İnsanların Sonsuz Yaşaması Ebedilik midir?

out of whack

© ◄ Ayarsız..! ►
Forum Administrator
Allah cc ın sıfatlarından birisi de Muhalefetün lil-havadis, yani Allah'ın sonradan yaratılanlara benzememesidir. Ancak insanlar öldükten sonra cennet ve cehenneme gittiklerinde onların orada sonsuz yaşayacakları söylenmektedir. Ayrıca çok cüzi ve sınırlı dahi olsa da insanlarda da akıl mevcut. Bu yönleriyle bir nebze de olsa Allah cc ya benzemiş olmuyorlar mı?

diye bir soru sorulmuş. Bu soru ile ilgili sorularlaislamiyet sitesinde açıklayıcı bir cevap mevcut, buyrun okuyun inşaAllah:
 
Moderatörün son düzenlenenleri:

out of whack

© ◄ Ayarsız..! ►
Forum Administrator
İnsanlar Cennette sonsuz yaşamasıyla ebedilik özelliği kazanmaz mı? Allah'ta akıl varsa sınırlı da olsa insanda da vardır. Bu yönüyle insanlarla benzerliği yok mudur?

1- Allah'ın ebedi olması kendi zatının bir özelliğidir. Cennet, cehennem ve içindekilerin ebedi olması ise Allah'ın ebediyen var etmesiyle devam edecektir.

Mesela güneşin ışığı, ısısı ve renkleri kendindendir. Dünyadaki ısı, ışık ve renkler güneştendir. Güneş bu özelliklerini dünyada devam ettirdiği müddetçe, bu güzellikler var olmaya devam edecektir. Ama bu güzellikler dünyanın kendine ait değildir. Güneşe aittir.

İşte bunun gibi Bizatihi Ebedi olan Allah'tır. Cennet, cehennem ve içindekilerin ebediliği ise Allah'ın ebediyen var etmesi ve devam ettirmesiyle olacaktır. Bu sebeple aralarında bir zıtlık söz konusu değildir. Allah'ın ebediliği zatidir, kendine aittir, insanın ve diğerlerinin ebediliği arizidir. Allah'ın devam ettirmesi ve ebediyen var etmesiyledir.

2- Akıl ile anlaşılamayacak konuları anlamaya, izaha zorlanmak; demagojidir, cehalettir. Bu davranışıyla insan, doğru düşünce kulvarından sapar ve altından kalkamayacağı ve sonuçta kendisinin helâkine sebep olacak ağır bir yükün altına girer. İnsanı aldatan, önemli hususlardan bir tanesi de yaratıcıya ait sıfat ve niteliklerle, yaratılanlara ait özellikleri karşılaştırması ve karıştırmasıdır.

Allah için akıl tabiri kullanılmaz. Allah Alim'dir. Allah'ın sıfatlarından birisi de “Muhalefetün lil-havadis / Allah’ın yaratılanlara benzememesi.”'dir. İnsanda bulunan görme, işitme, ilim gibi özellikler Hâlıkımızın küllî ve ihâtalı sıfatlarına ve şuûnâtına aynadarlıktır/yansımadır.

İnsanlar Allahın sonsuz sıfatlarını anlaması için “vahid-i kıyasî” denilen bazı ölçüler verilmiştir. Bununla hayalî bir zıddın görünümü tasavvur edilerek o zıdsız sıfatlar tanınır. Mesela, âcizliğimizle Allah’ın kudretini; cahilliğimizle Allah’ın ilmini; fena vasfımızla Allah’ın bekasını; muhtaçlık vasfımızla Allah’ın hiç bir şeye muhtaç olmadığını ifade eden Samed sıfatının varlığını anlayabiliriz.

Allah’ın isim ve sıfatları sonsuzdur. Kainat ve mahlukat bu sonsuz isimlere tam manası ile mikyas ve mahal olamazlar. Yani Allah’ın isim ve sıfatlarını, kainattaki tecellileri ile ölçüp biçemeyiz. Sadece bir fikir edinebiliriz. Bu yüzden mahlukattaki bütün tecellilere damla, isim ve sıfatlara ise okyanus tabiri kullanılmıştır. Yani bütün mahlukattaki tecelliler, Allah’ın sonsuz isimlerinin bir damlası, çok perdelerden geçmiş zayıf bir gölgesi mesabesindedir.

Bu konu üzerinde düşünürken, öncelikle, Allah’ın varlığının “vacip”, insan varlığının ise “mümkin” olduğu dikkatten uzak tutulmamalı. İnsan mahlûk olduğu gibi, sıfatları da mahlûktur. İnsan mümkin olduğu gibi, sıfatları da mümkindir. Ve nihayet bir mahlûk olan insanın Hâlık’ına benzemesi düşünülemeyeceği gibi, onun mahlûk sıfatlarının da, meselâ, iradesinin, ilminin, kudretinin de Allah’ın ilim, kudret ve iradesine hiçbir cihetle benzemeyeceği unutulmamalıdır.

Bize takılan sıfatlar, İlâhî sıfatlara birer işaret... Bunlarla o vacip, sonsuz ve mutlak sıfatların varlıklarını bilebiliriz. Ama haritadaki noktalara benzeyen bu sıfatlarımızla, İlâhî kudret arasında hiçbir benzerlik olamayacağını da hatırdan çıkarmayız. Bunlar birer işarettirler, o kadar.

// Sorularla İslamiyet
 
Üst