GECE
Tecrübeli
GÖZLERİM DÜŞÜYOR ARDINA
Beyhude!
Sarsan da artık kanayan yanlarımı,avuçlarımı her sıkışımda parmaklarımda hissettigim sızıyı artık sen biliyorum.Ey sarhoşu olduğum en nadide bakış.Hayatımın kıyısında seni beklerken kim bilir hangi dalgalar bir girdaba sürükleyecek beni.Yine sen dolacak gözlerim,hiç olmama ümitsizliğiyle bile bile ardına düşecek.
Seni beklemek de güzel!
Tüm seslerin içinde dinlediğim yalnız senin suskunluğunken simdi tüm seslerden uzak yine seni dinliyorum, senden de uzak.Sen hangi yollardan geldin de sesin dokundu sesime,bir bakışınla düştü gözlerim ve sonra ırağıma düştün.Bilemiyorum…
Sen gönlüme ne de hoşsun ey yar!
Senli bir ses çınlıyor kulaklarımda.Tüm seslerden uzak duyduğum sen oluyorsun.Boş caddelere yaslıyorum sırtımı ,ayaklarım boş kaldırım taşlarına dokunurken sen atıyorum adımlarımı.San(y)ki sana geliyorum. Omuzlarıma dökülen kar taneleri yüzüme de dokunuyor.Çığlıklarım oluyorsun önce sonra gözlerim de iki damla yaşla yere düşüyorsun,yüzüme dokunan karla birlikte.
Hüznüme yoldaş olan yar!
Yazmak seni mısralara, gözlerini şiir gibi okumak.Boş duvarları ıslatırken hasret damlalarım,senli bir mutluluk beliriyor çehremde..Hiç yaşamayacağım bir düş oluyorsun…Gözlerim son kez düşüyor ardına…
Bir/iki- ikibin-dokuz
ŞUBAT
Saat 18:00
Ayşegül AKYÜZ
Beyhude!
Sarsan da artık kanayan yanlarımı,avuçlarımı her sıkışımda parmaklarımda hissettigim sızıyı artık sen biliyorum.Ey sarhoşu olduğum en nadide bakış.Hayatımın kıyısında seni beklerken kim bilir hangi dalgalar bir girdaba sürükleyecek beni.Yine sen dolacak gözlerim,hiç olmama ümitsizliğiyle bile bile ardına düşecek.
Seni beklemek de güzel!
Tüm seslerin içinde dinlediğim yalnız senin suskunluğunken simdi tüm seslerden uzak yine seni dinliyorum, senden de uzak.Sen hangi yollardan geldin de sesin dokundu sesime,bir bakışınla düştü gözlerim ve sonra ırağıma düştün.Bilemiyorum…
Sen gönlüme ne de hoşsun ey yar!
Senli bir ses çınlıyor kulaklarımda.Tüm seslerden uzak duyduğum sen oluyorsun.Boş caddelere yaslıyorum sırtımı ,ayaklarım boş kaldırım taşlarına dokunurken sen atıyorum adımlarımı.San(y)ki sana geliyorum. Omuzlarıma dökülen kar taneleri yüzüme de dokunuyor.Çığlıklarım oluyorsun önce sonra gözlerim de iki damla yaşla yere düşüyorsun,yüzüme dokunan karla birlikte.
Hüznüme yoldaş olan yar!
Yazmak seni mısralara, gözlerini şiir gibi okumak.Boş duvarları ıslatırken hasret damlalarım,senli bir mutluluk beliriyor çehremde..Hiç yaşamayacağım bir düş oluyorsun…Gözlerim son kez düşüyor ardına…
Bir/iki- ikibin-dokuz
ŞUBAT
Saat 18:00
Ayşegül AKYÜZ