ey yolcu nereye gidiyorsun?

tuba

Tecrübeli
Ey bu dünya kapısından içeri adımını atmış yolcu.
Nereye, nereye gidiyorsun..?

Sağına ve soluna bakınmadan, etrafında yaşanan hadiseleri tanımadan ve görmeden nereye gidiyorsun
Nereye gittiğini zannediyorsun..?
Nedir bu telaşın ey yolcu..!

Dur, biraz dertleşelim,
Çünkü ben de senin gibi ölümün araladığı perdeden içeri süzülmeye aday birisiyim.
Yani seninle yoldaşız..

Hele dur biraz dertleşelim, dertleşelim de hissettiğimiz yalnızlığın ya da hissedemediğimiz bizi bekleyen akıbetimizin ne olduğunu, bizi neyin beklediğini anlamaya çalışarak hayatımızı gözden geçirelim.

Ey yolcu, Allah (c.c.) seni kendisine itaat eden kullarından kılsın ve kendisinin tayin ettiği yoldan yürümeyi nasip etsin..!

Çünkü O’nun çizdiği yolun dışında kalan yollar nereye çıkar, nereye çıkmaz bilinmez..

Bu bilinmezlikler içinde nasihatlerin en durusuna, en berrak olanına, en mükemmeline, seçilmişlerin

en yücesine yani kainatın efendisi Hz. Muhammed Mustafa Sallallahü Aleyhi Vesellem’e uymayı ve O’nu dinlemeyi nasip etsin

Ey yolcu bu yaşına kadar O’ndan bir şeyler öğrendin, O’nu dinlediysen ne mutlu sana

Yok eğer bu güne kadar bu pınardan su içmedin,
O’nun gül kokusunu içine çekmedin,

Kâinatı aydınlatan aydınlığına gözlerini kapadıysan bunca yıl ne yaşadın, ne gördün, ne kazandın..
Düşün, düşün be ey yolcu..!

Ey yolcu! Hatırlar mısın kainatın biriciği bir gün şöyle buyurmuşlardı:

“Allah’ın kullardan yüz çevirme sebeplerinden biri de kulun kendisini faydasız ve yararı olmayan işlerle meşgul etmesidir.”

Eyvah, eyvah ey yolcu. Geçen ömrümüze eyvah, zayi ettiğimiz ömrümüze eyvah eyvah.
Zaman atı aldı başını gidiyor sonsuza doğru ey yolcu

Unutma! sen de bu atın üzerindesin ve hala etrafını seyrederken boş şeylere dalıp gidiyorsun be ey yolcu

Unutma! sen zaman atına binip, ölüm durağında inecek ve hesaba çekileceksin

Ey yolcu nasihat vermek kolay, nasihati kabul ederek yaşamaksa zordur, zordur çünkü dünya

işlerine dalıp aralarında kaybolan dünya işlerine bakmaktan etrafa bakmayı unutan için nasihatler acı ve ağırdır

Olsun be ey yolcu varsın yaramızı kanatsın nasihatler varsın acılarımızı derinleştirsin derinleştirsin de ta Ummanların ötesinden işitilsin sızılarımız
.
İşitilsin be ey yolcu doymayan nefsi, kamçılanan şehvetin,esir alınan benliğin çığlıkları işitilsin işitilsin…

Olsun be ey yolcu bu güne kadar kimlerin sesine kulak vermedik kimlerin sözünü baş tacı etmedik ki…
Farkında mısın ömrün demi kaçıyor be ey yolcu

Heybemizde ne var neyi taşıyoruz be ey yolcu

Varsın Yüce Resulün nasihatleri sızılarla, acılarla, hakikatlerle gelsin, gelsin de yıllardır taşıdığımız, yıllardır boş yere beslediğimiz,

büyüttüğümüz umutları yeşertsin, onlara hayat, gönlümüze umut versin

Ey yolcu bir baksana ne amel konusunda zengin, ne ilimde ileri…

Bu güne kadar hep söz oldu sermayemiz.
Ne öğrendik, ne öğrettik

Faydasız şeylerle gün geçti, ömür zayi oldu
Hesap günü, ceza ve mükafat günü kapımızı çalıyor.
Heybende ne var bir bak, bir bak ey yolcu

Ey yolcu eşi ve benzeri olmayan, Rahman ve Rahim olan Rabbimiz buyurmuştur ki:

“Her kim Rabbine kavuşmayı istiyorsa Salih amel işlesin. Samimiyetle iman edip, Salih amel işleyenlere konak olarak firdevs cennetleri

vardır. Onlar, o cennetlerde ebediyen kalacaklar ve oradan hiç ayrılmayacaklardır.”

Emirlerin en büyüğü, en kutsalı, hakikatin odak noktası kainatın sahibi ve sahibimiz emrediyor, vaadediyor…

Ne dersin ey yolcu bu emirleri dinledik mi duyduk mu?

Yoksa dünyevi hazlar bize bu vaatleri unutturdu da yaşadıklarımızı yaşayacaklarımıza tercih mi ettik?
Ne dersin ey yolcu hala nasıl bir ticaret nasıl

bir kazanç içerisinde olduğumuzun muhasebesini yapmıyor, şaşkın ve şaşırmış şeytanın çizmiş olduğu yol üzerinde nefis atının vurdumduymaz

adımlarıyla kabrin kapısını çalıp eli boş, sermayeyi tüketmiş biri olarak gittiğimizi görmüyor musun?

Ne dersin be ey yolcu ne olursun söyle Allah aşkına söyle eli boş, sermayeyi tüketmiş biri olarak gittiğimizi görmüyor musun?…
 
Üst