Ne servet isteriz, ne mevki ne şan
Bize kuvvet verir, ağaran her tan
Tesellimiz olur, taze her bir fidan.
Duygular yürekte nakış nakıştır,
Sizin varlığınız bize alkıştır…
Bazen gaz lambası, bazen loş ışık,
Gözümüz ezelden buna alışık
Bozkırlar üstünde açan sarmaşık.
Duygu pınarıyla ruha akıştır,
Sizin varlığınız bize alkıştır.
Hep aynı sedalar kulağımızda,
Bilgi demetleri kucağımızda…
Al al gelincikler sancağımızda.
Bu, nurlu yollardan göğe çıkıştır,
Sizin varlığınız bize alkıştır…
Yılları bıraktık, çok gerilerde,
Gençlik rüzgârları kalmadı sende
İlim yağmurlarıyla pek çok siperde.
Emelimiz şimşek şimşek çakıştır.
Sizin varlığınız bize alkıştır…
Siz solmayan güller, yeşeren dallar,
Ay yıldız üstüne işlenen allar.
Seneler geçse de ayrılmaz yollar,
Tükenmez hazine, sıcak bakıştır,
Sizin varlığınız bize alkıştır.
Süleyman ÖZBEK
Bize kuvvet verir, ağaran her tan
Tesellimiz olur, taze her bir fidan.
Duygular yürekte nakış nakıştır,
Sizin varlığınız bize alkıştır…
Bazen gaz lambası, bazen loş ışık,
Gözümüz ezelden buna alışık
Bozkırlar üstünde açan sarmaşık.
Duygu pınarıyla ruha akıştır,
Sizin varlığınız bize alkıştır.
Hep aynı sedalar kulağımızda,
Bilgi demetleri kucağımızda…
Al al gelincikler sancağımızda.
Bu, nurlu yollardan göğe çıkıştır,
Sizin varlığınız bize alkıştır…
Yılları bıraktık, çok gerilerde,
Gençlik rüzgârları kalmadı sende
İlim yağmurlarıyla pek çok siperde.
Emelimiz şimşek şimşek çakıştır.
Sizin varlığınız bize alkıştır…
Siz solmayan güller, yeşeren dallar,
Ay yıldız üstüne işlenen allar.
Seneler geçse de ayrılmaz yollar,
Tükenmez hazine, sıcak bakıştır,
Sizin varlığınız bize alkıştır.
Süleyman ÖZBEK