Haremlik-Selamlık Ölçüsün Yaşantımıza Ne Kadar Yansıtabiliyoruz?

sultan_mehmet

© ◄ كُن فَيَكُونُ ►
Yönetici
Forum Administrator
İslam prensiplerine göre haremlik-selamlık ölçüsü bellidir. Herkes bunu bilir ve kabul eder. Peki yaşantımıza ne ölçüde yansıtıyoruz?

Bazı ortamlarda haremlik-selamlık emrini yerine getirmek çok kolaydır. Herkes bu emri uyguladığı için birbirlerine hor bir gözle de bakmazlar. Ayrı oturur bayan ve baylar kapı ardından bir hoşgeldin ve selamlama dışında muhattab olmazlar.

Ama gördüğüm bazı ortamlar da var ki haremlik ve selamlığı kendi ölçülerine göre farklı bir boyuta taşımışlardır. Baylar ve bayanlar belli bir mesafeyle birbirleriyle oturur, sohbet eder ve bunu sakıncalı bulmazlar. Sizcesi bizcesi olmasa da toplumun genelinde bu emir ne derece ciddiye alınmakta, ne ölçüde uygulanmakta ve aslında nasıl olmalı?

Bu konunun abartılısı, abartısızı olur mu?
 

sultan_mehmet

© ◄ كُن فَيَكُونُ ►
Yönetici
Forum Administrator
Resul-i Ekrem -sallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif'lerinde şöyle buyuruyor:

"Gözlerin zinası harama bakmaktır." (Buhari)

Göz kalbin anahtarı, bakış fitne ve fesadın elçisi, zinanın davetçisidir. Göz görmeyince gönül istemez derler. Çünkü zinaya sebep göz ile görmektir. Çirkinliklere ve yasaklara bakmak kalp aynasını lekelendirir. Bu lekelerin çoğalması kalbi karartır. Şehveti tahrik ederek azgınlığa sebep olur. Düşünceyi bozar. İnsan böylece şeytanın menziline girmiş olur.

"Helal olmayan şeylere bakmak, şeytanın zehirli oklarından bir oktur."


Tesettür ayetlerinin gelişinden bir müddet sonra idi. Peygamber -sallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz hane-i saadetlerinde Ümmü Seleme -radiyallahu anha- ve Meymune -radiyallahu anha- Validelerimizle bulundukları bir sırada iki gözü görmeyen Ümm-ü Mektum'un oğlu Abdullah -radiyallahu anh- çıkageldi. Resulullah -sallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz "Ondan örtününüz!" diye emretti. Onlar 'Ya Resulullah! Bu zat ama değil midir? O bizi tanıyamaz ve göremez ki, ondan neden sakınalım?' dediler. Bunun üzerine Peygamber -sallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz:

"Siz de mi amasınız, onu görmüyor musunuz?" buyurdu. (Tirmizi)

Resulullah şöyle buyurmuştur:

"Yabancı kadının yüzüne bakmak, şeytanın oklarından bir oktur. Bir kimse, gözünü harama bakmaktan men ederse, Allahü teâlâ onu ibadet ile rzıklandırır. ıbadetin lezzetini bulur."

"Bir kimse, dünyada yasak edilen bir şeyi terkederse, Allahü teâlâ ona hayır verir."

"Ey ümmetim! Harama bakmaktan çekinin. Haram kalbe şehvet getirir."
 
Üst