Hükümdâr Ne Demektir?

ma'vera

Emektar
Özel Üye
Hükümdâr:
f. Padişah, hüküm sâhibi. En yüksek reis. İmparator.

(Müslümanlık Tecessüd ve Teslis Akîdesini Reddeder
İngiltere'nin en meşhur ve en büyük müverrihlerinden Edward Gibbon (Edvor Gibon) "Roma İmparatorluğunun İnhitat ve Sukûtu" adlı eserinde şöyle diyor:

Ganj Nehri ile Bahr-i Muhît-i Atlasî (Atlas Okyanusu) arasındaki memleketler, Kur'ân'ı bir kânun-u esâsî ve teşriî hayatın rûhu olarak tanımışlardır. Kur'ân'ın nazarında, satvetli bir hükümdarla, zavallı bir fakir arasında fark yoktur. Kur'ân, bu gibi esaslar üzerinde öyle bir teşrî vücuda getirmiştir ki, dünyada bir nazîri yoktur. Müslümanlığın esâsâtı, teslisiyet ve Allah'ın tecessüdiyetini ve vahdet-i vücud akîdesini reddetmektedir. Bu mutasavıfâne akîdeler üç kuvvetli ulûhiyetin mevcudiyetini ve Mesih'in Allah'ın oğlu (hâşâ!)olduğunu öğretmektedir. Fakat bu akîdeler, ancak mutaassıp Hıristiyanları tatmin edebilir. Halbuki, Kur'ân, bu gibi karışıklıklardan, iphamlardan âzâdedir. Kur'ân, Allah'ın birliğine en kuvvetli delildir. Feylesofâne bir dimâğa mâlik olan bir muvaahhid, İslâmiyetin nokta-i nazarını kabul etmekte hiç tereddüt etmez. Müslümanlık, belki bugünkü inkişâf-ı fikrimizin seviyesinden daha yüksek bir dindir.

EDWARD GIBBON
İ.İ)


Hükümdarâne:
Hükümdar gibi, hükümdara yakışır bir surette.


K:Yeni Lûgat
 
Üst