Allah'ın Sonsuz Gücü

asya_kurt

◄ كُن فَيَكُونُ ►
Özel Üye
ALLAH’IN SONSUZ GÜCÜ

“Gökleri ve yeri (bir örnek edinmeksizin) yaratandır. O, bir işin olmasına karar verirse, ona yalnızca "Ol" der, o da hemen oluverir.” (Bakara Suresi, 117)

Bu ayette Allah'ın “Bedi” (örnek edinmeksizin yaratan) olduğu ve Yaratışının üstünlüğü bildirilmektedir. Allah evreni, içinde yaşadığımız Dünya’yı, göklerde ve yerde gördüğümüz her detayı kusursuzca Yaratan'dır. Allah sonsuz kuvvet ve kudret sahibidir. Ayette de bildirildiği gibi Rabbimiz bir şeyin ya da bir işin olmasını istediği zaman ona yalnızca 'Ol' der, o da hemen oluverir. (Bakara Suresi, 117) Şüphesiz bu, Allah'ın gücünün, kainat üzerindeki hakimiyetinin apaçık bir tecellisidir.

Allah, insanların Kendi büyüklüğünü kavrayabilmeleri için evrendeki düzeni, sayısız detaylarla birlikte yaratmıştır. Kuran'da Allah'ın var ettiği bu düzenin mükemmelliği bildirilirken, "...sizin gerçekten Allah'ın her şeye güç yetirdiğini ve gerçekten Allah'ın ilmiyle her şeyi kuşattığını bilmeniz öğrenmeniz için" (Talak Suresi, 12) şeklinde buyrulmaktadır. Evrendeki kusursuz düzen öyle mükemmelliklerle doludur ki, Allah bunları Kendi büyüklüğünü ve üstün gücünü düşünmemiz için yaratmıştır.

İnsanlar yeryüzünde birtakım sebep-sonuç ilişkilerine bağımlı olarak yaşarlar. örneğin dünya yüzeyinde sabit durabilmeleri için yer çekimine, gemilerini suda yüzdürebilmeleri için suyun kaldırma kuvvetine ve daha sayısız kanuna bağımlıdırlar. Oysa Allah bütün bunlardan münezzeh olandır. Çünkü tüm sebepleri ve bunlardan doğan tüm sonuçları yaratan O'dur. Allah, herşeyi belirli kanunlar, sebep-sonuç ilişkileri içinde yaratmakta ve bu şekilde insanları denemekte, kimin gerçekten Kendisi’ne kulluk edeceğini kimin de başka ilahlar edinerek inkar edeceğini (Yüce Allah'ı tenzih ederiz) belirlemektedir:

Ancak belirtmek gerekir ki hiç şüphesiz Allah’ın yaratmak için sebeplere ihtiyacı yoktur. Ayette de haber verildiği üzere Allah 'Ol' dedikten sonra gerçekleşmeyecek hiçbir olay yoktur.


2_clip_image001_0000.gif



Onlar, Allah'ın kadrini hakkıyla takdir edemediler. Şüphesiz Allah, güç sahibidir, Azizdir. (Hac Suresi, 74)

Allah sonsuz kudretini ve ilmini mevcut olan her varlıkta gösterir. İnsan vücudunun her detayındaki mükemmellikte, çiçeklerin görünümlerindeki, renk ve kokularındaki güzellikte, gökyüzünün ve kainatın ihtişamında, gezegenlerin yörünge düzeninde, denizlerin derinliklerindeki balıklarda ve aklınıza gelecek herşeyde açıkça görülen düzen ve mükemmellik, Allah'ın varlığının ve sonsuz gücünün çok açık delillerindendir. İnanmayanların bir kısmı ise, Allah'ın varlığını ve kudretinin sonsuzluğunu fark etmelerine rağmen, kibirlerinden dolayı inkar ederler. Allah'ın büyüklüğünü gerektiği gibi tanıyıp takdir etmeye yanaşmazlar.

Akıl sahibi olmadıkları için Allah'ın varlığının ve büyüklüğünün, tüm varlıklarda görülen açık delillerini göremezler.

Bu delilleri ancak, çevrelerindeki varlıkların amacı ve işaret ettikleri üzerinde düşünen, muhakeme yeteneği açık, aklını ve vicdanını kullanabilen insanlar görebilmektedirler. Bunlar da iman edenlerdir. Müminlerin en önemli özelliklerinden biri, derin düşünebilmeleridir. Samimi bir yaklaşımla, hür bir akılla ve yüzeysel olmayan bir şekilde düşünebilme özelliğine sahip olan müminler, bu sayede, Allah'ın yaratışındaki sanatını ve gücünü görerek, O'nun büyüklüğünü ve kudretini takdir ederler. Bunu kavrayan insan, baktığı her şeyde Allah'ın varlığının delillerini görür, O'nun kudretinin izlerini seyreder. İnsanların çoğu bu gerçekleri hiç düşünmeden, tamamen boş bir akılla yaşarken, mümin sürekli olarak Allah'ı tefekkür eder. Bir ayette örnek Müslüman tavrı şöyle anlatılmaktadır:

Onlar, ayakta iken, otururken, yan yatarken Allah'ı zikrederler ve göklerin ve yerin yaratılışı konusunda düşünürler. (Ve derler ki:"Rabbimiz, Sen bunu boşuna yaratmadın. Sen pek Yücesin, bizi ateşin azabından koru." (Al-i İmran Suresi, 191)


2_clip_image002.gif



Örümcek Evi Örneği

Allah'ın sonsuz gücünü takdir edemeyerek, Allah'tan başka yardımcı ve dost edinenleri ahiret günü Allah Katında dönüşü olmayan bir azap beklemektedir. Bu gerçeği unutarak ya da gözardı ederek hayatlarını sürdüren insanların durumu ise, Ankebut Suresi'nde şöyle bir benzetmeyle bildirilmiştir:

Allah'ın dışında başka veliler edinenlerin örneği, kendine ev edinen örümcek örneğine benzer. Gerçek şu ki, evlerin en dayanıksız olanı örümcek evidir; bir bilselerdi. (Ankebut Suresi, 41)

Allah'ın dışında dost edinenlerin kendilerini koruyup savunacağını düşündükleri dostları Kuran'da örümceğin evine benzetilmiştir. Canlılar yuvalarını; sıcaktan, soğuktan, düşmanlardan ve her türlü zarardan korunmak için inşa ederler. Oysa örümcek evini; avlanmak, ağına takılanlara zarar vermek için inşa eder. Bu açıdan bir dostluk söz konusu olmayacağı gibi, örümceğin kendisi için ördüğü ağ da bir barınak olarak oldukça dayanıksızdır. örümcek ipeği kendi başına çelikten daha dayanıklı bir malzeme olsa da örümcek ağı dışarıdan küçük bir müdahale ile bozulur. Bu yüzden evlerin en dayanıksızı, örümceğin edindiği evdir. Tıpkı bunun gibi, kendilerinden dostluk ve yardım görüleceği zannedilerek, Allah'tan başkasıyla kurulan dostluklar ve bağlar da, ahiret günü parçalanıp bozulacaktır. Tek mutlak veli ve yardımcı alemlerin Rabbi olan Yüce Allah'tır.​

(alıntı)
 
Üst