Peygamberimiz(s.av), "Siz, kıyamet günü kendi isimleriniz ve babalarınızın adları ile (huzurı ilâhîye) çağrılacaksınız Bu sebeple isimlerinizi güzelleştiriniz"
Ilgaz (Türkçe) Düşmana süvari hücumu
Ildız Yıldız - Gündönümünden 10 gün öncesi
Ilgar Çabuk, hızlı - Hücüm, akın - Havanın açık olması - ÖfkeIraz (Türkçe) Kahraman, yiğitItri (Arapça) Koku satıcı
Ilıcak (Türkçe) 1. Sıcak su kaynayan yer.
2. Ilıkça.
3. Yoğurt yapmak için yeni mayalanmış süt.
Ildır Parıltı,parlayış ,alacakaranlıkIşık Cisimleri görmemizi sağlayan fiziksel erke
Işıkhan Işıklı han
Işıltı Işıldarken saçılan ışık
Işın Bir ışık kaynağından çıkan ışık çizgisi
Işıner Işık saçan yiğit
Işıtan Aydınlatan, ışık veren
Işkın Taze dal, sürgün
Işıkalp (Türkçe) Aydın, ileri görüşlü yiğit.Işılar (Türkçe) 1. Parlayan, ışıldayan.
2. Neşeli, canlı, şen. Ilgar (Türkçe) 1. Çok çabuk, hızlı.
2. Hücum, akın.
3. Verilen söz.
4. Havanın parlak, açık olması.
5. Öfke. Ilıcan (Türkçe) Sıcakkanlı kimse.Işıkay (Türkçe) Ay ışığı.Ilgarlı (Türkçe) 1. Çabuk davranan, hızlı.
2. Sözünde duran.
3. Öfkeli. Ira (Türkçe) 1. Öz yapı, karakter.
2. Yüz, çehre, görünüş. Işıkhan (Türkçe) Aydın, ileri görüşlü hükümdar.
Ilgaz (Türkçe) 1. Atın dört nala koşması.
2. Hücum, akın.
Işıkkan (Türkçe) Aydın, ileri görüşlü bir soydan gelen kimse.Işıltan (Türkçe) Sabahın ilk aydınlığı.
Ilgazcan (Türkçe) Akıncı, savaşçı kimse.Irmak (Türkçe) Çoğunlukla denize dökülen, genişliği ve taşıdığı su niceliği bakımından en büyük akarsu, nehir.
Işıktaş (Türkçe) Aydın, ileri görüşlü kimse.Işıman (Türkçe) Parlak, aydınlık yüzlü kimse.Ilgazer (Türkçe) Akıncı, savaşçı kimse.
Işıkal (Türkçe) "Aydınlan" anlamında kullanılan bir ad.
Işılak (Türkçe) 1. Parlak.
2. Göz.
3. Temiz.
4. Geniş yapraklarının bir yüzü parlak olan bir tür ot.
Işınbay (Türkçe) Ay gibi parlak yüzlü kimse.Işınhan (Türkçe) Yüzü ay gibi parlak hükümdar.
Işınkan (Türkçe) Yüzü ay gibi parlak bir soydan gelen kimse.Işıtan (Türkçe) Aydınlatan, ışık saçan.
Ilgaz (Türkçe) Düşmana süvari hücumu
Ildız Yıldız - Gündönümünden 10 gün öncesi
Ilgar Çabuk, hızlı - Hücüm, akın - Havanın açık olması - ÖfkeIraz (Türkçe) Kahraman, yiğitItri (Arapça) Koku satıcı
Ilıcak (Türkçe) 1. Sıcak su kaynayan yer.
2. Ilıkça.
3. Yoğurt yapmak için yeni mayalanmış süt.
Ildır Parıltı,parlayış ,alacakaranlıkIşık Cisimleri görmemizi sağlayan fiziksel erke
Işıkhan Işıklı han
Işıltı Işıldarken saçılan ışık
Işın Bir ışık kaynağından çıkan ışık çizgisi
Işıner Işık saçan yiğit
Işıtan Aydınlatan, ışık veren
Işkın Taze dal, sürgün
Işıkalp (Türkçe) Aydın, ileri görüşlü yiğit.Işılar (Türkçe) 1. Parlayan, ışıldayan.
2. Neşeli, canlı, şen. Ilgar (Türkçe) 1. Çok çabuk, hızlı.
2. Hücum, akın.
3. Verilen söz.
4. Havanın parlak, açık olması.
5. Öfke. Ilıcan (Türkçe) Sıcakkanlı kimse.Işıkay (Türkçe) Ay ışığı.Ilgarlı (Türkçe) 1. Çabuk davranan, hızlı.
2. Sözünde duran.
3. Öfkeli. Ira (Türkçe) 1. Öz yapı, karakter.
2. Yüz, çehre, görünüş. Işıkhan (Türkçe) Aydın, ileri görüşlü hükümdar.
Ilgaz (Türkçe) 1. Atın dört nala koşması.
2. Hücum, akın.
Işıkkan (Türkçe) Aydın, ileri görüşlü bir soydan gelen kimse.Işıltan (Türkçe) Sabahın ilk aydınlığı.
Ilgazcan (Türkçe) Akıncı, savaşçı kimse.Irmak (Türkçe) Çoğunlukla denize dökülen, genişliği ve taşıdığı su niceliği bakımından en büyük akarsu, nehir.
Işıktaş (Türkçe) Aydın, ileri görüşlü kimse.Işıman (Türkçe) Parlak, aydınlık yüzlü kimse.Ilgazer (Türkçe) Akıncı, savaşçı kimse.
Işıkal (Türkçe) "Aydınlan" anlamında kullanılan bir ad.
Işılak (Türkçe) 1. Parlak.
2. Göz.
3. Temiz.
4. Geniş yapraklarının bir yüzü parlak olan bir tür ot.
Işınbay (Türkçe) Ay gibi parlak yüzlü kimse.Işınhan (Türkçe) Yüzü ay gibi parlak hükümdar.
Işınkan (Türkçe) Yüzü ay gibi parlak bir soydan gelen kimse.Işıtan (Türkçe) Aydınlatan, ışık saçan.