Cüz:
Kısım, parça. Bir şeyin bir parçası.
* Kitab forması.
* Küllün mukabili.
* Kur'ân-ı Kerim'in otuzda bir parçası.
* Kanaat. İktifâ eylemek.
* Düğümü sağlam yapmak. Bir şeyi pekiştirip muhkem kılmak.
* Kız evlâdı.
Cüz-i asgar:
En küçük cüz. En ufak parça.
Cüz-ü ferd:
Bir varlıktan veya bir vücuddan bir parça.
* Atom. (Bak: Cüz-i lâyetecezzâ)
Cüz-i ihtiyar:
Dilediği gibi hareket edebilme. Yani: Herhangi bir şeyi yapmak veya yapmamak hususunda bir tarafı tercih etmek iktidar ve serbestliği. Bu serbestlik ile, Cenab-ı Hak insanları, iyiliği veya kötülüğü istemek cihetinde imtihan eder.
(Halbuki; o cüz-i ihtiyarî denilen silâh-ı insanî hem âciz hem kısadır. Hem ayarı noksandır. İcad edemez. Kesbden başka hiçbir şey elinden gelmez. Îman o cüz-i ihtiyarîyi, Allah namına istimal ettirip herşeye karşı kâfi getirir. Bir askerin cüz'î kuvvetini devlet hesabına istimal ettiği vakit, binler kuvvetinden fazla işler görmesi gibi. S.)
Cüz-i irâde:
İradeden bir cüz. Allah tarafından insana verilen irade. (Bak: İrâde)
Cüz-i lâyetecezzâ:
Bir daha bölünmeyen en küçük parça. En küçük cisim parçası. Tecezzisi kabil olmayan. Atom. Yani parçalansa, maddîlikten çıkıp kanun-u İlâhî ile bir nevi kuvvete inkılâb eder.
Cüz-ü tamm:
Bütün. Bir şeyin, temel vasıflarının tamamını toplayan parçası. Parçalandığı vakit ana vasfını ve asliyetini kaybeden şey.
K:Yeni Lûgat
Kısım, parça. Bir şeyin bir parçası.
* Kitab forması.
* Küllün mukabili.
* Kur'ân-ı Kerim'in otuzda bir parçası.
* Kanaat. İktifâ eylemek.
* Düğümü sağlam yapmak. Bir şeyi pekiştirip muhkem kılmak.
* Kız evlâdı.
Cüz-i asgar:
En küçük cüz. En ufak parça.
Cüz-ü ferd:
Bir varlıktan veya bir vücuddan bir parça.
* Atom. (Bak: Cüz-i lâyetecezzâ)
Cüz-i ihtiyar:
Dilediği gibi hareket edebilme. Yani: Herhangi bir şeyi yapmak veya yapmamak hususunda bir tarafı tercih etmek iktidar ve serbestliği. Bu serbestlik ile, Cenab-ı Hak insanları, iyiliği veya kötülüğü istemek cihetinde imtihan eder.
(Halbuki; o cüz-i ihtiyarî denilen silâh-ı insanî hem âciz hem kısadır. Hem ayarı noksandır. İcad edemez. Kesbden başka hiçbir şey elinden gelmez. Îman o cüz-i ihtiyarîyi, Allah namına istimal ettirip herşeye karşı kâfi getirir. Bir askerin cüz'î kuvvetini devlet hesabına istimal ettiği vakit, binler kuvvetinden fazla işler görmesi gibi. S.)
Cüz-i irâde:
İradeden bir cüz. Allah tarafından insana verilen irade. (Bak: İrâde)
Cüz-i lâyetecezzâ:
Bir daha bölünmeyen en küçük parça. En küçük cisim parçası. Tecezzisi kabil olmayan. Atom. Yani parçalansa, maddîlikten çıkıp kanun-u İlâhî ile bir nevi kuvvete inkılâb eder.
Cüz-ü tamm:
Bütün. Bir şeyin, temel vasıflarının tamamını toplayan parçası. Parçalandığı vakit ana vasfını ve asliyetini kaybeden şey.
K:Yeni Lûgat