Teknolojinin zararları ile sanayinin zararları birbirlerine karıştırılıyor. Teknoloji diyince kimsenin aklına fabrika bacaları, asit yağmurları, nüfus artışı, konutların ısıtılmasında kullanılan yakıt gelmez. Teknoloji denen şey bilgisayar, televizyon, cep telefonları, tablet bilgisayarlar, laptoplar, mp3 çalarlar, uydular, radarlar, fotoğraf makineleri, internet ne bileyim böyle şeylerdir. Şimdi cep telefonu ya da ne bilgisayar üreten bir fabrikanın nasıl bir atığı olabilir ki doğaya zarar versin? Tabi teknolojik aletlerin sağlık ve sosyal açısından zararları vardır ama zarardan çok o kadar yararları vardır ki kimse de durup dururken efendim bu teknolojik aletleri kullanmam diyemez. Artık bunları kullanmak lüksten çok bir ihtiyaca dönüştü. Ama sadece sanayi, teknoloji doğaya zarar veriyor demek de bana göre yanlış. Yanlış tarım politikaları da doğaya ve doğada yaşayan canlılara zarar verir. Yanlış sulama teknikleri, ormanların tarla açmak için katledilmesi, sulama kaynaklarının yanlış kullanımı vs. Sonuçta bu tür şeylerin zararı, sanayi ya da teknolojinin üzerine atılmasıyla değil insanların bilinçlendirilmesiyle düzeltilir. Nüfüs artışı teknoloji veya sanayi ile alakalı değil ki. Avrupda'da 16. yy. da röformdan sonra ilk kez insan vücudu açıldı ve insan anatomisi incelendi. Hastalıklara neden olan mikroplar, bakteriler, virüsler bulundu ve bunlar için tedavi yöntemleri bulundu, ilaçlar geliştirildi. Bir zamanlar salgın olarak yayılıp milyonlarca insanın ölmesine neden olan hastalıklar şimdi tarihin tozlu sayfalarında. Ki 16. 17. yy. da teknoloji o kadar da ahım şahım birşey değildi. Şimdi nüfus artışı da bunun doğal sonucu. Şimdi kimse yine nüfus artışı zarar diye bu hastalıkların tekrar gelsin demez herhalde :D Tabiki nüfüs artışına paralel olarak da üretim artacak, fabrikalar kurulacak, çok katlı binalar oluşturulacak, taşıt sayısı artacak, üretim tüketim dengesi kurulacak, birileri para kazanacak birileri de ezilecek, dünya da bunun zararını görecek. Olayın farkında olmayan arkadaşlar için bir hatırlatma yapayım. Kapitalist bir dünyada yaşıyoruz. Karl marx zaten kapitalist bir dünya ileride böyle olacak demişti. İnsanlık bile bile bu durumun içine girdi. Çünkü parayı seviyoruz, para kazanmak için herşeyi yapıyoruz, yeni ticari yöntemler geliştiriyoruz, daha fazla para için diğer insanları tüketime alıştırıyoruz. Daha fazla daha fazla kazanmak için doğaya ve insanlığa ne zarar vereceğini düşünmeden daha büyük işlere bulaşıyoruz. Kendi içimizde üreten, tüketen, yiyen, ezilen adaletsiz sınıflar yaratıyoruz. Neyse konudan fazla uzaklaşdım :D ama teknoloji zararı sanayi zararı diye genel olarak geçilen hava kirliliği, asit yağmurları, deniz canlıları, çöpler diye bahsedilen sorunların asıl kaynağı bu. İlk başta insanlar bilinçdirilmeli dedim ama bu da bir yere kadar. Sonuçta herşeye karar veren dünyada para babaları, sermaye güçleri ve bunların denetiminde devlet güçleri var. O kadar baskıya rağmen dünyayı en fazla kirleten ABD hala Kyoto'yu imzalamadı. Türkiye'de o kadar eylem yapılmasına rağmen devlet hala havayı en fazla kirleten ve risk açısından son derece tehlikeli olan nükleer santral kurmaktan vazgeçmiyor. Eylem yapanlar hakkında da hapis istemiyle suç duyurusunda bunuluyor. Şimdi efendim teknolojinin zararları falan diye sanal alemde sağda solda ahkam kesenler, bu tür şeylerde hiç ses soluğu çıkmıyor. Ülke olarak da bu tür şeyleri izliyoruz sadece. Yabancı sermaye ülkemize geldi ama fabrika kuralıp iş sahası yaratalım üretelim falan öyle gelmedi. Türkiye'yi sadece pazar olarak görülüyorlar. Kendi ülkelerinde ürettiklerini bizlere satıyorlar. Toplum olarak üretmeyen, düşünmeyen, tartışmayan, asosyal bir yaşantı formuna girip tamamem tüketen bir toplum olduk. Evet dış sermayenin ülke pazarına girmesiyle devletin eline sıcak paralar geçti borcunu kapattı kendini toparladı ama halk olarak yozlaştık, borçlandık, asgari ücretle kendimizi geçindirmeyi, hergün onlarca kadının kocası tarafından öldürülmesini ve devletin buna sessiz kalmasını, parası olanın askerlik yapmayıp fakir fukara çocukların şehit olduğu, istanbul'da kalan son ormanların inşaat firmalarına peşkeş çekilmesini vs. herşeyi kabullendik. Neyse konudan yine çok uzaklaştım ama yani böyle şeyler olurken ilkokul münazarası gibi teknolojinin zararları diye olayın yüzde birlik kısmının anlatılması bana saçma geliyor.