U t a n ı y o r u m

Mu@YMe

Vip Üye
Özel Üye
U T A N I Y O R U M

Yıllar var ki utanma nedir bilmeyen nesiller haline geldik. Kendi ellerimizle soldurduğumuz güller karşısında; viraneye döndürdüğümüz iller karşısında hicap duymayan nesiller...


'Haya imandandır' diyor Hakk'ın Yüce Nebisi.
Gelin öyleyse bir kez daha geriye dönüp bakalım; ellerimizi yüzümüze gerelim ve tarihe kulak verelim.



Ey mazisi nal sesleri; kısrak sesleri ile dolu tarih; senden ve mazi yakasının derinliklerinden gelen kılıç şakırtılarından utanıyorum.


VE utanıyorum Bedrin; UHUD'UN; Yemame'nin; Malazgirt'in; KOSOVA'NIN ve Bizans surlarının sinelerinden kopup gelen yiğitlerin haykırışlarından utanıyorum.


Utanıyorum senin doksan yaşında ata bağlanıp Bizans önlerine gelişin karşısında ey Mihmandar-ı Nebi; ne olur kalk surların dibinden haykır bir kere daha 'kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayınız' diye.


Utanıyorum senin Uhut’ta kılıcı eline alıp; sağa sola saldırışın; oğlunun yaralarını sarıp kaldırışın karşısında ve bizde erkek miyiz sorusunu sorduruyor bana ve yine altmış yaşında Yemamenin bağrında kolunu bırakıp gelişini anlayamıyor; beynim duruyor ve senin asaletinin karşısında eğiliyorum; utanıyorum senden; fakat bir şey yapamıyorum ne çare; ey analar anası Ümmü Ümare...


Utanıyorum senin karşında ve anlayamıyorum. Sana hangi karasevdalılık farkettirmedi; kopup giden ayağını; bu ne coşkunluk bu ne heyecan ALLAH aşkına ve bu sana kalacak mı sana has yiğidim Hazreti Abbas.


Utanıyorum senden ipek elbiseleri; görkemli sofraları güzelliğin karşısında panjurları aralayanları bırakıp; mızrakların kılıçların gölgesinde; yadellerde; 'hele bir dinleyin inanmazsanız yine giderim'; deyişini ve bunlara katlanışını anlayamıyor ve utanıyorum senden ve utanıyor senden mehtap; ey güzeller güzeli Mus'ab;


Utanıyorum senden dar ağacında paramparça olmaya razı olan ve fakat sevgilinin kakülünü sabah rüzgarının dağıtmasına razı olmayan; vefa bahçesinde şakıyan; kanlı üveykim Hz. Hubeyb'im;


Utanıyorum senden atını Atlas okyanusuna sürüp engin derya önüme çıkmasaydı adını daha ileriye götürürdüm ALLAH'ım dem bu dem' diyen Hz. Ukbe'm.


Utanıyorum senden seksen küsur senelik Dünya hayatımda Dünya zevki n-- birşey tatmadım; ömrüm harb meydanlarında; memleket zindanlarında geçti diyen asil ruh;


Ve utanıyorum senden rüyalarımızın gerçek sevgilisi; Hakikatin günümüzdeki gür sesi; üveyk de sensin; küheylan da sensin; sımsıcak gözyaşlarınla asrımızı sele boğan da sensin; duvarların verasında sessiz feryatlarınla arşı ferşi velveleye veren gözlerindeki mor halkalardan etrafında oluştu nur halkalar; şimdi Anadolu baştanbaşa yaşıyor bir bahar; Kışta gelenlere demet demet güller var; Her gül yaprağında senin göz yaşlarından bir jale var. Bir ney gibi inleyişini; 'seni anlayamadık yavru' deyişini her şeye rağmen hiç unutmadık. Biz de seni anlayamadığımızı bir kez daha itiraf ediyor; hicabımızdan ellerimizi yüzümüze geriyor ve tekrar soruyoruz o rüyadaki yağız atlı; her geçen kervandan sorduğumuz Yusuf adlı; yıllarca beklenen uzun bir kış gecesindeki o rüyada mücrime gülen sen değil misin?


Ey Mihmandar'ı Nebi! ne olur kalk evlerinde çakılıp kalanlara; bir şeyler fısılda; at sırtında ve o yaşta çölleri nasıl aştın baştanbaşa; anlat bizim gibi talihsizlere.


Ey Ümmü Ümare merhametinden oğlunu sabah namazına kaldırmayan analara birşeyler fısılda; oğlunu sırtını sıvazlayıp nasıl kalk oğlum Resulullah'ın önünde savaş dedin; anlat ne olur ALLAH aşkına! .
Bilecik istasyonunda son yongasını cepheye gönderen yaşlı anam yoksa sen de Hazreti Nesibe'yi tanıyor muydun? anlat bu işin sırrını.


Ey kollarını ayaklarını; mal ve evlatlarını ALLAH YOLUNDA ibka eden sizler ve malını canını Dünya yolunda ifna eden bizlere ve ey Yüce Divanın sahibi ALLAH'ım! Yanyana getirildiğimiz o günde kolları; ayakları ve kulakları doğranmış görünce onları; mahcup olup yerin dibine geçmektense; bize burada utanmak hissi ver biraz gaybi hazinenden...

Keşke utanabilsem...

Hayasızlıktan uzaklaşabilsem....
 

*Mujaahed*

KF Ailesinden
Özel Üye
Yıllar var ki utanma nedir bilmeyen nesiller haline geldik. Kendi ellerimizle soldurduğumuz güller karşısında; viraneye döndürdüğümüz iller karşısında hicap duymayan nesiller...
Allah Hayırlısını versin inş.
 
Üst