Komşu Hakları

ömr-ü diyar

اَلْمَرْءُ مَعَ مَنْ أَحَبَّ
Yönetici
Cibril (as) bana komşu hakkını o derece vasiyet etti ki, komşuyu komşuya varis kılacak zannettim.

2. Allah’a ve ahiret gününe iman eden komşusuna iyilik etsin. Allah’a ve ahiret gününe iman eden, misafirine ikram etsin. Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse ya hayır söylesin veya sussun.

3. İnsanın komşusunun karısı ile zina etmesi on kadınla zina etmesinden daha büyük günahtır. Yine insanın komşusunun evinden çalması başka on evden hırsızlık yapmasından daha büyük günahtır.

4. “Benim iki komşum var, bunlardan hangisine hediye vereyim?” diyen birisine peygamberimiz (sav) “Kapısı sana daha yakın olanına ver!” buyurdular.

5. İnsan iyilik ve ihsana yakın komşudan başlamalıdır. İnsanın komşusu evinin çevresindeki kırk evdir.

6. Kıyamette komşu komşusunun yakasından tutacak ve “Ya Rab! Bu yüzüme kapısını kapatarak iyiliğini benden esirgemiştir” diyecektir.

7. Komşusu aç olduğu halde tok yatan bizden değildir.

8. Ya Ebâ Zer! Burnu kesik bir köle de olsa idareciye itaat et. Et pişirdiğin zaman suyunu çok koy ki komşuna da ikram edesin. Namazı vaktin evvelinde kılmaya gayret et. Sen namazını kıldıktan sonra cemaat olursa ona da uy. Senin kıldığın farz, cemaatle kıldığın da nafile olur.

9. Allah katında arkadaşın hayırlısı arkadaşına hayırlı olandır, komşunun hayırlısı da komşusuna hayırlı olandır.

10. Geniş ev, dürüst komşu ve rahat binek kişinin saadetindendir.

11. Peygamberimiz (sav) şöyle dua ederdi: “Allahümme innî eûzü bike min câri’s-sûi fî dâri’l-makâmeh.” “Allahım, devamlı ikamet ettiğim yerdeki kötü komşudan sana sığınırım.” Zira geçici yerin komşusu geçici olur.

12. İnsan komşusunu, kardeşini ve babasını öldürmedikçe kıyamet kopmaz.

13. Peygamberimizin (sav) yanında “Falan kadın geceyi ibadetle geçirir, gündüzün oruç tutar, ama komşusuna eziyet eder” denildi. Peygamberimiz (sav) “O kadında hayır yoktur, o cehennemliktir” buyurdular. “Falanca kadın da farz namazlarını kılar, farz orucunu tutar, yağı alınmış peyniri sadaka verir ve kimseye eziyet etmez” dediler. Peygamberimiz (sav) “O kadın cennetliktir” buyurdular.

14. Komşusu kötülüğünden emin olmayan kişi cennete giremez.

15. Umare’nin halası Hz. Aişe’ye gelerek “Biz hanımlardan birisinin kocası hanımına yaklaşmak istediği zaman hanımı öfkesinden ve isteksizliğinden ona mani oluyor ve nefsini teslim etmiyor. Bunun günahı var mıdır?” diye sordu. Hz. Aişe (ra) “Evet, kocanın haklarından birisi devenin üzerinde de olsa ona engel olmamasıdır” dedi.

Yine sordu: “Birimiz âdet görüyoruz, kendisi ile kocasını da bir yatağı veya örtünecek bir örtüsü var. Bu hanım ne yapacak?” diye sordu. Hz. Aişe (ra) “O hamın göbeğinin altından izarını bağlasın ve kocası ile yatsın. İzar üzerinden kocasının hakkı vardır” dedi.

Sonra devam etti: “Peygamberimiz (sav) bana geleceği bir gece onun için arpa unundan bir çörek yapmıştım. Peygamber odama geldi kapıyı kapadı, su kabını bağladı, bardakları ters çevirdi ve lambayı söndürdü sonra mescide girdi. Namazını kılması uzun sürünce beni uyku bastırdı ve uyumuşum, böylece çöreği kendisine yediremedim. Sonra soğuk onu üşüttü ve geldi beni uyandırdı. Sonra bana “Beni ısıt, beni ısıt!” dedi. Ben de ona “Ben âdet görüyorum” dedim. O da bana, o halde “Oyluklarını aç!” dedi. Ben de oyluklarımı açtım. O da başını ve yanağını ısınıncaya kadar oyluklarıma koydu. Bu arada komşumun evde beslenen bir koyunu vardı. Alışkın olduğu için kapıyı ittirdi ve içeri girdi. Benim yaptığım çöreğe yöneldi ve onu kapıp dışarı çıkacaktı ki ben kalktım ve kapıya koştum. Peygamberimiz (sav) “Çöreğin yetiştiğin kısmını al ve bundan dolayı komşuna eziyet etme ve bir şey söyleme!” buyurdu.

16. Ey Müslüman Hanımlar! Sizden biriniz yanmış koyun paçasını bile kendisine gelse komşusunu küçümsemesin.

17. Bir adam peygamberimize gelerek “Komşum bana çok eziyet ediyor!” diye şikâyette bulundu. Bunun üzerine peygamberimiz (sav) “O halde eşyanı evinden çıkar yol üzerine koy!” ferman ettiler. Adam denileni yaptı. Yoldan gelen geçenler eşyanın yanında toplandılar. “Bunları neden buraya çıkarttın?” dediler. O da “Komşumum eziyetinden peygambere şikâyetçi oldum. O da bunu bana tavsiye etti” dedi. Bunun üzerine onlar “Allahım bu kötü komşuya lanet et, kötü komşuyu cezalandır” diye beddua etmeye başladılar. Bu durum komşusuna ulaştı. Koştu geldi ve “Evine dön, vallahi daha sana eziyet etmeyeceğim!” dedi.

18. Bir başka adam peygamberimize komşusunu şikayet için geldi. Peygamberimiz (sav) Beytullah ile Makam-ı İbrahim arasında oturuyordu. Adam peygamberimizin (sav) beyaz elbiseli bir adam ile konuştuğunu gördü ve bekledi. Adam gitti. Bunun üzerine peygamberimize yaklaştı ve “Ya Resulallah! O konuştuğun beyaz elbiseli adam kimdi?” diye sordu. Peygamberimiz (sav) “Sen onu gerçekten gördün mü?” dedi. “Evet!” deyince “O Cebrail idi. (as) Bana komşuluk hakkında o derece tavsiyelerde bulundu ki, komşuyu komşuya mirasçı yapacak zannettim” buyurdu.

19. Üç günden fazla dargınlıklarına devam eden iki adamdan biri helak olur. Bu dargınlıkla her ikisi de ölürse her ikisi de helak olur. Komşusunu evinden çıkana kadar eziyet eden kimse de helak olmuştur.

20. Kim insanlardan bir şey istemeyeceğini tekeffül ederse ben de ona cenneti tekeffül ederim.

21. Abdullah b. Amr’ın (ra) kölesi bir koyun yüzüyordu. Abdullah onun yanına uğradı ve “Dağıtmaya önce Yahudi komşudan başla!” dedi. Orada bulunan biri “Ya Abdullah! Yahudiye mi vereceksin? Allah seni ıslah etsin” dedi. Abdullah b. Amr (ra) “Peygamberimiz (sav) komşuya iyilik yapmamızı emretti ve buna da en yakınından başlama tavsiyesinde bulundu” diye cevap verdi
 
Üst