Hilâf Ne Demektir?

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan ma'vera
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

ma'vera

Emektar
Özel Üye
Hilâf:
Ters, karşı, zıd. Karşı koymak. Muhalefet etmek.

(Gel; ondan gelen bu fermanları sana okuyacağım. Bak, mükerrer vaad ediyor ve şiddetli tehdit ediyor ki, "Sizleri oradan alıp, makarr-ı saltanatıma getireceğim ve mutîleri mes'ud, âsileri mahpus edeceğim. O muvakkat yeri harab edip, müebbed sarayları, zindanları hâvi diğer bir memleket kuracağım." Hem o vaad ettiği şeyler ona gayet rahattır. Raiyyetine, gayet mühimdir. Vaadinde hulf ise, izzet-i iktidarına gayet zıddır. İşte bak, ey sersem! Sen yalancı vehmini, hezeyancı aklını, aldatıcı nefsini tasdik ediyorsun. Ve hiçbir vecihle hulf ve hilâfa mecburiyeti olmayan ve hiçbir cihetle hilâf haysiyetine yakışmayan ve bütün görünen işler sıdkına şehâdet eden bir zâtı tekzib ediyorsun. Elbette büyük bir cezaya müstehak olursun. Misâlin şuna benzer ki: Bir yolcu, güneşin ziyâsından gözünü kapıyor, hayaline bakıyor; vehmi, bir yıldız böceği gibi kafa fenerinin ışığıyla dehşetli yolunu tenvir etmek istiyor. Mâdem vaad etmiş, yapacaktır. Halbuki, ifâsı ona çok rahat ve bize ve her şeye; ve ona ve saltanatına pekçok lâzımdır.

Demek bir mahkeme-i kübrâ, bir saadet-i uzmâ vardır.
S.)

Hilâf-ı âde:
Âdet ve kaidenin aksine. Kaide ve nizama aykırı.


Hilâf-ı hakikat:
Hakikata muhalif. Gerçeğe ve hakikata zıt.


Hilâfen:
Zıd olarak. Hilaf olarak.


K:Yeni Lûgat
 
Geri
Üst