Mustafa Naima Kimdir

ömr-ü diyar

اَلْمَرْءُ مَعَ مَنْ أَحَبَّ
Yönetici

t5pu8.jpg


En ünlü Osmanlı tarihçilerinden olan Naima'nın asıl adı Mustafa'dır. Doğum yeri olan Halep'te öğrenim gördükten sonra 1680'lerin başında İstanbul'a giderek saraya girdi. 1695'te Divan-ı Hümayun kalemine geçince yeteneklerini gösterme olanağı buldu. 1700'de Amcazade Hüseyin Paşa sadrazam olunca Naima'yı vakanüvisliğe (resmi tarih yazıcılığı) getirdi. Önceki tarihçilerden kendisine devredilen notları özenle inceleyip sözlü ve yazılı kaynaklara başvurarak değerlendirdikten sonra, altı ciltten oluşan ünlü yapıtını kaleme aldı. Naima Tarihi adıyla tanınan bu yapıt 1574-1655 arasındaki olayları kapsar. Daha sonra 1655-1703 arasını da yazmaya girişti, ama başka görevler verilmesi, 171 Ede Gelibolu'ya sürülmesi, 1712'de döndükten sonra eski durumunu koruyamaması ve 1714'te vakanüvislik görevinden alınması gibi nedenler yüzünden bunu gerçekleştiremedi. Naima 1715'te defter eminliği göre-viyle atandığı Mora'da Patras'da öldü.

Naima o güne kadarki Osmanlı tarihçilerinde görülen her yılın önemli olaylarını kronolojik olarak sıralama biçimindeki tarih yazımı anlayışına karşı çıkmış, yapıtında olayların nedenleri, sonuçları, birbirleriyle ilişkileri üzerinde durmuştur. Ayrıca olaylarda rol oynayan kişileri de eleştirmekten geri durmadenmıştır. Yapıtının girişinde İbn Haldun'un tarih görüşünü benimsediğini açıklayarak, Osmanlı tarihini bu görüş doğrultusunda yo-rumlamış, İbn Haldun'un beşinci aşama olarak nitelediği çöküşün ancak akıllı, ileri görüşlü, güçlü devlet adamlarının işbaşına gelmesiyle geciktirilebileceğini savunmuştur.

Mustafa Naimâ, kısaca Naimâ (1655, Halep - 1716, Mora), meşhur Türk tarihçisi ve vakanüvisidir.

Genç yaşta İstanbul'a gelerek 1682'de Sarayı Atik baltacılar ocağına girdi. Divan-ı Hümayun katibi oldu. Bu sırada tarih incelemeleri yaptı. 1700 tarihinde, Amcazade Hüseyin Paşa'nın kendisine verdiği, Şarihülmenarzade Ahmet Efendi'nin tarih müsvettelerine dayanarak, 1704 yılında vakanüvis olarak kitabını yazmaya başladı. Edirne vakasından sonra Damat Hasan Paşa ve Damat Ali Paşa'ya yakınlaştı. 1716 yılında, Mora'da defter eminliği yaptığı sırada vefat etti.

"Doğu ve Batının haberlerinin özeti hakkında Hüseyn'in Bahçesi" adlı eserini 1574'te başlatıp, 1651'e kadar getiren Naima, olayların iç yüzünü aydınlatan, genellikle sade fakat nükteli ve değerli ayrıntıları kapsayan bu eseriyle, tarih ve aynı zamanda devrin sosyal hayatını tasvir etmişti. Naima, Osmanlı tarihinin 1591’den 1659’a kadar cereyan eden kısmını içeren çok önemli bir eser bırakmıştır
 
Üst