Hergün Bir Hadis-i Şerif Yazalım...

  • Konuyu başlatan Ze'Mahşer
  • Başlangıç tarihi

asya_kurt

◄ كُن فَيَكُونُ ►
Özel Üye
269839_10151344927199845_1801957263_n.jpg
 

asya_kurt

◄ كُن فَيَكُونُ ►
Özel Üye
Peygamber efendimiz (s.a.v) şöyle buyurdu:

Elinizde bir ağaç fidanı varsa, kıyamet kopmaya başlasa bile eğer onu dikecek kadar vaktiniz varsa, mutlaka dikin.

| Buhari : Kahire S:168 ^
 

asya_kurt

◄ كُن فَيَكُونُ ►
Özel Üye
Birbirinizi kıskanmayınız,
Birbirinize kin tutmayınız,
Birbirinize çirkin sözler söylemeyiniz,
Birbirinize sırtlarınızı dönmeyiniz,
Kiminiz kiminizi arkasından çekiştirmesin.
Allah'ın kulları kardeşler olunuz.


Buhari ve Müslim; Huccetü'l İslam İmam Gazali,
İhya'u Ulum'id-din, 3. cilt, s. 315
 

ömr-ü diyar

اَلْمَرْءُ مَعَ مَنْ أَحَبَّ
Yönetici
*İnsanlara verilen şeylerin en hayırlısı güzel ahlaktır. (Hadis-i Şerif)

*Gurur edeni Allah alçaltır, alçak gönüllü olanı yükseltir. (Hadis-i Şerif)
 

ömr-ü diyar

اَلْمَرْءُ مَعَ مَنْ أَحَبَّ
Yönetici
*Din kardeşinin ayıbını örten kimsenin, Allah Teala dünya ve ahirette kusurunu örter. (Hadis-i Şerif)

*Selam vermeden söze başlayan kimseye, selam ile başlayıncaya kadar selam vermeyin. (Hadis-i Şerif)

*Müminin kalbi Allah Teâlâ'nın iki kudret parmakları arasındadır. (Hadis-i Şerif)
 

ömr-ü diyar

اَلْمَرْءُ مَعَ مَنْ أَحَبَّ
Yönetici
20a4g8p.gif


Ubade b.Sâmit (ra)'dan rivayetle Peygamberimiz(sav) şöyle buyurdu:

"Allahın kişinin şeref ve derecesini nasıl yükselttiğini söyleyeyim mi ?
Ashab:"Evet ya Rasulallah" dediler.
Rasulullah(sav) :"Sana kaba davranana iyi davranırsın,haksızlık yapanı affedersin,
cimrilik yapana cömertlik edersin,senden uzak davrananlara yaklaşırsın."

(Taberani-Bezzar)
 

Tevhidi yaşam

Tecrübeli
Enes bin Malik’ten (r.a.) rivayetle, Nebî (s.a.s.) şöyle buyurdu:

Yüce Allah cehennemliklerin en az azap görenine:

“Şayet yeryüzünde olan her şey senin olmuş olsaydı, onları bu azaptan kurtulmak için feda eder miydin?” diye sorar. O da:

“Evet.” der. Bu cevap üzerine Allahu Teâlâ:

“Âdemin sulbünden birisi olarak senden bu dediğinden daha azını istedim ki, o da bana hiçbir şeyi ortak koşmaman idi; ama sen bundan yüz çevirip ortak koştun.” diye buyurur.”

Müttefekun aleyh (Buhârî ve Müslim). Lafız Buhârî’ye aittir (3334).
 

Tevhidi yaşam

Tecrübeli
Hz. Sevban (r.a) anlatıyor;
Resulullah s.a.v. buyurdular ki: «Diğer milletlerin tıpkı sofraya çağrışan yiyiciler gibi birbirlerini üzerinize çullanmak için çağıracakları zaman yakındır.»
Orada bulunanlardan biri; ‘’o gün sayıca azlığımızdan mı? diye sordu.
Allah resulü ‘hayır’ buyurdular ‘bilakis o gün sayıca siz çok olacaksınız, fakat bir selin getirip yığdığı çerçöp gibi hiçbir ağırlığınız olmayacak.’ Allah, düşmanlarınızın kalbinden size karşı korku duygusunu çıkaracak ve kalplerinize ‘ vehn ‘ atacak!
Vehn nedir Ey Allah’ın Resulü? ‘dünya sevgisi ve ölüm korkusudur.
 

Tevhidi yaşam

Tecrübeli
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Şüphesiz ki Allah, sizin yüzlerinize ve mallarınıza bakmaz! Fakat sizin kalplerinize ve amellerinize bakar,’ buyurdu.”

Müslim 2564/34, İbni Mace 4143
 

SevdamDavam

KF Ailesinden
Özel Üye
Hz Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor:
"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm cum'a
gününden bahis açıp dedi ki: "Onda bir saat
vardır; müslüman bir kul namaz kılar olduğu
halde, o saate erse, Allah'tan her ne istemişse
onu Allah kendisine mutlaka verir." Bunu söylerken (Resulullah) eliyle o vaktin azlığını
işaretliyordu." Buhari, Cum'a 37, Talak 24,
Da'avat 61; Müslim, Cum'a 13, (852); Muvatta,
Cum'a 15, (1, 108); Nesai, Cum'a 45, (3, 115,
 

ma'vera

Emektar
Özel Üye
Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse, kalben karşı koysun. Bu da imanın en zayıf derecesidir.

Müslim, Îmân, 78; Ebû Dâvûd, Salât, 248.
 

ma'vera

Emektar
Özel Üye
Mü’minin başka hiç kimsede bulunmayan ilginç bir hali vardır; O’nun her işi hayırdır. Eğer bir genişliğe (nimete) kavuşursa şükreder ve bu onun için bir hayır olur. Eğer bir darlığa (musibete) uğrarsa sabreder ve bu da onun için bir hayır olur.

Müslim, Zühd, 64; Dârim”, Rikâk, 61.
 

Tevhidi yaşam

Tecrübeli
Hz. Ebu Hureyre r.a. anlatıyor: "Resûlullah s.av. buyurdular ki: "Öyle devir gelecek ki, insanoğlu, aldığı şeyin helalden mi, haramdan mı olduğuna hiç aldırmayacak. Böylelerinin hiçbir duası kabul edilmez." (Buhari, Büyü' 7, 23; Nesai, Büyü' 2, (7, 243))

Hz. Ebu Hureyre r.a.anlatıyor: "Resûlullah s.a.v., bir gün şöyle hitap ettiler: "Ey insanlar! Allah Teâlâ hazretleri tayyibtir (temizdir), tayyibten başka bir şey kabul etmez. Allah'ın mü'minlere emrettiği şeyler, peygambereemretmiş olduklarının aynısıdır. Nitekim Allah Teâlâ hazretleri: "Ey Peygamberler, Temiz/helal şeylerden yiyin, salih amel işleyin. Çünkü ben yaptıklarınızı hakkıyla bilenim" (Mü'minûn Suresi 51) emretmiş;
Mü'minlere de: "Ey iman edenler! Size verdiğimiz rızıkların temiz/helal olanlarından yiyin" (Bakara 172) diye emirde bulunmuştur. Sonra Seferi uzatıp, saçı başı dağınık, toz-toprak içinde kalan ve elini semâya kaldırıp: "Ey Rabbim, ey Rabbim" diye dua eden bir yolcuyu zikredip, dedi ki: "Bu yolcunun yediği haram, içtiği haram, giydiği haramdır ve haramla beslenmektedir. Peki, böyle bir kimsenin duasına nasıl icabet edilir?" buyurdular."
(Müslim, Zekat 65, (1015); Tirmizi, Tefsir, Bakara (2992)
 

Tevhidi yaşam

Tecrübeli
Muâz b. Cebel (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) ile bir yolculukta beraberdim yolda yürürken yanına yakın oldum Ey Allah’ın Rasûlü! Dedim; “Bana öyle bir amel öğret ki beni Cehennem’den uzaklaştırıp Cennete koysun!” Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: “Bana çok büyük bir soru sordun ama bu mesele Allah’ın kolaylaştırdığı kimseler için çok kolaydır. Şöyle ki: Her konuda ve her zaman kulluğu Allah’a yapar ona hiçbir şeyi ortak koşmazsın, namazını devamlı ve düzgün kılarsın, zekatını verir, Ramazan orucunu tutar, haccedersin...” Sonra şöyle devam etti: “Sana hayır yollarını göstereceğim oruç kalkandır. Sadaka; suyun ateşi söndürdüğü gibi günahları siler süpürür. Kişinin gece kıldığı namazda yine hataları siler süpürür.” Muâz dedi ki: Sonra, Rasûlullah (s.a.v.), 32 Secde sûresi16-17. ayetini: “Onlar yataklarından geceleri kalkarak korku ve ümid içerisinde Rablerine yalvaranlardır ve kendilerine geçimlik verdiğimiz şeylerden başkalarına harcayandır. Böyle davranan mü’minlere gelince yaptıklarından dolayı mükafat olarak öteki dünyada onlara şimdiye kadar gizli kalan göz aydınlığı olarak onlar için nelerin saklanıp bekletildiğini hiç kimse bilip hayal edemez” okudu ve şöyle buyurdu: “Size bütün işlerin başını, direğini ve en üst noktasını bildireyim mi? Bende evet, Ey Allah’ın Rasûlü! Dedim. Şöyle buyurdu: “Her işin başı İslam, yani iradeyi Allah’a teslim etmek demektir. Direği namaz, zirvesi ve üst noktası da cihâd tır.” Sonra şöyle devam etti: “Sana tüm bunların can damarını bildireyim mi?” Bende evet Ey Allah’ın Peygamberi dedim. “Rasûlullah (s.a.v.) dilini tuttu ve kendi rahatlığın için şunu tut buyurdular.” Ben de Ey Allah’ın Rasûlü!: Bizler konuşmalarımız yüzünden sorguya çekilecek miyiz? Dedim. Şöyle dedi: “Anan hasretine yansın Ey Muâz! İnsanları yüzü koyun ve burunları yerde süründürerek Cehenneme dolduran dillerin kazandığından başkası değildir.”
Müslim, İman: 12
 
Üst