Aile Yapısı ve İlişkileri - AÖF Sosyoloji Dersleri

ömr-ü diyar

اَلْمَرْءُ مَعَ مَنْ أَحَبَّ
Yönetici
Her ailenin günlük yaşamının bir parçası olan evle ilgili faaliyetler, o evde yaşayan üyeler tarafından paylaşılması gereken sorumluluklardır. Ailenin düzenli bir yaşam sürmesi bu sorumlulukların yerine getirilmesi ile mümkündür.

Ailede sorumluluk paylaşımı ailenin amaçlarının gerçekleşmesinde işlevsel işbirliği sağlar. Çünkü sorumluluk paylaşımı:
- aile bireyleri arasında sağlıklı ilişkilerin kurulmasında,
- aile üyeleri arasında duygu ve düşüncelerin paylaşılmasında,
- bireylerin kendilerini işe yarar ve değerli hissetmelerinde,
- aile üyelerinin birbirlerinin yeteneklerinden yararlanarak deneyim kazanmalarında,
- aile bireylerinin ortak değer ve amaçlarının oluşmasında,
- aile kaynaklarının akıllıca kullanılıp geliştirilmesinde,
- aile yaşamının aksayan yönlerinin düzeltilmesinde önemli rol oynar.

Kısacası sorumluluk paylaşımı, ailenin birlik ve beraberlik içinde sağlıklı ve düzenli olarak yaşamlarını sürdürmelerinde önemli bir etkendir. Yarının ailelerini kuracak olan çocukların üstlenecekleri roller ailede benimsetilir. Sorumluluk paylaşımı onları gelecekteki rollerine hazırlar.

Sorumluluk paylaşımı evdeki tüm faaliyet alanları ve tüm bireyler için söz konusudur. Ancak geleneksel anlayış kadın ve erkeğin rollerini kesin çizgilerle birbirinden ayırmakta, yetkileri erkeğe sorumlulukları kadına vermektedir.

Geleneksel aile yapısında ekonomik gücü temsil eden erkek belirleyici, kadın ise düzenleyici bir roldedir. Sorumluluk paylaşımında biyolojik yapıyı temel ölçüt alan geleneksel anlayışa göre; belirli işler erkekler, belirli işler kadınlar için daha uygun görülmektedir. Erkek evin geçimini sağlamak için dışarıda, kadın ev işlerini yapıp çocuklarını büyütmek için evde çalışmalıdır.

Günümüzde toplumsal yapıda meydana gelen değişmelerin aile yaşamına da yansıması, kadının aktif olarak iş dünyasına katılması, geleneksel görüşün geçerliliğini azaltmaktadır. Dolayısıyla çağdaş görüş olan, ailenin sağlıklı gelişimi için aile bireylerinin evde birlik ve beraberlik içinde sorumlulukları paylaşmaları gerektiği görüşü her geçen gün kuvvet kazanmaktadır. Toplumun temel ünitesi olan ailede, ev ve aile ile ilgili sorumluluklara tüm aile üyelerinin olanakları ve koşullan elverdiğinde katılmaları, ailenin ve çevrenin olanaklarına bağlı olarak da gerektiğinde ücretli yardımcı almaları en uygun yaklaşım olarak benimsenmektedir.

Ailede uyum ve dayanışmanın sağlanabilmesi için aile üyelerinin birbirlerini her yönden desteklemeleri ve bu konuda çaba harcamaları gerekir. Bunun için tüm aile üyeleri yaş ve yetenekleri ölçüsünde evle ilgili faaliyetlere katılmalıdır.

Çocuklara aile içinde sorumluluk verilmesi, onların yetişkin rollerine hazırlanmasının yanı sıra sorumluluk duygusu kazanmalarında da yardımcı olur
 
Üst