‘Aramızda hainler var, helal süt emmemişler var...’
27 Ağustos 2011 Cumartesi 07:19
Müstafi Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner’in kendi subay-astsubayıyla yaptığı bir toplantının ses kaydı iki parça halinde internetten yayınlandı.
Büyük olasılıkla toplantıya katılan askerlerden biri tarafından yapılan, sonra da uzun süre elden ele dolaşıp kim bilir kim tarafından internete yüklenen ses kaydı, bize ordumuz hakkında çok şey söylüyor.
Konuşmanın bir yerinde Işık Koşaner, ‘Yasa ve yönetmelik dışında hareket ettik, hep böyle olacak zannettik’ diyor ve ekliyor:
‘Ama maalesef içimizden hainler çıktı. Maalesef onu da bulamıyoruz. Yasaların, yönetmeliklerin dışında hareket ettik. Bazen etmemiz gerekiyordu bazı dönemlerde. Ama bunu yol yaptık, hep böyle olacak zannettik. Öyle devam ettik ve hakkımız olmayan bazı imkanları kullandık. Halen de var. Halen de var. Onlar da karşımıza çıkacak. Bir de maalesef içimizde, maalesef helal süt emmemiş arkadaşlarımız da çıktı. Maalesef onu da bulamıyoruz. Belki birkaç kişi. Neticede maalesef çok malzeme vermişiz. Çok vermişiz malzeme.’
Şu alıntıladığım bir paragrafın içerdiklerine bakın...
Komutan subayına güvenmiyor, ‘Aramızda hainler, helal süt emmemişler var’ diyor. Subay komutanına güvenmiyor, onun konuşmasını kaydediyor, sonra da başkalarına veriyor.
Komutan, ‘Yasaların yönetmeliklerin dışına çıktık’ diyor. Hala daha da çıktıklarını, yasa ve yönetmeliklerin vermediği yetkileri kullandıklarını söylemeye devam ediyor.
Bunu söylerken bir pişmanlık ifadesinde bulunmuyor, tam tersine ‘içimizdeki hainler’ yüzünden suç üstü yakalandıklarını söylüyor, ‘hainleri’ bulmaktan söz ediyor. Yani bu konuşmalar kaydedilip sızmasa asker bildiğini bildiği gibi yapmaya devam edecek, yasa yönetmelik takmayacak.
En vahimi şu... Sadece bu paragrafta değil konuşmanın tamamında aynı ruh halinden izler var: Asker olarak kendini ve ordusunu toplumun dışında, toplumun üzerinde görmek...
‘Milletin ordusu’ olmakla övünen Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bu vasfı gerçekten kazanmak için önce kendini milletinden üstün görmemeyi öğrenmesi lazım.
Hürriyet
27 Ağustos 2011 Cumartesi 07:19
Müstafi Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner’in kendi subay-astsubayıyla yaptığı bir toplantının ses kaydı iki parça halinde internetten yayınlandı.
Büyük olasılıkla toplantıya katılan askerlerden biri tarafından yapılan, sonra da uzun süre elden ele dolaşıp kim bilir kim tarafından internete yüklenen ses kaydı, bize ordumuz hakkında çok şey söylüyor.
Konuşmanın bir yerinde Işık Koşaner, ‘Yasa ve yönetmelik dışında hareket ettik, hep böyle olacak zannettik’ diyor ve ekliyor:
‘Ama maalesef içimizden hainler çıktı. Maalesef onu da bulamıyoruz. Yasaların, yönetmeliklerin dışında hareket ettik. Bazen etmemiz gerekiyordu bazı dönemlerde. Ama bunu yol yaptık, hep böyle olacak zannettik. Öyle devam ettik ve hakkımız olmayan bazı imkanları kullandık. Halen de var. Halen de var. Onlar da karşımıza çıkacak. Bir de maalesef içimizde, maalesef helal süt emmemiş arkadaşlarımız da çıktı. Maalesef onu da bulamıyoruz. Belki birkaç kişi. Neticede maalesef çok malzeme vermişiz. Çok vermişiz malzeme.’
Şu alıntıladığım bir paragrafın içerdiklerine bakın...
Komutan subayına güvenmiyor, ‘Aramızda hainler, helal süt emmemişler var’ diyor. Subay komutanına güvenmiyor, onun konuşmasını kaydediyor, sonra da başkalarına veriyor.
Komutan, ‘Yasaların yönetmeliklerin dışına çıktık’ diyor. Hala daha da çıktıklarını, yasa ve yönetmeliklerin vermediği yetkileri kullandıklarını söylemeye devam ediyor.
Bunu söylerken bir pişmanlık ifadesinde bulunmuyor, tam tersine ‘içimizdeki hainler’ yüzünden suç üstü yakalandıklarını söylüyor, ‘hainleri’ bulmaktan söz ediyor. Yani bu konuşmalar kaydedilip sızmasa asker bildiğini bildiği gibi yapmaya devam edecek, yasa yönetmelik takmayacak.
En vahimi şu... Sadece bu paragrafta değil konuşmanın tamamında aynı ruh halinden izler var: Asker olarak kendini ve ordusunu toplumun dışında, toplumun üzerinde görmek...
‘Milletin ordusu’ olmakla övünen Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bu vasfı gerçekten kazanmak için önce kendini milletinden üstün görmemeyi öğrenmesi lazım.
Hürriyet
