Tarik

ömr-ü diyar

اَلْمَرْءُ مَعَ مَنْ أَحَبَّ
Yönetici
Yol, cadde, meslek.

Arapça bir kelimedir; "tereka" fiilinden türemiş bir isimdir. Mecâzi mana yönünden tutulan, gidilen, takip edilen yol, metod; seçilen tarz ve usûl demektir. Çoğulu "turuk"dur. "Tarikat" kelimesi de aynı kökten olup, tarik kelimesinin müennes şeklidir ve aynı manayı ifâde eder. Tasavvuf açısından ise, gerçeğe varma yolu ve kâmil mürşidin izinde takip edilen yol demektir. Tarikat'ın çoğulu tarâik'dir.

Kur'an'da dört yerde tarik, üç yerde tarikât ve iki yerde de tarâik kelimesi geçmektedir. Hemen hemen hepsi aynı manayı ifâde etmektedirler. Tarik kelimesinin bulunduğu iki ayetin meâli şöyledir:

"O inkar edip zulmedenler var ya, onları Allah ne bağışlayacak, ne de bir yola iletecektir. Sadece cehennemin yoluna (iletecek ve) orada ebedi kalacaklardır. Bu da Allah'a çok kolaydır" (en-Nisâ, 4/168 169).

Bu ayetlerde gecen tarik kelimelerinin ilki cennete ve ikincisi de cehenneme götüren yol demektir. Manevi olarak, cennet yolu ve cehennem yolu kastedilmektedir (Muhammed Ali es-Sabûnî, Safvetu't-Tefâsir, İstanbul 1987, 1, 321).

Diğer ayetlerde gecen tarik, tarikât ve tarâik kelimelerinin bu ayetlerdeki manaları da, hemen hemen aynıdır. Mana bakımından aralarında pek fark yoktur.

Hz. Muhammed (s.a.v.)'in bir hadisinde de, tarik kelimesi aynı manada kullanılmıştır. Bu hadisin manası şöyledir:

"Her şeyin bir yolu vardır. Cennetin yolu da ilimdir" (el-Menâvir, Feyzu'l-Kadir Şerhu Camii's-Sağir, Mısır 1938, V, 286, hadis no: 7318).

Nureddin TURGAY
 
Üst