er-Rahîm
er-Rahîm, bağışlayan, esirgeyen, ahirette merhametini, nimetlerini sadece mü’min kullarına hasreden zatın ismidir.
Allah, Rahmân ve Rahîm’dir dostlarım!
O, öylesine mağfiret ve af sahibidir ki, Kur’ân-ı Kerîm’de pek çok yerde Allah Teâlâ, “Rahmân” yani rahmet, mağfiret ve acımanın tek mercii olarak nitelendirir Yüce Zatını!
Ve kullarını; Kur’ân-ı Kerîm’le dost olmuş kullarını, kelâmı ile “mest” ederek, sevgiyle sarmalar ve mutmain kılar akılları!
“Rahmet” yağar gönüllere, bir bahar yağmuru misali! Nisan yağmuru gibi yeşertir kurumuş, çölleşmiş gönülleri!
“Göklerde ve yerde bulunan hiçbir kimse yoktur ki (kıyamet günü) Rahmân’n huzuruna kul olarak gelmesin.” (Meryem sûresi (19), 93.)
“O gün, Rahmân’ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnud olduğu kimselerden başkasının şefaati fayda vermez.” (Tâ-Hâ sûresi (20), 109.)
“Gökleri yeri ve ikisinin arasındakileri altı günde yaratan, sonra Arş’a hükmeden Rahmân’dır. Haydi ne dileyeceksen o her şeyden haberdar olan (Rahmân)dan dile.” (Furkân sûresi (25), 59.)
“O, yedi göğü, birbiri üzerine yarattı. Rahmân’ın yaratmasında bir düzensizlik görmezsin. Gözünü döndür de bak, bir çatlaklık görüyor musun?” (Mülk sûresi (67), 3.)
O “Rahmân”dır, O “Rahîm”
Hem “Tevvâb”dır, hem “Kerîm”
O, Yüceler Yücesi, hem “Latîf”tir, hem “Halîm”.
Tövbe kapılarını ecel gelene dek açık tutup kulunu bağışlamaya hazır olan “Rabb”dır O!
Bakara sûresi (2), 160’da “Ancak tevbe edenler, hallerini düzeltenler, (gizledikleri gerçeği) açıklayanlar başkadır. Artık onların tevbelerini çokça kabul edenim, çok merhamet edenim.” buyurandır O!
Kuluna, Nisâ sûresi (4)’nin 106’ıncı ayetinde “Allah’tan bağışlanmanı dile. Şüphesiz, Allah bağışlayıcıdır, esirgeyicidir.” Buyurarak yol gösterendir O, dostlar!
Merhamet edenlerin en merhametlisi olan Allah (cc) Yûsuf Sûresi’nin 64’üncü ayetinde şöyle buyurmaktadır: “Babaları dedi ki: “Ben onu size nasıl emanet ederim? Ya bundan önce kardeşini emanet ettiğimde olan gibi olursa! En hayırlı koruyucu Allah’tır ve O, merhamet edenlerin en merhametlisidir.”
Zümer sûresi (39)’nde (53): “De ki: “Ey haddi aşarak nefislerine karşı israf etmiş olan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümid kesmeyin. Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.” müjdesiyle, kulunu “rahmet deryası”na daldırandır O!
Ey Rahmân ve Rahîm olan Rabbim!
Seni, isimlerinle tanımayı;
Sana, isimlerinle yaklaşmayı;
Ve Sana, isimlerinin ışığında kavuşmayı nasip eyle! Âmin.
er-Rahîm, bağışlayan, esirgeyen, ahirette merhametini, nimetlerini sadece mü’min kullarına hasreden zatın ismidir.
Allah, Rahmân ve Rahîm’dir dostlarım!
O, öylesine mağfiret ve af sahibidir ki, Kur’ân-ı Kerîm’de pek çok yerde Allah Teâlâ, “Rahmân” yani rahmet, mağfiret ve acımanın tek mercii olarak nitelendirir Yüce Zatını!
Ve kullarını; Kur’ân-ı Kerîm’le dost olmuş kullarını, kelâmı ile “mest” ederek, sevgiyle sarmalar ve mutmain kılar akılları!
“Rahmet” yağar gönüllere, bir bahar yağmuru misali! Nisan yağmuru gibi yeşertir kurumuş, çölleşmiş gönülleri!
“Göklerde ve yerde bulunan hiçbir kimse yoktur ki (kıyamet günü) Rahmân’n huzuruna kul olarak gelmesin.” (Meryem sûresi (19), 93.)
“O gün, Rahmân’ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnud olduğu kimselerden başkasının şefaati fayda vermez.” (Tâ-Hâ sûresi (20), 109.)
“Gökleri yeri ve ikisinin arasındakileri altı günde yaratan, sonra Arş’a hükmeden Rahmân’dır. Haydi ne dileyeceksen o her şeyden haberdar olan (Rahmân)dan dile.” (Furkân sûresi (25), 59.)
“O, yedi göğü, birbiri üzerine yarattı. Rahmân’ın yaratmasında bir düzensizlik görmezsin. Gözünü döndür de bak, bir çatlaklık görüyor musun?” (Mülk sûresi (67), 3.)
O “Rahmân”dır, O “Rahîm”
Hem “Tevvâb”dır, hem “Kerîm”
O, Yüceler Yücesi, hem “Latîf”tir, hem “Halîm”.
Tövbe kapılarını ecel gelene dek açık tutup kulunu bağışlamaya hazır olan “Rabb”dır O!
Bakara sûresi (2), 160’da “Ancak tevbe edenler, hallerini düzeltenler, (gizledikleri gerçeği) açıklayanlar başkadır. Artık onların tevbelerini çokça kabul edenim, çok merhamet edenim.” buyurandır O!
Kuluna, Nisâ sûresi (4)’nin 106’ıncı ayetinde “Allah’tan bağışlanmanı dile. Şüphesiz, Allah bağışlayıcıdır, esirgeyicidir.” Buyurarak yol gösterendir O, dostlar!
Merhamet edenlerin en merhametlisi olan Allah (cc) Yûsuf Sûresi’nin 64’üncü ayetinde şöyle buyurmaktadır: “Babaları dedi ki: “Ben onu size nasıl emanet ederim? Ya bundan önce kardeşini emanet ettiğimde olan gibi olursa! En hayırlı koruyucu Allah’tır ve O, merhamet edenlerin en merhametlisidir.”
Zümer sûresi (39)’nde (53): “De ki: “Ey haddi aşarak nefislerine karşı israf etmiş olan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümid kesmeyin. Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.” müjdesiyle, kulunu “rahmet deryası”na daldırandır O!
Ey Rahmân ve Rahîm olan Rabbim!
Seni, isimlerinle tanımayı;
Sana, isimlerinle yaklaşmayı;
Ve Sana, isimlerinin ışığında kavuşmayı nasip eyle! Âmin.
Moderatörün son düzenlenenleri: