Dâl(l):
Kur'ân ve iman yolundan sapan.Dalâlete giden,azan. Azdıcı, sapkın.
* Şaşkın.
Dalâl:
Sapıklık.
*Sapmak.Doğrudan, imân ve İslâmiyyet yolundan sapmak.
Dalâlet:
İman ve İslâmiyetten ayrılmak. Azmak. Hak ve hakikatten, İslâmiyet yolundan sapmak. Allah'a isyankâr olmak. * Şaşkınlık.
(... Nevâfil kısmında, emr-i istihbabî ile yine ehl-i iman mükelleftir. Fakat, terkinde azab ve ikab yoktur. Fiilinde ve ittibaında azîm sevaplar var; ve tağyir ve tebdili, bid'a ve dalâlettir ve büyük hatadır...... Sünnete ittiba etmiyen, tenbellik eder ise, hasaret-i azîme; ehemmiyetsiz görür ise, cinayet-i azîme; tekzibini işmam eden tenkid ise, dalâlet-i azîmedir. L.)
Dalâlet-pîşe:
Sapıklığı tâkibeden. Sapıklığa giden. İslâmiyetten başka yol tâkib eden.
Dâllîn:
(Dâllûn) Sapkınlar. Müslümanlıktan ayrılanlar. Kur'an hakikatlerinden ayrılıp sapanlar.
K:Yeni Lûgat
Kur'ân ve iman yolundan sapan.Dalâlete giden,azan. Azdıcı, sapkın.
* Şaşkın.
Dalâl:
Sapıklık.
*Sapmak.Doğrudan, imân ve İslâmiyyet yolundan sapmak.
Dalâlet:
İman ve İslâmiyetten ayrılmak. Azmak. Hak ve hakikatten, İslâmiyet yolundan sapmak. Allah'a isyankâr olmak. * Şaşkınlık.
(... Nevâfil kısmında, emr-i istihbabî ile yine ehl-i iman mükelleftir. Fakat, terkinde azab ve ikab yoktur. Fiilinde ve ittibaında azîm sevaplar var; ve tağyir ve tebdili, bid'a ve dalâlettir ve büyük hatadır...... Sünnete ittiba etmiyen, tenbellik eder ise, hasaret-i azîme; ehemmiyetsiz görür ise, cinayet-i azîme; tekzibini işmam eden tenkid ise, dalâlet-i azîmedir. L.)
Dalâlet-pîşe:
Sapıklığı tâkibeden. Sapıklığa giden. İslâmiyetten başka yol tâkib eden.
Dâllîn:
(Dâllûn) Sapkınlar. Müslümanlıktan ayrılanlar. Kur'an hakikatlerinden ayrılıp sapanlar.
K:Yeni Lûgat