Alkame b. Kays

ma'vera

Emektar
Özel Üye
Alkame Bin Kays (Rahmetullahi Aleyh)

İslam tarihinde Allah Rasülü (Sallallahu aleyhi ve sellem) hayattayken iman etmiş fakat Onu göremeyen kimselere muhadramun denilir. Güzel ülkemiz Türkiye’de sevgisinden ötürü ilahilere kadar konu olmuş olan Veysel Karânî (Üveys el-Karânî) Hazretleri de muhadramundandır.Alkame bin Kays Hazretleri, Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve sellem) daha hayattayken doğmuş fakat O’nu görmek kendisine nasip olmamıştır. Kader-i İlahi ona belki Efendimiz’i (Sallallahu aleyhi ve sellem) görmeyi nasip etmemiş fakat O’nun yetiştirdiği o nurdan halenin en güzidelerini görmeyi ve onlardan istifade etmeyi kendisine nasip etmiştir.

Hazreti Alkame (Rahmetullahi Aleyh) Ashab-ı Kirâmın büyüklerinden Hazreti Ebubekir, Hazreti Ömer, Hazreti Osman, Hazreti Ali, Hazreti Ayşe, Hazreti Abdullah bin Mesud, Habbab bin Eret, Halid bin Velid (Radıyallahü Anhüm) gibi büyük sahabiler ile görüşmüş ve onlardan ilim tahsilinde bulunmuştur.
Yetiştiği zaman ve muhit olarak Allah Rasülü’nün (Sallallahu aleyhi ve sellem) ashabına yakın olması nedeniyle yeri gelmiş Ashab-ı Kirâm ile sefere çıkmış ve yeri gelmiş onlarla beraber savaşlara katılmıştır. Hazreti Alkame (Rahmetullahi Aleyh) Hazreti Ali (Radıyallahü Anh) ile beraber Haricilere karşı yapılan Nihavend Savaşına katılıp kılıç sallamıştır.

Tabiîn devrinin hususiyetlerinden birisi de şahsî kemalât ile Allah yoluna hizmeti cemetmiş insanların toplumda söz sahibi olmalarıdır. Öyle ki bu insanlar gündüzleri ilim meclislerinin daimi üyeleri, geceleri ise kıyamıyla, rükusuyla ve secdesiyle birer abid olmuşlardır. Böyle bir güzide cemiyetin oluşmasında elbette Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve sellem) ve Ashab-ı Kiram’ın (Radıyallahü Anhüm) oluşturduğu o anilmerkez hareketin İslâm’ı hayatlarının gayesi haline getirip çevrelerinde bıraktıkları tesir elbette çok önemlidir.

Alkame bin Kays Hazretleri fıkıh ve tefsirde yüksek bir ilme sahiptir. O Abdullah bin Mesud Hazretlerinin yanında ilmini itmâm etmiş ve ondan birçok hadis rivayet etmiştir. Yaşadığı çağ itibariyle ilimde parmakla gösterilir hale gelen Hazreti Alkame (Rahmetullahi Aleyh) birçok ilim adamı yetiştirmiştir.
İlim tarihinde ona nasip olan en büyük payelerden birisi de Hanefi Mezhebinin müderris tabakasına üstadlık yapmasıdır. Alkame bin Kays Hazretleri İmam-ı Azam Hazretlerinin hocası olan Hammad bin Süleyman’ın hocası İbrahim Nehâî’yi yetiştirerek bu kutlu haleye çok büyük katkısı olmuştur.
Hazreti Alkame (Rahmetullahi Aleyh) aynı zamanda güzel sese sahip birisiydi. İbni Mesud Hazretleri ona birçok defa Kur’an okutur ve okuttukça da “Oku! Anam babam sana kurban olsun” ve “Eğer Allah Rasülü seni görseydi senin okuyuşundan mesrur olur ve ferahlardı” derdi.Hazreti Alkame (Rahmetullahi Aleyh) Sahabeyi (Radıyallahü Anhüm) görmesi hasebiyle birçok hadisi bizzat onlardan almıştır.
Rivayetlere göre yüz bin hadisi senetleri ve ravileri ile bilmesine rağmen bilgisine göre az hadis rivayet etmiştir. Az hadis rivayet etmesinde Buhari’de geçen “Bir kul, Allah’ın hoşnûd olduğu kelimelerden bir kelimeyi ehemmiyet vermiyerek söyler de Allah o kimseyi bu kelime sebebiyle birçok derecelere yükseltir. Bir kul da Allah ‘ı öfkelendirecek kelimelerden bir kelimeyi, hiç ehemmiyet vermeden söyler de, kendisi o kelime sebebiyle cehennemin içine düşer!” hadisi şerifi etkili olmuştur. Kendisinin ifadesi ile onu “Nice sözleri söylemekten meneden hadis” bu hadis-i şeriftir.
Hazreti Alkame’nin (Rahmetullahi Aleyh) İbni Mesud Hazretlerinden rivayet ettiği hadislerden bazıları şunlardır:
Mü’min, ta’n etmez (kötülemez), lânette bulunmaz ve müstehcen konuşmaz.”
“Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve sellem) seferî iken bazan oruç tutar, bazan iftâr ederdi. Farz namazları iki rekat kılardı.”
Kalbinde hardal dânesi kadar imânı olan hiçbir kimse, Cehennem’de ebedî kalmaz.”
Ömrü boyunca adeta Allah rızasını avlayan Alkame Hazretleri vefatına yakın “Ben son demlerimi yaşarken bana Lâ ilâhe illallah Muhammedü’r-Resulullah’ı (Kelime-i tevhid) telkin edin ve vefat haberimi kimseye söylemeyin” demiştir.
Vefat ettikten sonra geriye bir aba, bir örtü ve bir de Kur’an bırakan Hazreti Alkame 681 senesinde Kufe’de Hakk’ın rahmetine kavuşmuştur.
Yüce Rabbimiz bizleri de onlar gibi dünya ve ahiret dengesini iyi koruyabilen kullarından eylesin, ahiret yurdunda da şefaatlerine nail eylesin. Amin!
alıntı
 
Üst