İhtirâm

ma'vera

Emektar
Özel Üye
İhtirâm:
Hürmet olunmak, tazim olunmak, hürmet, saygı.

(İkinci Nokta: Kur'ân, bu dünyada öyle nûrânî ve saadetli ve hakîkatli bir sûrette bir tebdil-i hayat-ı içtimâiye ile beraber, insanların hem nefislerinde, hem kalblerinde, hem ruhlarında, hem akıllarında, hem hayat-ı şahsiyelerinde hem hayat-ı içtimâiyelerinde, hem hayat-ı siyâsiyelerinde öyle bir inkılâp yapmış ve idâme etmiş ve idâre etmiş ki, on dört asır müddetinde, her dakikada altı bin altı yüz altmış altı âyetleri kemâl-i ihtiramla, hiç olmazsa yüz milyondan ziyâde insanların dilleriyle okunuyor ve insanları terbiye ve nefislerini tezkiye ve kalblerini tasfiye ediyor. Ruhlara inkişaf ve terakkî ve akıllara istikâmet ve nur ve hayata hayat ve saadet veriyor. Elbette böyle bir kitabın misli yoktur, hârikadır, fevkalâdedir, mu'cizedir.S.)


İhtirâmât:
(İhtiram. C.) İhtiramlar, hürmetler, saygılar.


İhtirâmen:
Hürmet ederek, saygı göstererek.


İhtirâmkâr:
f. Saygılı, hürmetkâr.


K:Yeni Lûgat
 
Üst