Elektirik alamadım ne demek?..

Yolgezer

KF Ailesinden
Özel Üye
evlilik.jpg



Son yıllarda görücü usulü ile evlenmek isteyen genç kızla delikanlı bir araya geliyor. Müsait bir ortamda, kendi evlerinde, pastanede veya bir tanıdığın evinde görüşüyorlar. Kız ile erkek kendi aralarında konuşuyorlar, birbirlerine soru soruyorlar, karşılıklı bilgi alıyorlar, çay-kahve içiyorlar. Evlilikten, hayattan beklentilerini dile getiriyorlar.

Gelecekleri hakkında planlarını öğreniyorlar, tartışıyorlar. Bazen bir saat, bazen de birkaç saati bulan bu görüşmeler sonucunda taraflardan biri kanaatini kısa bir cümle ile dile getiriyor: "Bir elektriklenme olmadı, elektrik alamadım."

Bu sözler, son aylarda bazı TV'lerde yayınlanan evlilik programlarında da sarf ediliyor. "Bu ne demek?" diye sorulunca da, kem küm birkaç cümle söylüyor, ama arkası gelmiyor, ciddi bir açıklama yapamıyor. "İşte ne diyeyim, hani insanın içinde bir kıpırdama, kalbinde bir akım, bir elektriklenme olur ya, işte öyle bir şey hissetmedim, ısınamadım" demeye çalışıyor.

Bu görüşmeler, tanışmalar, buluşmalar tek bir adaya bağlı kalmıyor. İki, üç, dört derken, bu "elektriklenme" bir türlü gerçekleşmiyor. Kararsızlık, bir başka kararsızlığı getiriyor.

Evlilikler gecikiyor, kızlar evlerinde beklerken, erkekler böyle bir açmaz ve çıkmaz içinde bocalayıp duruyorlar. Nedense, bir türlü "elektrik" akımı gerçekleşmiyor. Aileler bir şey demiyor, anne baba çaresiz kalıyor. Belki onlar da anlamıyordur bu "elektriklenme" olayını.

Siz bunun adına ister elektriklenme deyin, ister içinin ısınması, kalbinin yatması, istek ve arzunun oluşması deyin, ne derseniz deyin, böylesi sözler bir genci evliliğe ne kadar götürür, onu evliliğin ilk adımlarına ne kadar taşıyabilir? Bu "gerekçe" ve bahanelerle onlarca gelin adayı ile görüşen gençleri duydum ve bazılarını da yakinen tanıyorum.

Tamam, "şu yönlerini beğenmedim, şu huyu hoşuma gitmedi, şu sözleri bana ters geldi, hayata bakışı bana uymadı, kaşı/gözü/boyu-posu/giyimi kuşamı bana göre değil" diyebilirsin, bunları anlarım da, bu "elektriklenme"yi, "elektrik almayı" ne aklım alıyor, ne de kafa sarıyor.

Söz kesilmeden, yüzük takılmadan, nişan yapılmadan, sıkça gidip gelmeler olmadan, ev tutulup eşyalar dizilmeden, alışveriş zevki tadılmadan, gelecekle ilgili düşünceler ve planlamalar tartışılıp belli bir aşamaya gelmeden, aileler birbirlerini tanımadan ve sonunda bütün hazırlıklar bitip de, gelinlik ve damatlık giyilip nikah masasına oturmadan, düğün dernek yapılmadan ve Allah'ın emriyle evinize, odanıza geçmeden, hayatın en önemli anlarından biri olan iki beden bir ruh olmadan hangi elektriklenmeden söz edilebilir ki.

Bu elektriklenmeyi Allah ihsan eder, Allah verir, Allah nasip eder ve Allah yaratır ve Allah gerçekleştirir. Rum Suresi'nde ne diyor Rabbimiz? "Hemcinslerinizden, kendilerine ısınacağınız eşler yaratması ve aranıza merhamet ve sevgi vermesi de O'nun ayetlerindendir.

Tefekkür eden bir topluluk için bunda ibretler vardır." Ayet:21) Buna göre elektriklenme, eşlerin birbirine ısınması, kalplerine sevgi mesajının gelmesi, ruhların buluşması ve sonunda karı koca olunması ise bu birden bire olmaz, anlık bir olay olarak düşünülmez.


Evlilik hakkında ölçüleriniz belli ise, nasıl bir aday bekliyorsanız, nasıl birisiyle hayatınızı birleştirmek istiyorsanız, önce bunda karar verirsiniz, sonra "Bismillah" diyerek yola çıkar, ilk adımı atarsınız, gerisi gelir. "Siz erersiniz muradınıza, biz çıkarız kerevetine." deyimi gerçekleşir.

Mehmet PAKSU
 

merkur

KF Ailesinden
Özel Üye
Yazı güzel ama eleştireceğim tarafları var kusura bakmayın, elektriklenme diye tabir edilen durum için insanın evlenmesi gerekiyor ancak o zaman elektriklenme olur öyleyse ilk önüne gelenle evlensin herkes
 

Yolgezer

KF Ailesinden
Özel Üye
kardeşim eleştirinizi tabiki saygıyla karşılıyorum. anlatmak istediğimiz tamda bu işte. yazının bir pragrafında:

"şu yönlerini beğenmedim, şu huyu hoşuma gitmedi, şu sözleri bana ters geldi, hayata bakışı bana uymadı, kaşı/gözü/boyu-posu/giyimi kuşamı bana göre değil" diyebilirsin, bunları anlarım da, bu "elektriklenme"yi, "elektrik almayı" ne aklım alıyor, ne de kafa sarıyor."


diye bahsediliyor.. tabiki evleneceğiniz insanı tanımak ve ömürlük bir hayata devam edebilmek için bişeyler hissetmek zorundasınız. açıkcası bana bu yazıyı paylaştıran ve yazarımza katıldığımız nokta bu olayın elektirik gibi bir kavramla açıklanmasıdır...
 

Münzevi

KF Ailesinden
Özel Üye
S.Aleyküm/A.Selam
Böyle yazılar okumam pek ama konuya gireyim dedim, elektrik safsatası da son zamanlarda hatta bir süredir diyelim gerek evlilik proğramlarında gerekse tv proğramlarından etkilenen insanların hayatına girmiş bulunmaktadır.Bir insanın bir insana ısınması kolay değildir, bir insana dünyalar kadar mülk verilirse verilsin onu asla gönlünün hoşuna gitmediğini sevdiremeyiz, günümüz insanı bunu elektrik alamadım diye adlandırmıştır.

Evlilik ile ilgili ayet ve hadis aşağıda zikredilmektedir.

Ashab-ı Kiram’dan bir zatın Peygamber Efendimiz’e (Aleyhisselatü Vesselam) :

“Falan kadınla evlenmek istiyorum, dua buyurun.” demesi uzerine:
“Eğer sana, İsrafil, Mikail, Cebrail, ve Hamele-i Arş, (A.S.) dua etse, aralarında Ben de bulunsam, gene sen ancak senin için yazılan kadınla evlenirdin.”(1) diyerek bu hakikate işaret etmiştir.Bu hadiste de görülüyor ki evlilik ezelde muayyen olmuştur.

Kadın dört şeyi için nikâh edilir; malı, soyu, güzelliği ve dîni. Sen dindar olanını seç ki elin toprağa bulanmasın.”(2)

Hemcinslerinizden, kendilerine ısınacağınız eşler yaratması ve aranıza merhamet ve sevgi vermesi de O'nun ayetlerindendir.(3)

1-Ramuz:357/9
2-
Müslim, Râda’:15, no:3708, 4/175; Dârekutnî, es-Sü-nen, no:212, 3/302; Abdutrezzak, el-Musannef, no:20605, 11/304; Ali el-Kârî, Ref’u'l-cünâh, no: 10, sh:23
3-Rum/21


Selam ve dua ile ;)
 

out of whack

© ◄ Ayarsız..! ►
Forum Administrator
güzel bir münazara olmuş bu konuda unutmazsam pcye geçince bu konu hakkında birkaç kelam ederiz inşaAllah
 
Üst