Çare mi Var İlahi Sözleri
Büyüklenme insanoğlu,
Ölmemeye çâre mi var?
Sararmış bir yaprak gibi,
Solmamaya çâre mi var?
Ölüm vardır dinle bunu,
İnsanoğlu bilir şunu,
Uzak değil yolun sonu,
Gitmemeye çâre mi var?
Sayılı gün biter birgün,
Hayat sona erer birgün,
Kara yere girer birgün,
Girmemeye çâre mi var?
Katma mülke haram malı,
Fayda vermez, kilim halı,
Bu emanet olan canı,
Vermemeye çâre mi var?
Nerde ecdat, nerde ata?
Hakka karşı yapma hata!
Tabut denen ağaç ata,
Binmemeye çâre mi var?
Daim yürü Hak izinde,
Hakkı söyle her sözünde,
Dört kişinin omuzunda,
Gitmemeye çâre mi var?
Düşünmedin sen ölmeyi,
Terk etmedin hiç gülmeyi,
Yakası yok, ak gömleği,
Giymemeye çâre mi var?
Hiç aldanma mala mülke,
Geçicidir onlar sende,
Tatlı canın Azrail’e,
Vermemeye çâre mi var?
Dünya denen topaç döner,
Canlı cansız ona biner,
Yağı biten kandil söner,
Sönmemeye çâre mi var?
Sağlam vücut erir elbet,
Son nefesi verir elbet,
Birgün kabre girer elbet,
Girmemeye çâre mi var?
Güzün döker sarı yaprak,
Yüzün örter kara toprak,
Kefen çürür, vücut çıplak,
Kalmamaya çâre mi var?
Birgün herkes can verecek,
Ne bir yemek, ne içecek,
Etini yer, börtü-böcek,
Yememeye çâre mi var?
Konu komşu soyar seni,
Bir tabuta koyar seni,
Ilık suyla yuyar seni,
Yunmamaya çâre mi var?
Çok olacak figan eden,
Kurda kuşa hazır beden,
Giyersin sen beyaz kefen,
Giymemeye çâre mi var?
Yıkanırken akar sular,
Birkaç kişi namaz kılar,
Yüzün gözün toprak dolar,
Dolmamaya çâre mi var?
İnsan yalnız kalır orda,
Bazısı ret eder burda,
Yazın, kışın, yağmur, karda,
Kalmamaya çâre mi var?
Münker-Nekir gelecektir,
Rabbin kimdir diyecektir,
Mümin cevap verecektir,
Vermemeye çâre mi var?
Ne bir ağaç, ne bir yaprak,
Belki dilin tutulacak,
Olacaksın kara toprak,
Olmamaya çâre mi var?
Ahirete cansız giden,
Yaratılır yeni beden,
Sırat denen o köprüden,
Geçmemeye çâre mi var?
Hesabını vereceksin,
Cehenneme gireceksin,
Günahını çekeceksin,
Çekmemeye çâre mi var?
Vardır mizan terazisi,
Kurtuluşun tek çaresi,
Muhammed’in ol ümmeti,
Olmamaya çare mi var?
Kurtulacak, sevap çoksa,
Cehenneme gider yoksa,
Sıkıntıyı çeker çokça,
Çekmemeye çâre mi var?
Günahına bakılacak,
Cehenneme atılacak,
O ateşte yakılacak,
Yanmamaya çâre mi var?
Bu hayatın sonu gelir,
Aklı olan bunu bilir,
Doğru yolu bulabilir,
Bulmamaya çâre mi var?
Görünce o nimetleri,
İstemezsin gelmek geri,
Cennet denen güzel yeri,
Görmemeye çâre mi var?
Rab af eder bazısını,
Anlar insan hatasını,
Cennetin de sefasını,
Sürmemeye çare mi var?
Kurtulunca bayram olur,
Cennette de yerin bulur,
Devamlı hep orda kalır.
Kalmamaya çare mi var?
Büyüklenme insanoğlu,
Ölmemeye çâre mi var?
Sararmış bir yaprak gibi,
Solmamaya çâre mi var?
Ölüm vardır dinle bunu,
İnsanoğlu bilir şunu,
Uzak değil yolun sonu,
Gitmemeye çâre mi var?
Sayılı gün biter birgün,
Hayat sona erer birgün,
Kara yere girer birgün,
Girmemeye çâre mi var?
Katma mülke haram malı,
Fayda vermez, kilim halı,
Bu emanet olan canı,
Vermemeye çâre mi var?
Nerde ecdat, nerde ata?
Hakka karşı yapma hata!
Tabut denen ağaç ata,
Binmemeye çâre mi var?
Daim yürü Hak izinde,
Hakkı söyle her sözünde,
Dört kişinin omuzunda,
Gitmemeye çâre mi var?
Düşünmedin sen ölmeyi,
Terk etmedin hiç gülmeyi,
Yakası yok, ak gömleği,
Giymemeye çâre mi var?
Hiç aldanma mala mülke,
Geçicidir onlar sende,
Tatlı canın Azrail’e,
Vermemeye çâre mi var?
Dünya denen topaç döner,
Canlı cansız ona biner,
Yağı biten kandil söner,
Sönmemeye çâre mi var?
Sağlam vücut erir elbet,
Son nefesi verir elbet,
Birgün kabre girer elbet,
Girmemeye çâre mi var?
Güzün döker sarı yaprak,
Yüzün örter kara toprak,
Kefen çürür, vücut çıplak,
Kalmamaya çâre mi var?
Birgün herkes can verecek,
Ne bir yemek, ne içecek,
Etini yer, börtü-böcek,
Yememeye çâre mi var?
Konu komşu soyar seni,
Bir tabuta koyar seni,
Ilık suyla yuyar seni,
Yunmamaya çâre mi var?
Çok olacak figan eden,
Kurda kuşa hazır beden,
Giyersin sen beyaz kefen,
Giymemeye çâre mi var?
Yıkanırken akar sular,
Birkaç kişi namaz kılar,
Yüzün gözün toprak dolar,
Dolmamaya çâre mi var?
İnsan yalnız kalır orda,
Bazısı ret eder burda,
Yazın, kışın, yağmur, karda,
Kalmamaya çâre mi var?
Münker-Nekir gelecektir,
Rabbin kimdir diyecektir,
Mümin cevap verecektir,
Vermemeye çâre mi var?
Ne bir ağaç, ne bir yaprak,
Belki dilin tutulacak,
Olacaksın kara toprak,
Olmamaya çâre mi var?
Ahirete cansız giden,
Yaratılır yeni beden,
Sırat denen o köprüden,
Geçmemeye çâre mi var?
Hesabını vereceksin,
Cehenneme gireceksin,
Günahını çekeceksin,
Çekmemeye çâre mi var?
Vardır mizan terazisi,
Kurtuluşun tek çaresi,
Muhammed’in ol ümmeti,
Olmamaya çare mi var?
Kurtulacak, sevap çoksa,
Cehenneme gider yoksa,
Sıkıntıyı çeker çokça,
Çekmemeye çâre mi var?
Günahına bakılacak,
Cehenneme atılacak,
O ateşte yakılacak,
Yanmamaya çâre mi var?
Bu hayatın sonu gelir,
Aklı olan bunu bilir,
Doğru yolu bulabilir,
Bulmamaya çâre mi var?
Görünce o nimetleri,
İstemezsin gelmek geri,
Cennet denen güzel yeri,
Görmemeye çâre mi var?
Rab af eder bazısını,
Anlar insan hatasını,
Cennetin de sefasını,
Sürmemeye çare mi var?
Kurtulunca bayram olur,
Cennette de yerin bulur,
Devamlı hep orda kalır.
Kalmamaya çare mi var?
