Kanuni ve Karınca
Kanûnî Sultan Süleyman merhum, Topkapı Sarayı'nın bahçesindeki ağaçlarda mebzûl miktarda karınca görülmesi üzerine, kurtulmak için çare araştırır ve ağaçların gövdelerine ve diplerine kireç tatbik edilirse meselenin çözüleceğini öğrenir. Fakat ilim ehlinden izin almadan yapmak istemez ve Zenbilli Ali Efendi'ye meseleyi sorar.
Çok iyi bir şair olan Sultan suali de vezne koyar:
Dırahtı ger sarmış olsa karınca
Zarar var mı karıncayı kırınca
Cevap benzer şekilde gelir Zenbilli'den:
Yarın Hakkın divanına varınca
Süleyman'dan hakkın alır karınca.
(Dıraht: Ağaç, Ger: Eğer)
Kanûnî Sultan Süleyman merhum, Topkapı Sarayı'nın bahçesindeki ağaçlarda mebzûl miktarda karınca görülmesi üzerine, kurtulmak için çare araştırır ve ağaçların gövdelerine ve diplerine kireç tatbik edilirse meselenin çözüleceğini öğrenir. Fakat ilim ehlinden izin almadan yapmak istemez ve Zenbilli Ali Efendi'ye meseleyi sorar.
Çok iyi bir şair olan Sultan suali de vezne koyar:
Dırahtı ger sarmış olsa karınca
Zarar var mı karıncayı kırınca
Cevap benzer şekilde gelir Zenbilli'den:
Yarın Hakkın divanına varınca
Süleyman'dan hakkın alır karınca.
(Dıraht: Ağaç, Ger: Eğer)