Hâfir:
Kazan, kazıcı, hafriyat yapan. Yerde çukur açan.
(Esâsen kazıcı mânasına sıfat olmakla beraber, atın tırnağına isim olmuştur. Ve o münasebetle tırnağının kazdığı çukura, yani izine ve o suretle açılan çığıra dahi merdiyye mânasına râdiye ıtlak olunur. E.T.)
Hafr:
Kazmak ve çukur etmek.
Hafriyât:
Yeri kazıp derinleştirmeler. Kazılar.
Hâfir-i bi'r:
Kuyu kazan.
Hâfir-i kabr:
Mezar kazan, mezarcı.
Hafîr:
Kazılmış yer. Çukur. Mezar.
K:Yeni Lûgat
Kazan, kazıcı, hafriyat yapan. Yerde çukur açan.
(Esâsen kazıcı mânasına sıfat olmakla beraber, atın tırnağına isim olmuştur. Ve o münasebetle tırnağının kazdığı çukura, yani izine ve o suretle açılan çığıra dahi merdiyye mânasına râdiye ıtlak olunur. E.T.)
Hafr:
Kazmak ve çukur etmek.
Hafriyât:
Yeri kazıp derinleştirmeler. Kazılar.
Hâfir-i bi'r:
Kuyu kazan.
Hâfir-i kabr:
Mezar kazan, mezarcı.
Hafîr:
Kazılmış yer. Çukur. Mezar.
K:Yeni Lûgat