DARVİNCİLERİN ÇÜRÜYEN İDDİALARI
Darvinciler İnsanın hayvanlardan geliştiğini ileri sürerken iki delil ortaya koyuyorlardı.
Birincisi insanın vücudunda hayvanlardan kalma apantisit gibi lüzumsuz organların buluduğuydu.
Halbuki,bu lüzumsuz dedikleri kör bağırsağın alt karnın organlarının bademciğiydi.
Bağırsakta bulunan faydalı mikropların dengesini ayarladığı bugün tıbbi olarak ispatlanmıştır.
Zaten insan vücudunda faydasız bir Organ kesinlikle yoktur. İnsanların maymundan geldiğini inandırmak için senelerce kemik aramışlar milyarlarca sene evveline ait nüfus kağıdı düzenlemişlerdi.
1912 yılında British muzeum da bir kuru kafa teşhir edilmiş altındaki nüfuz kağıdına da 500 yıl öncesi yaşıyan insanla maymun arası bir canlı yazılmıştı.
Pithdowin man adıyla da bilim tarihine geçmişti.
Ve senelerce hakkında konferanslar verilmişti Fakat 1952 yılında, bu kuru kafa çevresinde oluşturulan suni düşünceler sabun kabuğu gibi bir anda dağılıverdi.
Kafatsının radyoaktif karbon ve flor analizler yapıldığında, ortaya çıkan sonuç tam bir skandaldı Kafatasının üst kısmı 100 yıl önce yaşamış bir insana, alt çenenin ise, 110 yıl önce ölen bir maymuna aitti.
Bir kere insanın maymunla bağdaştırmanın fiziki açıdan imkanı yoktur.
Çünkü maymunun beyni 100, 130 gram ağırlığında, İnsanın ise 1000, 1300 gram ağırlığındadır.
Bu sonuç darvincilerin iflasıdır. KİRLİAN FOTOĞRAFLARI Semyon davidoviç kirlian isimli bir Sovyet araştırmacısı tarafından geliştirilen bir fotoğraf makinesi ile çekildiği için kirlian fotoğrafları denilen bu değişik fotoğraflar yepyeni bir gerçeği gündeme getiriyordu.
O da şuydu, İnsanda fizik bedenin dışında birde enerjik beden vardı. Mesela ağaçtan kopan bir yaprağı hemen yüksek bir frekans altına sokulduğunda kirlian metoduyla çekilmiş fotoğraflarında alev çıktığı görülüyordu.
Yaprağın kenaraları boyunca çıkan alev yeşilimsi mavi. Damarlarından çıkan ise, sarı renkliydi.
Bir insan parmağının aynı şekilde çekilen fotoğrafı ise, detaylı bir topağrafya haritası görünümündeydi. Işıklı çizgiler noktalar içinden alev püsküren kraterler parmak içten ışıklandırılmıştı.
Sanki sovyet bilim adamının kirlian yüksek frekans mikroskobu denilebilecek özel cıhazı ile insan vücudu ve diğer canlıların çevrelerinde tespit ettiği bu parlamaların fiziki beden dışında, birde enerjik bedenin var olduğunun deilileri olduğunu ileri sürüyordu.
Çünkü bir bacağı veya bir kolu kesik bir insanın kirlian metoduyla fotoğrafı çekildiğinde, enerjik bedenin normal olarak devam ettiği, kesik bacağın veya kolun yerinde olduğu görülüyordu.
Aynı şekilde bir yaprağın üçte birlik bir bölümü kesilerek fotoğrafı çakiliyor ve fotoğrafta kesilmemiş gibi görünüyor.
Bilim adamları fotoğraflarla ispat edilen fizik bedenimizin içinde hareket eden bu gözle görünmez enerjik bedenin ne olduğunu henüz anlamadılar.
Şimdi bilinen kesin bir şey var. Oda vücudun ölmesi halinde, enerjik beden de kayboluyor.
Üçte biri kesilmiş bir yaprağın enerji bedeni mevcut olduğu halde yaprağın yarısı kesildiğinde, enerji görüntünün yok olduğu görülüyordu.
Bu enerjik veya manyetik beden Ruh gibi birşey miydi acaba ?
Her şeyin hakikatını öğrenmek isteyen alimler neden araştırmıyorlar acaba?
Alıntıdır.
Darvinciler İnsanın hayvanlardan geliştiğini ileri sürerken iki delil ortaya koyuyorlardı.
Birincisi insanın vücudunda hayvanlardan kalma apantisit gibi lüzumsuz organların buluduğuydu.
Halbuki,bu lüzumsuz dedikleri kör bağırsağın alt karnın organlarının bademciğiydi.
Bağırsakta bulunan faydalı mikropların dengesini ayarladığı bugün tıbbi olarak ispatlanmıştır.
Zaten insan vücudunda faydasız bir Organ kesinlikle yoktur. İnsanların maymundan geldiğini inandırmak için senelerce kemik aramışlar milyarlarca sene evveline ait nüfus kağıdı düzenlemişlerdi.
1912 yılında British muzeum da bir kuru kafa teşhir edilmiş altındaki nüfuz kağıdına da 500 yıl öncesi yaşıyan insanla maymun arası bir canlı yazılmıştı.
Pithdowin man adıyla da bilim tarihine geçmişti.
Ve senelerce hakkında konferanslar verilmişti Fakat 1952 yılında, bu kuru kafa çevresinde oluşturulan suni düşünceler sabun kabuğu gibi bir anda dağılıverdi.
Kafatsının radyoaktif karbon ve flor analizler yapıldığında, ortaya çıkan sonuç tam bir skandaldı Kafatasının üst kısmı 100 yıl önce yaşamış bir insana, alt çenenin ise, 110 yıl önce ölen bir maymuna aitti.
Bir kere insanın maymunla bağdaştırmanın fiziki açıdan imkanı yoktur.
Çünkü maymunun beyni 100, 130 gram ağırlığında, İnsanın ise 1000, 1300 gram ağırlığındadır.
Bu sonuç darvincilerin iflasıdır. KİRLİAN FOTOĞRAFLARI Semyon davidoviç kirlian isimli bir Sovyet araştırmacısı tarafından geliştirilen bir fotoğraf makinesi ile çekildiği için kirlian fotoğrafları denilen bu değişik fotoğraflar yepyeni bir gerçeği gündeme getiriyordu.
O da şuydu, İnsanda fizik bedenin dışında birde enerjik beden vardı. Mesela ağaçtan kopan bir yaprağı hemen yüksek bir frekans altına sokulduğunda kirlian metoduyla çekilmiş fotoğraflarında alev çıktığı görülüyordu.
Yaprağın kenaraları boyunca çıkan alev yeşilimsi mavi. Damarlarından çıkan ise, sarı renkliydi.
Bir insan parmağının aynı şekilde çekilen fotoğrafı ise, detaylı bir topağrafya haritası görünümündeydi. Işıklı çizgiler noktalar içinden alev püsküren kraterler parmak içten ışıklandırılmıştı.
Sanki sovyet bilim adamının kirlian yüksek frekans mikroskobu denilebilecek özel cıhazı ile insan vücudu ve diğer canlıların çevrelerinde tespit ettiği bu parlamaların fiziki beden dışında, birde enerjik bedenin var olduğunun deilileri olduğunu ileri sürüyordu.
Çünkü bir bacağı veya bir kolu kesik bir insanın kirlian metoduyla fotoğrafı çekildiğinde, enerjik bedenin normal olarak devam ettiği, kesik bacağın veya kolun yerinde olduğu görülüyordu.
Aynı şekilde bir yaprağın üçte birlik bir bölümü kesilerek fotoğrafı çakiliyor ve fotoğrafta kesilmemiş gibi görünüyor.
Bilim adamları fotoğraflarla ispat edilen fizik bedenimizin içinde hareket eden bu gözle görünmez enerjik bedenin ne olduğunu henüz anlamadılar.
Şimdi bilinen kesin bir şey var. Oda vücudun ölmesi halinde, enerjik beden de kayboluyor.
Üçte biri kesilmiş bir yaprağın enerji bedeni mevcut olduğu halde yaprağın yarısı kesildiğinde, enerji görüntünün yok olduğu görülüyordu.
Bu enerjik veya manyetik beden Ruh gibi birşey miydi acaba ?
Her şeyin hakikatını öğrenmek isteyen alimler neden araştırmıyorlar acaba?
Alıntıdır.