Kapalıçarşı'da cuma vakti...

sultan_mehmet

© ◄ كُن فَيَكُونُ ►
Yönetici
Forum Administrator
Camiye sığmayan esnaf, çarşı sokaklarına taşıyor. Ama hem namaz kılmayan esnaf hem de alışveriş yapanlar, cemaati rahatsız etmemek için azamî dikkat gösteriyor. Tabii ortaya da hem ilginç, hem de Türkiye'yi anlatan fotoğraflar çıkıyor...

ünlerden cuma. Haftanın son günü. Bugün, herkes için diğer günlerden biraz daha yoğun geçiyor. Tahsilatlar yapılıyor, alacaklılarla verecekliler buluşuyor. Bu hummanın yaşandığı saatlerde; öğlen sularında Kapalıçarşı'dayız. Hayatın ne kadar hızlı aktığını, nasıl bir değişim geçirdiğini, yoğunluğunu, yorgunluğunu, neşesini, heyecanını 'Kapalıçarşı ülkesi'nde biraz gözlem yaptığınızda anlayabilirsiniz. Ama cuma günü çarşıda çok daha farklı bir atmosferle karşılaşıyorsunuz. Hatta çarşıyı bugün ikiye ayırmak mümkün: 'Saat 12:50'de Kapalıçarşı ve saat 13:10'da Kapalıçarşı'. Aradaki 20 dakikalık zaman farkında ortaya çıkan tabloyu birlikte seyredelim.

Müslüman, Yahudi, Ermeni, Hıristiyan, Amerikalı, Çinli, Hintli her dinden ve milletten insan burada esnaf ya da çalışan. Patronu, satış temsilcisi, çaycısı, çorbacısıyla her gün 25 bin kişi ekmek peşinde koşuyor. Çarşının günlük ziyaretçi sayısı 300 ile 500 bin arasında değişiyor. Biz de o ziyaretçilerin arasında katılıyor ve Beyazıt kapısından çarşıya giriyoruz. Saat 12:50... Karşımıza çıkan ilk yer, kuyumcuların bulunduğu Kalpakçılar Caddesi. Çarşının en geniş en ferah caddesi ama adım atacak yer, neredeyse, yok. Çarşının içlerine dalmak için 50 metre sonra çeşmenin bulunduğu yerden sola, Sipahiler Caddesi'ne dönüyoruz. Biraz ileride ünlü Şark Kahvesi var. Turistler, közde pişen Türk kahvesini yudumluyor. Dükkânların önündeki gençler müşteri avında. Bazıları turistini ele geçirmiş, bırakmaya hiç niyeti yok. Seslerine kulak kabartıyoruz; sıkı bir pazarlık söz konusu... Her zamanki çarşı manzaraları bunlar. Hayat olağan akışı içinde seyrediyor.

Yağcılar Caddesi'ne vardığımızda saat 13:00'ü gösteriyor ve normal seyreden hayata birdenbire bir şeyler oluyor. Koşuşturmaca daha da artıyor. Ama bu seferki hareketliliğin nedeni başka. Şaşkın bakışlarla ortalığı süzerken cuma saatinin geldiğini anlıyoruz. 'Bunda şaşılacak ne var?' diye düşünebilirsiniz. Ancak Kapalıçarşı'da hayat hiç durmayacakmış gibi akıyor ve bu hayatın 10 dakika bile olsa kesintiye uğraması her dinden insanın yaşadığı bu mekânda farklı bir hava oluşturuyor. Bazı esnaflar ışıklarını kapatıp kepenklerini indirmeye başlıyor. Dükkânların önlerindeki tezgâhlar örtülüyor. Abdest alan gençler çoktan yola dizilmiş. Cemaat cadde üzerindeki Çakırağa Camii'nin dik merdivenlerini seri bir şekilde tırmanıyor. Vaaz veren hocanın sesi hoparlörden dışarıya geliyor. Sesi duyan esnaf halısını, kilimini eline alıp caminin etrafında toplanıyor. Ama cami sadece 200 kişilik. İçeriye sığmayan insanlar dışarıya taşıyor. 13:08'de ezan okunuyor ve insanlar caminin etrafındaki sokaklarda saf tutmaya başlıyor. Aslında Kapalıçarşı'nın etrafında birçok cami var, ama esnaf işyerinden uzaklaşmak istemediği için sokakları kullanmayı tercih ediyor. Kapalıçarşı Esnafları Derneği Başkanı Hasan Fırat, 7 yıldır, yaz aylarında caddelerde saf tutulduğunu söylüyor. Kışın ise civardaki camilere gidiliyor.




Özellikle Yağlıkçılar ve Yorgancılar Caddesi'ne tek sıra halinde dizilen cemaat, turistler için birkaç karelik mistik bir manzara oluşturuyor ama bu aslında herkesin özlemini çektiği bir Türkiye manzarası... Elbette herkes dükkânını kapatmıyor, alışverişin tam hızla devam ettiği işyerleri de var. Ama kapalı dükkânların önünde saf tutan insanları gören ziyaretçiler ve diğer esnaf, onları rahatsız etmemek için yolunu başka bir sokağa çeviriyor. Bir sakinlik çöküyor caddelere. Eğer cadde sonundaki Örücüler Kapısı'ndan Mercan'a çıkacaksanız, biraz beklemeniz lazım. Ama hiç kimse bundan şikâyetçi ya da rahatsız değil. En fazla 15 dakika sürecek bu kısa moladan diğer dükkân sahipleri de biraz nefeslenerek nasipleniyor. Eğer bir gün yolunuz cuma saatinde Kapalıçarşı'ya düşerse Yağlıkçılar ve Yorgancılar Caddesi'nde oluşan bu atmosferin içine mutlaka karışın. İster cemaat, isterseniz bir izleyici olarak... Herkes için farklı hisler gizli.


Cumadan sonra Kapalıçarşı'da ne yapabilirsiniz?
Kapalıçarşı Esnafları Derneği'nin hemen altında kuzine sobada yemek yapan ve çok sevilen Can Restoran'da Osmanlı yemekleri yiyebilirsiniz.

Şark Kahvesi'nin odun ateşinde pişen kahvesinden ya da meyve çaylarından içebilirsiniz.

Çakırağa Camii'nin biraz ilerisindeki İgus'tan eşiniz için şal ya da eşarp alabilirsiniz. Çarşıya göre fiyatları uygun, hem de çok çeşit var.

Yağlıkçılar Caddesi Cebeci Han'daki alem ustalarını ziyaret edebilirsiniz.

Hacı Hasan Sokak'taki Antica Murrina'ya uğrayabilirsiniz. Murrina, geleneksel İtalyan cam sanatının adı. En güzel el işi cam örneklerini burada görebilirsiniz.


SEVİNÇ ÖZARSLAN
 
Üst