Gecenin karanlığı tüm odayı kaplamıştı ben hala uyanıktım…
Düşünüyorum da uyku bile nimetmiş rahat rahat uyumak. Sabaha doğru yatmama rağmen kalmayı başarabilmiştim. Yolum gene hastaneye düşmüştü adım atmak o kadar zor oluyordu ki. Yavaş adımlarla hastanenin içine doğru ilerledim ama zordu daha mazi denilecek kadar zaman geçmemişti. İşte gelmiştim bütün yavaş adımlarıma rağmen. O kokuyu içime çekmek istemeden gelen göz damlaları kar tanemi kaybetmenin korkusu tekrar canlanıyordu. Belki de tekrar gelecekti bu düşünceler içerisinde geçirdiğim zaman 5 dakika değil 5 asır gibi geçiyordu neyse ki oradaki işim çabuk bitmişti ama asıl iş şimdi başlıyordu hastaların yanına geçtim. Masum gözlerle bakıyorlardı sussalar da gözleri konuşuyordu. Neden buradayım, ne zaman bitecek bu işkenceler, yolun sonu hep ölüm mü?
Bütün bu düşüncelerden sıyrılmaya çalışıyordum girilmesi gereken bir ders vardı ama akılım hala kar tanem için verilecek karardaydı.
Ve bekleyiş ama bekleyişin sonu gelmiyor ya da kalmadı biz de sabır…
Karar anı gelmişti. Ama verilemedi emin olamadılar belki ertelendi karar belki de söylemek istemediler…
Sonu gelmeyen bekleyişler devam ediyordu. Belirsizliklere rağmen halime şükredip bir günü daha bitirmiştim kar tanemle birlikte.
İyi ki varsın kartanem
Bütün bu düşüncelerden sıyrılmaya çalışıyordum girilmesi gereken bir ders vardı ama akılım hala kar tanem için verilecek karardaydı.
Ve bekleyiş ama bekleyişin sonu gelmiyor ya da kalmadı biz de sabır…
Karar anı gelmişti. Ama verilemedi emin olamadılar belki ertelendi karar belki de söylemek istemediler…
Sonu gelmeyen bekleyişler devam ediyordu. Belirsizliklere rağmen halime şükredip bir günü daha bitirmiştim kar tanemle birlikte.
İyi ki varsın kartanem