarmak aynı hatalara tekrar düşmemek gerekir. Hata yapmak korkusuyla geri adım atan insan yapacağı doğrulardan da vazgeçer. Hata yapmak insanın fıtratında vardır. Önemli olan hatayı ayak bağı yapmak yerine bir daha tekrarlamamaktır. Hatalar çoğu zaman başarıya atılan ilk adımdır. Bugüne hakettiği değeri vermek yapmamız gereken işleri ertelemeden gününde ve zamanında yapmak geleceğe yönelik hayatımızı düzene sokar.
“Hedefi olmayan gemiye hiç bir rüzgar yardım edemez” (Montaigne)
Sadece hayal etmek yada istemek yeterli değildir. Geleceğe dair hedefler belirlenip o hedefe ulaşmak için planlı, programlı hareket edilmelidir.Seçilen hedef ne çok basit nede imkansız olmalıdır ki şevki kırmasın, ulaşmak için çaba gösterilsin. “Üzerinde düşünülmeyen hayat, yaşanmaya değmez” (Socrates) Hedeflerimide hayatımıza tümsek yapıp sadece ona konsantre olmak yanlış bir tutumdur. Öncelikle bulunduğumuz zamanı değerli hale getirmek sonrasında geleceği düşünmek hayata anlam katar.
Zaman hayat sermayesidir. Allah-u Teala evreni ve insanı kusursuz şekilde yaratmıştır. “Bütün varlıkların yaratılış gayesi Allah’a kulluktur.” (Saf 61/1) Kulluk görevini eksiksiz yerine getirebilmek için boş işlerden uzak durup, vakti O’nun (c.c.) emir ve yasakları doğrultusunda geçirmek gerekir. Yüce Yaradan’ın bizlere bahşettiği sermayeyi; doğru kullanıp , geleceğe yatırım yaparak ahirette rahat etmekte, lüzumsuz işler peşinde tüketip cefa çekmekte insanoğlunun elindedir. “Kim Allah yolunda bir tel saç ağartırsa kıyamet günü o saç onun için nur olur.” (Tirmizi) Allah-u Teala ihlasla yapılan hiçbir ibadeti boşa çıkarmaz. Sınava tabii tutulduğumuz bu dünyada her hayırlı adım ahirette fazlasıyla karşılık bulur. Yaradan’ın lutfettiği nur’a tabii olabilmek için zamanı O’nun yolunda harcamak gerekir.
“Korunması için gayret göstermen gereken en değerli varlığın zamandır. Fakat görüyorum ki en kolay kaybettiğin şey de odur” (Yahya İbn-i Hubeyse) Zaman, kıymetinin bilene; değerli bir hayat, geleceğe yatırım, bilmeyene ise çöpe atılmış bir yaşam ve umudu olmayan gelecek demektir. Herkes hayattan bir beklenti içerisindedir. Bu beklentilere cevap bulmak için öncesinde çabalamak ve emek sarfetmek gerekir. Koca ömrü boş işlerle doldurup; umduğumu bulamadım , kader, kısmet diyen insan umutsuz hayaller peşinde koşmuştur. “Ömür dediğin üç gündür, Dün geldi geçti, yarın meçhuldür.O halde ömür dediğin bir gündür, O da bugündür… “
Sibel SEVİNÇ
Zamanı doğru kullanabilmek ve faydalı işlerde bulunabilmek için; geçmişi bir kenara bırakıp, önceden yapılan hatalara keşke, vah, tüh demek yerine ders çıkarmak aynı hatalara tekrar düşmemek gerekir. Hata yapmak korkusuyla geri adım atan insan yapacağı doğrulardan da vazgeçer. Hata yapmak insanın fıtratında vardır. Önemli olan hatayı ayak bağı yapmak yerine bir daha tekrarlamamaktır. Hatalar çoğu zaman başarıya atılan ilk adımdır. Bugüne hakettiği değeri vermek yapmamız gereken işleri ertelemeden gününde ve zamanında yapmak geleceğe yönelik hayatımızı düzene sokar.
“Hedefi olmayan gemiye hiç bir rüzgar yardım edemez” (Montaigne)
Sadece hayal etmek yada istemek yeterli değildir. Geleceğe dair hedefler belirlenip o hedefe ulaşmak için planlı, programlı hareket edilmelidir.Seçilen hedef ne çok basit nede imkansız olmalıdır ki şevki kırmasın, ulaşmak için çaba gösterilsin. “Üzerinde düşünülmeyen hayat, yaşanmaya değmez” (Socrates) Hedeflerimide hayatımıza tümsek yapıp sadece ona konsantre olmak yanlış bir tutumdur. Öncelikle bulunduğumuz zamanı değerli hale getirmek sonrasında geleceği düşünmek hayata anlam katar.
Zaman hayat sermayesidir. Allah-u Teala evreni ve insanı kusursuz şekilde yaratmıştır. “Bütün varlıkların yaratılış gayesi Allah’a kulluktur.” (Saf 61/1) Kulluk görevini eksiksiz yerine getirebilmek için boş işlerden uzak durup, vakti O’nun (c.c.) emir ve yasakları doğrultusunda geçirmek gerekir. Yüce Yaradan’ın bizlere bahşettiği sermayeyi; doğru kullanıp , geleceğe yatırım yaparak ahirette rahat etmekte, lüzumsuz işler peşinde tüketip cefa çekmekte insanoğlunun elindedir. “Kim Allah yolunda bir tel saç ağartırsa kıyamet günü o saç onun için nur olur.” (Tirmizi) Allah-u Teala ihlasla yapılan hiçbir ibadeti boşa çıkarmaz. Sınava tabii tutulduğumuz bu dünyada her hayırlı adım ahirette fazlasıyla karşılık bulur. Yaradan’ın lutfettiği nur’a tabii olabilmek için zamanı O’nun yolunda harcamak gerekir.
“Korunması için gayret göstermen gereken en değerli varlığın zamandır. Fakat görüyorum ki en kolay kaybettiğin şey de odur” (Yahya İbn-i Hubeyse) Zaman, kıymetinin bilene; değerli bir hayat, geleceğe yatırım, bilmeyene ise çöpe atılmış bir yaşam ve umudu olmayan gelecek demektir. Herkes hayattan bir beklenti içerisindedir. Bu beklentilere cevap bulmak için öncesinde çabalamak ve emek sarfetmek gerekir. Koca ömrü boş işlerle doldurup; umduğumu bulamadım , kader, kısmet diyen insan umutsuz hayaller peşinde koşmuştur. “Ömür dediğin üç gündür, Dün geldi geçti, yarın meçhuldür.O halde ömür dediğin bir gündür, O da bugündür… “
Sibel SEVİNÇ
