Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ile ilgili Şiirler 2 kıtalık kısa

teenni

Deneyimli Üye
Selamün Aleyküm. Değerli forum üyeleri ve değerli öğrenciler, sizlere bu konumuz ile çok değerli şiirleri arz etmeye çalışacağız. Peygamber efendimiz için yazılmış olan bu birbirinden özel ve güzel naat ve şiirleri sizlere sunmak istiyorum. Okumanız temennisiyle.

***^^^__O GELİYOR__^^^***

O Geliyor, O!

yollara sular dökün,
bahçelere müjdeler edin,
bahar kokuları geliyor,
o geliyor, o
Ay parçamız, sevgilimiz, yarimiz geliyor

Yol verin, açılın, savulun.
Beri durun, beri.
Yüzü apaydınlık, akpak,
bastığı yeri ardında gündüzler gibi bırakarak
O geliyor, o.
Ay parçamız, sevgilimiz, yarimiz geliyor.

Gökler yeryüzünü kapladı, örttü bir anda.
Bir anda dört yanı misk gibi bir koku sardı.
Bir anda bir velvele, bir kıyamet koptu cihanda.
O geliyor, o.
Ay parçamız, sevgilimiz, yarimiz geliyor

Bir anda can geldi bağlara, bağlar ışıdı.
Bir anda açıldı baktı bağlara gözler.
Bir anda bizde ne gam kaldı, ne dert kaldı, ne keder.
O geliyor, o.
Ay parçamız, sevgilimiz, yarimiz geliyor.

Yayından fırladı ok.
Hedefe ha vardı, ha varacak.
Bahçeler selama durdu.
Selviler ayağa kalktı.
Çayır çimen yollara düştü.
İşte konca, ata binmiş geliyor.
Biz ne duruyoruz,
O geliyor, o.
Ay parçamız, sevgilimiz, yarimiz geliyor.


Sen bizim yöremize gelirsen göreceksin, ey şems,
Huyumuz sadece susmak olmuş bizim, susmak.
Senin güzel gözlerinçin işte canım pusuda.
Rahatım kaçtı benim,
geceleri uykum kalmadı gitti ama,
bak işte o güzel günler yola çıkmış geliyor

Mevlana Celaleddin Rumi
 
Son düzenleme:
  • Like
Tepkiler: mss

teenni

Deneyimli Üye
Kabul Buyurur musun EFENDİM....

Ben Sana Yüreğimi Sunuyorum Ey YAR...
Nabzimda..Adını Soluyan Nefeslerimle..
Dermansız..Bahtıma Ağlarken..Her Bahar..
Sana Sevdamı Sunuyorum...Hüzünlerimle...

Ben Sana Yetimliğimi Sunuyorum..En Sevgili...
Yetim Bırakmayacağını Beni...Bile Bile...
Alevler Kuşatmış Bak!! Hasret Kokan Gurbetimi..
Sana Ömrümü Sunuyorum..Efendim..Seve Seve...

Ben Sana Selamımı Sunuyorum...Can Nebi...
Sana Çarpan Yüreğimden..Senin Yüreğine..
Kırık Gönlümde Büyüyen Sevdanla Ayaktayım Şimdi...
Sana Aşkı Sunuyorum..Can Efendim..Tüm Hücrelerimle...

Kabul Buyurur musun EFENDİM....
 
  • Like
Tepkiler: mss

teenni

Deneyimli Üye
YOLLARINA GULLER DOSESEK....

Gel Efendim, dostluguna muhtaciz; umutsuz ve caresiz birakma caresizlerini.


Gel yeter ki, hakkimizda verilecek her hukme razi olalim.

Gel ey, bitir bitmeyen hasretini icimizde!..

Gel ey, onsuz mutluluk bulamadigimiz!..

Gel ey, kendisine lâyik olamadigimiz!..


Gel benim Efendim, bir kez olsun dokun yuregime, yuregime dokun bir kez olsun…

Yuregim kaniyor efendim, kaniyor yuregim!..

Ciglik cigliga beseriyet, cignenmis reyhanlar misali hep seni ariyor. Uyandir, zindanlara koydugumuz Yusufî sevdalarimizi efendim! Uyandir, bahtini uftadelerinin!..

"Esselatu vesselamu aleyke Ya ResulAllah "
 

teenni

Deneyimli Üye
GÜLLERİN SULTANISIN

Sevdim seni bir kere sonsuza dek bırakmam
Her mevsim çiçek açan güllerin sultânısın
Sökülmez çivi çaktım yüreğimden çıkarmam
En güzel koku saçan güllerin sultanısın

Sünnetlerin olmazsa ömrümüz boşa gider
Hadislerin kandildir birer ışıklı fener
Yıldız olan sahâben şaşırana hep rehber
Dertliye derman olan güllerin sultânısın

Habîbimin aşkından bülbüller figan eder
Âşıkların yüzüne seher rüzgârı eser
Zikirle beslenenler gece gündüz Allah der
Ruhlara sevda koyan güllerin sultanısın

Dilimizde salevât mübarek adın güzel
Ne olursun rüyâma ümmetim diyerek gel
Şu fânî ömrüm bitip vakit gelince ecel
Bize şefaat sunan güllerin sultanısın.
 

teenni

Deneyimli Üye
Peygamberimi efendimizin (s.a.v) izindeyiz

Peygamberimi efendimizin (s.a.v) izindeyiz
Gordugumuz bir cirkinligi elimizle, beceremiyorsak
dilimizle, bu imkana sahip degilsek kalbimizle
duzeltmemiz vazifemizdir. Fakat kalbiyle duzeltmek
imanda alt mertebedir.

Gökte
melekler
aglarken,
Yerde;
Efendimize (s.a.v) e karsi yapilan saygisizlik ve
edebsizlige karsi
haykiran ümmet
nerde

Bilesiniz ki kiyamet; Rasulullahin nuru kalkinca
kopacak. Danimarka kendi kiyametini hazirladi. Bu
edepsizlige eliyle, diliyle karsi gelmeyenler o
kiyametten nasibini alacak. Onlarin halini mahserde
gorur gibiyim. Cehennem azabindan, atesten kurtulmak
icin Efendimize(s.a.v) nasil yalvardiklarini, gorur
gibiyim. Yalniz beni uzen tarafi muslumanlarin
kayitsiz kalmasi. Kayitsiz kalan muslumanlar, nasil,
Ruz-i mahserde Rasulullahin yuzune bakacaklar. Bu
edepsizlige karsi gelmeyen nasil Peygamber asigiyim
diyebilecek. Ruz-i mahserde Peygamber efendimiz(s.a.v)
ummetim diye sahiplenecek mi?

Bir dusunun ki, esiniz, cocugunuz, sevdiginize bir
kotu soz soylense, haksizlik edilse; bu sizin ofkenizi
celbeder, o kisiyi ve o yeri yakip yikmaz misiniz?
Uhud'da Peygamber Efendimiz in(s.a.v) disi yere
dusseydi, Allah orayi helak ederdi. Bunun icin o gune
kadar ki en hizli inisle indi Cebrail.

Bu edepsizlik Allah'in gazabini celbetmiyor mu? Onun
ugruna yarattigi alemleri yine Onun ugruna helak etmez
mi? Ve ayetinde bildirdigi gibi, o gazaptan
korkmaliyiz ki indigi zaman icimizde sadece zalimleri
bulmaz.
Korkuyormuyuz?

Bizler eger ki Rasulullah'a ümmet diyorsak. Ona
tabiyiz diyorsak, kesinlikle bu cirkinlige kars; hic
bir sey yapamasak bile en azian bir mail atarak
tepkimizi dile getirmemiz gerekiyor. Bu tepkiyi
gosterelim ki yari Ruz-i mahserde Rasullaha karsi
yuzumuz olsun.

Rasulullah Efendimiz son hutbesinde buyuruyor ki:
Kim, benim giyabimda bana tabi olursa,benden sonra
kiamete kadar benden ona selam olsun. Bizim bu selami
alabilmemiz icin ona yapilan bütün cirkinlere
elimizle dilimizle, gerekirse canimizla, malimizla,
evlatlarimizla karsi gelmemiz lazimki o selami
alabilelim.


Allah in selami üzerine olsun ey Peygamber Asiklari
 

teenni

Deneyimli Üye
RESULÜM

Dün gece rüyamda Cemalin gördüm
Yüzüne bu canim kurban RESULÜM
Basimi oksayip yüzüme güldün
Eline bu canim kurban RESULÜM

Mübarek göysüne basim dayadim
Simsiki sarilip kokun kokladim
Gül yüzünü ben kalbime sakladim
Kokuna bu canim kurban RESULÜM

Gözümden bir damla hirkana düstü
Anlamadim hala bu nasil isti
Içime hasretin köz olup düstü
Yoluna bucanim kurban RESULÜM

Israfil sag degil düsünden beri
Kesseler boynumu dönemem geri
Eller deli desin ister serseri
Yoluna bu canim kurban RESULÜM
 

teenni

Deneyimli Üye
Gül Efendim,

Sonsuz selam, sonsuz salat, sonsuz muhabbet ve ihtiram sana.

Elimin müjdesi, dilimin muştusu,
Gönlümün hakikat ruhu, ufkumun kahramanı, dünyamın zimamdarı,
Hilkaten fatiham, Nübüvveten hatimem, ezelen ve ebeden Efendim.
Varoluş varlığım, gül çağında gül ıtırım,
Gül Efendim.

Canların cananı, güllerin gülistanı,
Sonsuzluk aşkımın nur-u ummanı, gönül dünyamın mihveri,
Hayat eksenimin odağı, en mühim nokta-i nazarım,
Her halükarda başvuru kaynağım, rehberi furkanım,
Yegane sığınağım, barınağım ve limanım,
Gül Efendim.

Tesellim, bahar iklimim,
Hayatıma hayat sunan biricik modelim,
İnsanlığın iftihar tablosu Hazreti Peygamberim,
Âlemlere rahmet olarak gönderilen,
İnsanlığa armağan olarak vazifelendirilen,
İlâhi ikramım, canım, cananım,
İnsanlığa, insanlığı ve imanı soluklayan muhbir-i sadıkım
Gül Efendim.

Teri gül kokan, gönlü gül kokan, ömrü gül kokan,
Gül Efendim.

Tebliğden önce temsil gücüm,
Korkutmayan, ürkütmeyen, nefret ettirmeyen, sevdirenim,
Zorlaştırmayan, kolaylaştıran, iyilikle, güzellikle davrananım,
İnsanlık âlemine nümune-i imtisalim,
Muhabbetiyle, hoşgörüsüyle, yaklaşımıyla,
Eşsiz özellik ve güzelliğiyle yaşayan Kur’ân’ım,
Gül Efendim.

Başlara baş, kalplere ilaç, ruhlara ışık ve ufuk,
Rengime renk, çizgime çizgi, ölçüme ölçü,
Renk, renk, huy, huy, çizgi, çizgi, yol, yol izdüşümler halinde,
İçimde, metafizik yönümde yaşayanım,
Gül Efendim.

Ahengim, rengim, özümde biçimlenen irfanım,
Hayat seyrimin fethi, damarlarında dolaşan imanım.
Kafa, kalp ve ruh bütünlüğümde şekillenen Sultanım,
Beni nice ümitlerle hülyalandıran hayalim, gerçeğim,
Düşüm, gülüşüm.
Gül Efendim.

Gecelerimin ışığı dolunayım, gül baharım,
Nazenin fidanlarımın üstünde çiçek çiçek açıverenim,
Şafak serinliğimi, bakış derinliğimi dupduru sularıyla yıkayanım,
Kutlu zaman dilimim, ölümsüz bahar atmosferim,
Sevgi oymağımda sevincim, sevgilim,
Hiç başımı yastığımdan kaldırmadan, gözümü kırpmadan,
Asırlarca sürüp gitmesini istediğim tatlı rüyam,
Misk-i anberim, solmayan boyam,
Dimağımda elvan elvan lezzetim, izzetim, şerefim,
Gül Efendim.

Ahmedim, Mahmudum, Muhammedim,
Halık-ı Yezdanımdan, Sultan-ı Müeyyedim.
Gül Efendim.

Hayatımın siyeri, vasfımın şemaili,
Yakınlığına yakınlığımın ifadesi hilyem,
Şanına layık mi’racım, namına layık mesnevim,
Terennümlerim üzerine bestelenmiş ilahim,
Kağıt kağıt, kalem kalem, kitap kitap, söze layık, kelama layık,
Aşkım, vecdim, muhabbetim,
Gül Efendim.

Gönlümün gülü, sinemin sünbülü,
Yüreğimin bülbülü, derdimin dermanı, ruhumun fermanı,
Nazlı ve nazenin gözbebeğim, nur-u dilaram,
andelib-i Zişanım, sevda iklimim, güzel kokan mevsimim,
Rahman ve Rahimin kudretiyle, İbrahimce, Ahmedi nefesli yarim,
Gül Efendim.

Güneşim, yıldızım, ışığım,
Medine’deki nurum, ak kalbime Banu Cihanım,
Güçsüzlüğümün gücü, çaresizliğimin çaresi, şanım,
Gül Efendim.

Sonsuz selam, sonsuz salat, sonsuz muhabbet ve ihtiram sana
Gül Efendim.

Senin olmadığın yıllarda,
Çölün ortasında alevler almış başını gidiyordu.
Küfürler kavurarak, har vurup harman savuruyordu.
Gündüzler anlamını yitirmişti.
Geceler büsbütün yalanları solukluyordu.
Dalga dalgaydı nefesler, kısılmıştı, titrek titrekti sesler
Gündüzler de, geceler de hiç yaşanma imkanına erişemediler,
Yetimdi sözcükler ve sevgiler, acılar besteliyordu yürekler
Cahilce işleniyordu cinayetler, kızlarını diri diri toprağa gömüyorlardı babalar.
Cinnet karargahına dönmüştü kalpler, hırpalanmıştı bünyeler,
Hor hakir görülüyordu, insandan bile sayılmıyordu kadınlar,
Çarmıha geriliyordu masum ve narin kelebekler,
Hayat hakkını bulamıyordu bebekler, körpeler
Güçsüzlerin gücünü emerek güçleniyordu güçlüler,
Dünyaya dünya olduğunu hissettirmediler,
Özleminle dolup taşıyordu özlem yüklüler,
Senin olmadığın yıllarda, zamanlarda,
Gül Efendim.

Ah keşke ne olur hep aşkınla oturup aşkınla kalkabilsem,
Ruhların yükselişleri gibi ufuklarında dolaşabilsem,
Ne yapıp edip de taa iç dünyalarına derinlemesine akabilsem,
Mecnun gibi arkandan yorulmadan koşabilsem,
İçime bir kor gibi düşerek, ocaklar gibi yanabilsem,
Sensiz geçen her türlü acılardan ah bir kurtulabilsem
Gül Efendim.

Yine karanlıklar bastı, ışıklar kesildi, ipler gerildi,
Bulutlar üstümüze karargah kurdu, çıkmaz sokaklar çoğaldı,
Yollar çatallandı, insanlar yoruldu, daraldı, bunaldı,
Varlık içinde yokluk çektiriliyor can taşıyanlara,
İmdat çığlıkları dağlar boyunca dalgalandı,
Kara çizgiler belirdi kara bahtımızda,
Yitirdik kendimizi, senin aşkını yitirdik.
Tuzakların esaretinde inlemekte kulaklarımız.
Feri kesildi gözlerimizin, tesiri kalmadı sözlerimizin,
Divanelere döndüğümüz muhakkak, yaya kaldığımız muhakkak.
Kendimizi unuttuğumuz muhakkak, Seni bilmez olduğumuz muhakkak.
Gül Efendim.

Sana her zamankinden daha muhtacız Efendim,
Uyandır gaflet uykularından bizleri Efendim,
Yeniden içime, gönlüme, metafiziğime doğ Sen
Ey Sevgili.
Gül Efendim.

Öyle bir doğuşla doğ ki, öyle bir gelişle gel ki,
Öyle bir sarışla sar ki; dünyam başkalaşsın, gönlüm yenilensin,
Ufkumda ısı ve ışık yüklü güneşler doğsun.
Gecelere renk veren aylar semalarımı kaplasın,
Yıldızlar saf saf etrafımda dizilsin, hakikatler sezilsin.
Bilinmesi gerekenler bilinsin, derilmesi gereken güller derilsin.
Gül Efendim.

Gel ey aşk ikliminin Sultanı,
Gel ey güzellik şahikalarımın dolunayı,
Gel ey vefa ve safa göklerinin hilali, cemali,
Gel ey güzellikler ordusunun hakanı, varlık aleminin özü, kemali.
Gel, gel de dağıt şu zulmeti. İkram et, yitirdiğimiz cenneti.
Deriver içimize layık gülleri, sünbülleri,
İtiverme ne olur elinin tersiyle bizleri.
Aklımıza sun akılları, basiretleri,
Gül Efendim.

Gel, kine kilitlenenlerin kilidini kırmak için,
Nefrete odaklananların nefretini ortadan kaldırmak için,
Düşmanlığa sadık kalanların, zavallı ruhların,
Boyunlarındaki zincirleri çözüp açmak için,
Gül Efendim.

Gel, Senin sevginle sevgilerimizi, Senin merhametinle merhametimizi,
Senin şefkatinle şefkatimizi, Senin sinenle sinelerimizi,
Senin muhabbetinle muhabbetimizi,
Senin hoşgörünle hoşgörümüzü
Coştur Efendim, bizleri koştur Efendim
Gül Efendim.

İçimize bir gül, gönlüzüme bir gül, özümüze bir gül,
Gül Efendim.

Sonsuz selam, sonsuz salat, sonsuz muhabbet ve ihtiram sana
Gül Efendim.
 

teenni

Deneyimli Üye
Ben seni görmeden sevdim

Yorgun gecelerde titreyen bir yetim bir öksüz yüregimde sevdim seni

Ey gönül bahcemde büyüttügüm nazli cicek,

Ey sevdamin adi, askin gercek anlami

Bu hasret, bu gurbet söyle, söyle ne zaman bitecek

Ben seni görmeden sevdim

Yolunu gözledim bir Medine sabahi

Ellerimde güller, güllerki kokunu aldigim, kokunu alip yandigim

yanip yanip agladigim...

Ben seni görmeden sevdim

Gözlerini gözlerime degdir efendim, ellerini ellerime

Sevmeyi senden ögrendim ilkin, sevilmesi gereken herseyi senden

Sefkat seninle mana buldu, buz cöllerini seninle asdim

Ben seni görmeden sevdim

Bahar yüzlü insanlar bildim etrafinda pervane

onlardan biri olmak istedim hep, her emrine amade

Seninle yasamak seninle ölmek,

ama en cok seni seni görmek istedim...

Ben seni görmeden sevdim, konunu aldim güllerde,

Ben seni görmeden sevdim, adini andim yürekte

Sevgili Sevgili en Sevgili!!!!!
 

teenni

Deneyimli Üye
..:: MÜJDE ::..

Açin gök kapilarini,
Nur Muhammed’im geliyor..
Karsilayin Mustafa’mi,
Can Muhammed’im geliyor…

Muhammed’im bir baskadir,
Can O’nun askina vardir.
Sevenleri bagislanir,
Can Muhammed’im geliyor…

Refref’e emri duyurun,
Sizler de emrime uyun,
Deyin, Efendim buyurun,
Can Muhammed’im geliyor…

Hos geldin arsima kulum!
Sana en çok Ben yakinim…
Ismini ismimle yazdim,
Askini askimdan saydim…

Müjde verin âlemlere,
Kuldan bagis dileyene,
Ol Muhammed hürmetine,
Gark oldular rahmetime…

Ali KOCABAS
 

teenni

Deneyimli Üye
Nasibim kesildimi yok bilemem.
Sükreder aglarim da hiç gülemem.
Cihan da dost ararim da bulamam,
Yapayalnizim nedeni yok EFENDIM...

Kimselere sır verip dert yanamam.
Rızasız bahçenin gülün alamam.
Issiz güçsüz gayri burda duramam,
Nasibimmi kesildi yok, yok EFENDIM..

Hal beyan etmeye söylerim destan.
Ham tarlaya ekmeyin tahil bostan.
Erenler ceminde gör mesti mestan,
Gönül huzur ister yok, yok EFENDIM..

Hay döne döne zikirler yolunda,
Irsad eyledi Sah üstad Mevlana,
Hosörülü Sadiklarin yaninda,
Mekanmi, Makammi yok, yok EFENDIM..

Mevlevi Ikrar Imana varim,
Cahal pazarinda olmadi hiç kârim.
Sürüne yürüye Mevlaya varin,
Sübhan dan baska dost yok, yok EFENDIM..

Ask Yunus u alir yere kondurmaz,
Ikrarsiz ask yavan gönül kandirmaz,
Himmet olmayinca umman dalinmaz,
Ariflerde meded, nürvet çok EFENDIM.

Aşık Mevlevi
 

teenni

Deneyimli Üye
Rasulullah Efendimiz son hutbesinde buyuruyor ki:
Kim, benim giyabimda bana tabi olursa,benden sonra
kiamete kadar benden ona selam olsun. Bizim bu selami
alabilmemiz icin ona yapilan bütün cirkinlere
elimizle dilimizle, gerekirse canimizla, malimizla,
evlatlarimizla karsi gelmemiz lazimki o selami
alabilelim.

Allah in selami üzerine olsun ey Peygamber Asiklari
 

teenni

Deneyimli Üye
Seni seven, Senin gibi olmalı...


Seni seven, Senin gibi olmalı.

Ve senin gibi sultânım, Allah’a kul olmalı.

Namaz, gözünün nuru...

Sen namaz için mihrâba yaklaşınca,

Yüz yirmi dört bin peygamber geçer sağına,

Solunda Ashâb-ı güzîn

Ve saf saf melekler...

Sonra milyonlarca veli

Edeple ardına geçer.

Müminler sıra sıra...

Canlı cansız tüm varlık...

Sen namazdasın

Ve kainat ardında...

Uzanır öpülesi ellerin.

O nurlu ellerin

Rahmân’ın dergâhına uzanır.

İsteyen sensin; veren Allah!

İste sen,

“Rabbin sana verecek ve sen hoşnut olacaksın.”

Sen iste ki

Allah’a yakarışın yüreklerimizi yaksın

Sen iste ki,

Âlemler sesini sesine katsın;

“Ver, ne olur Allah’ım!

Habib’in ne istiyorsa bize de ver Allah’ım!”

Dursun Ali Erzincanlı
 

teenni

Deneyimli Üye
O'NUN ÜMMETİNDEN OL...
Necip Fazıl Kısakürek


Beri gel serseri yol!
O'nun ümmetinden ol!
Sel sel kümelerle dol!
O'nun ümmetinden ol!

Sen hiçliğe karşı yön
Hep sıfır arka ve ön
Dosdoğru kıbleye dön!
O'nun ümmetinden ol!

Gel, dünya murdar kafes
Gel gırtlakta son nefes
Gel arşı arayan ses
O'nun ümmetinden ol!

Solmaz, solmaz bu bir renk,
ölmez, ölmez bir ahenk,
insanlık; hevenk, hevenk
O'nun ümmetinden ol!

Gökte çakıyor haber:
Geber, çelik put geber!
Doğrul yeni seferber!
O'nun ümmetinden ol!

Necip Fazıl Kısakürek
 

teenni

Deneyimli Üye
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Ehli imanlar saf saf durmuşlar
Mahkameyi kibriyada hesap sormuşlar
Günahı olanlar af dilemişler
Şefaat senindir ya Resul Allah..

Onların yardımcısı cümle enbiya
Onların serdarı habibi Kibriya
Onlar için rica ediyor hatımel enbiya
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Günahı olmıyan ağlayıp geziyor
Günahkar dostunun afını istiyor
Kelimeyi tevhit bülbül gibi okuyor
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Aşıklar feryadı arşı titretti
Cabrail onların aşkından gürledi
Yer gök onların azameti dinledi
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Rica ediyorlar ehli imanı
Onların boynunda berat fermanı
Muhammed Mustafa’dır onların din imanı
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Ehli aşk orda ediyor niyazı
Feryadı fiğanı türlü avazı
Hakk huzüründe ediyorlar nazı
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Saf saf durmuşlar ne güzel canlar
Yüzünde parlıyor nurun imanlar
Hakk’ından bekliyor büyük fermanlar
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Diyer yarab çaresiz derdimin dermanı
Senin lütfündür emru fermanı
Nuri Ahmed aşkına yürüt bu aşkın kervanı
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Ehli imanın nuru parlıyor
Fatma anam hüngür hüngür ağlıyor
Ehli imanı rica ediyor
Şefaat senindir ya Resul Allah.

Bir yanında Muhammed bir yanında o şahi Haydar
Hatice anamız elinde ferman
Günahkar ümetimin derdine derman
Şefaat senindir ya Resul Allah.
 
Üst