Câmiyyet:
Câmi'lik, toplayıcılık.
* Çok şeylerle alâkalılık.
* Pek ziyâde mânâları ve şeyleri hâvi olmak.
(Evet hayatın öyle bir câmiiyyeti var; âdeta umum kâinata tecelli eden ekser Esmâ-i Hüsnâ'yı kendinde gösteren bir câmi âyine-i ehadiyyettir. Bir cisme hayat girdiği vakit, küçük bir âlem hükmüne getirir; âdetâ kâinat şeceresinin bir nevi fihristesini taşıyan bir nevi çekirdeği hükmüne geçiyor. Nasılki bir çekirdek, onun ağacını yapabilen bir kudretin eseri olabilir; öyle de en küçük bir zihayatı halkeden, elbette umum kâinatın Hâlikıdır. L.)
K:Yeni Lûgat
Câmi'lik, toplayıcılık.
* Çok şeylerle alâkalılık.
* Pek ziyâde mânâları ve şeyleri hâvi olmak.
(Evet hayatın öyle bir câmiiyyeti var; âdeta umum kâinata tecelli eden ekser Esmâ-i Hüsnâ'yı kendinde gösteren bir câmi âyine-i ehadiyyettir. Bir cisme hayat girdiği vakit, küçük bir âlem hükmüne getirir; âdetâ kâinat şeceresinin bir nevi fihristesini taşıyan bir nevi çekirdeği hükmüne geçiyor. Nasılki bir çekirdek, onun ağacını yapabilen bir kudretin eseri olabilir; öyle de en küçük bir zihayatı halkeden, elbette umum kâinatın Hâlikıdır. L.)
K:Yeni Lûgat