Allah Ahirdir.(Görüntülü ve Sesli - Yazı Takipli)

kurtuluş

KF Ailesinden
Özel Üye
Âhir
Allah Ahirdir.

Ayeti kerimede:
"O hem Âhir'dir." (Hadîd: 3).

Nihayeti olmayan oğul Allahtır. Ölümsüz, sonsuz, değişmekten münezzehtir. Baki olup yokluğu asla düşünülemez. Herşey onun dışında ile kaimdir. Hayatın kaynağı, tek yaratıcı Allahtır.
Varlığının başlangıcı sıfır gibi nihayeti de yoktur. Gelinen ve gidilecek olan yer ancak O'na varır, arkası ve ilerisi yoktur.
Her şeyin yaratıcısı olması bakımından evvel, her şeyi yaşatan ve yok eden olması bakımından âhirdir.

İlk bilinmesi bakımından evvel, en önemli olması nedeniyle âhirdir.
Herşeyi sona erdiren, işleri sonlandıran, hükmünü ve emrini yürütendir. Öyle ahirdir ki zatı her yönden kusursuz, benzeri olmayan, ortağı bulunmayan, tam, mükemmel, bakımdan sondur.
Ölüm, yorgunluk, unutkanlık, hastalık, eksiklik, zayıflık ve onun değersiz isim ve sıfatlardan münezzehtir. Sübhandır. Herşeyi çepe çevre kuşatmıştır ve kimse ondan kaçamaz. Onun canlının ölümünüde takdir üzerine. Asla bir an bile geciktirilemez. Allah hangi zamanda yazmışsa o iş tamamlanıyor. Yarattıklarını zahiri, batini olarakda sona erdiren Allahtır. Nefs dereceleri Allahın muhafaza geçilip ancak o sona erdirir. Allahın rızıkları ve lütuflarıda sonsuzdur.
Birşeyi yok etmek, sona erdirmek isterse onu yapar. Allahı dilediğini yapandır. Öyleki kıyamet saatini ancak zatı bilir. Dilediği anda dünyayı yarattığı gibi sona erdirecek ve yok edicektir. Allah için hiçbirşey zor olmayıp, çok kolay. Sonsuz güç ve kudretiyle, azamet ve büyüklüğü ile zerreden daha küçüğü ve daha büyüğü tüm yaratıklarına hükmünü, emrini geçirir. Allahın sona erdirmek istediğine engel olamaz.

Dünya Hayatı son olmayıp, ahiret hayatına başlangıçtır. Kendi kullandıkları eliyle işledikleri ve kazandıklarıyla, sonsuz olarak ya cennete, ya cehenneme gidecektir.
Kabir hayatları kıyamete kadar devam edip, ruhlar cesetlerini terk edemez.

Ayeti kerimede:
Nihayet onların onun birine ölüm geldiği vakit der ki: “Rabbim! Beni dünyaya geri döndür. "Belki yapmadan bıraktığımı tamamlar ve sâlih amel işlerim. ”Hayır, bu söylediği sadece kendi lâfıdır. Tekrar diriltilip kaldırılacakları güne kadar, ön geriye dönmekten onları alıkoyan bir berzah vardır. Sur'a üfürüldüğü o günün dehşetinden aralarında ne nesep (akrabalık) bağı kalır ne de birbirlerine bir şey sorabilirler. Kimin tartıları ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa erenlerin tâ kendileridir. Tartıları hafif gelenler, işte onlar meşgul edenlerdir, cehennemde ebedî kalacaklardır. (Müminun: 99'dan 103 "e kadar).

Onun mümin kabri, mahşeri, teraziyi, sırat köprüsünü düşünmesi, yaşayacaklarını hazırlanması gerekir. Sona erdirme, işleri bitirme Ancak Allahın olabileceği emrine bağlıdır.
Mahşerde ne kadar kalınacak, terazi ne zaman konulacak Allahu Teâlâ bilir.
İnsanların bu sık yarıştan terliyeceği hadisi şerifte bildirilmiştir.

Hadisi şerifte::
"Resûlullah aleyhissalatu Vesselam buyurdular ki:

" İnsanlar Kıyamet öylesine ter akıtırlar ki, bu terler yerin içinde ama zira'lık derinliğe kadar iner ve bu ter (yer üstünde de birikerek konuşamaz hale getirmek üzerelerine) gem vurur ve kulaklarına kadar ulaşır. " Buhari, Kaynak kütübi sitte: 5026).

" İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor:"Bir adam bana:" (Kıyamet günü Allah'ın kişiye özel hususi) hitabı hakkında ne işittin? "Diye sordu. Şu cevabı verdim:

" Resûlullah aleyhissalatu damaram'ın: "Mü'min Rabbine yaklaştırılır. Öyle ki, (Allah'ın) üzerine himayesini indirir ve günahlarını itiraf ettirir Ona sorar: "Şu şu günahlarını biliyor musun?" Mü'min kul, iki kere:

"Evet ey Rabbim, biliyorum!" der. Rab Teala da:

"Dünyada iken bunları örterek seni teşhir etmemiştim. Bugün de onları senden affediyorum! "Buyurur. Sonra ona hasenat defteri verilir. Amma, kafirlere ve münafıklara gelince, bunlarla ilgili olarak, bütün mahlukatın huzurunda: " Bunlar Allah namına

yalan söylemişler (böylece büyük bir zulümde bulunmuşlardır). Haberiniz olsun!(Buhari, Kaynak kütübi sitte: 5038).

Ahiretde yaşıyacaklarımızı en uzun anlatan bir hadisi şerifte satın aldı.

Hadisi şerifte:
"İbnu'l-Müseyyib, Ata İbnu Zeyd el-Leysi, Ebu Hureyre radıyallahu anh'tan naklen anlatıyorlar :" İnsanlar Resûlullah aleyhissalatu damaram'a : "Ey Allah'ın Resûlü! Kıyamet günü Rabbimizi görecek miyiz?" diye sordular. O da: "Siz bulutsuz dolunay gecesinde ayı görmekten şüpheye düşüyor musunuz?" diye cevap verdi. Onlar:

"Hayır! Ey Allah'ın Resûlü!" diye cevap verdiler. Aleyhissalatu Vesselam:

"Bulutsuz bir günde güneşi görmekten şüphe eder misiniz?" diye tekrar sordu. Ashab yine: "Hayır!" cevabını verdiler. Bunun üzerine:

"Şunu bilin ki, siz Rabbinizi de böyle göreceksiniz. Kıyamet günü, insanlar haşrolunurlar. (Rab Teala):

" Kim (Benden başka) bir şeye tapıyor idiyse ona tabi olsun! "Buyurur. Onlardan bir kısmı güneşe, bir kısmı aya, bir kısmı Allah onlara (tanımadıkları bir surette) yaklaşır.

"Ben Sizin Rabbinizim!" buyurur. Oradakiler:

"(Senden Allah'a sığınırız). Biz, Rabbimiz bize gelinceye kadar bu yerdeyiz! Rabbimiz gelince biz onu tanırız! "Derler. Derken Rableri (onların tanıyacağı surette) gelir." Ben Rabbinizim! "Der. Onlar da:

İnternethaber.com "Sen Rabbimizsin!" derler. Rabb Teala onları (cennete) davet eder. Cehennemin üzerine Sırat kurulur. Peygamberler arasında, ümmetiyle Sırat'tan ilk geçen ben olurum. O gün peygamberler dışında kimse konuşmaz. Peygamberlerin o günkü kelamı da:

"Allahümme sellim, Allahümme sellim (Ey Rabbimiz selamet ver, ey Rabbimiz selamet ver!)" Olacak. Cehennemde, deve dikeninin dikenleri gibi kancalar var. Deve dikeninin dikenlerini gördünüz mü? "Diye sordu. Ashab:" Evet! "Deyince Aleyhissalatu Vesselam etti devam:

"İşte o kancalar, tıpkı deve dikeninin dikenleri aşağıdaki gibidir. Ancak, bu amelleri (kötü) amelleri aynı kapar. İnsanların bir kısmı (kötü) ameli helak olur. , sonra Kurtulur. Allah'tır ateş ehlinden kurtarmak istediklerine rahmet etmeyi irade edince, ateş ehlinden Allah'a ibadet etmiş olanları, Ateşten çıkarmaları Için meleklere emreder. Melekler bu kimseleri, secde izleriyle tanırlar. Çünkü Allah'ın Teala Hazretleri secde mahallinin yakılmasını ateşe haramdır Etmiştir.

ve Onlar yani ateşten çıkarlar Hepsi de ateşten kavrulmuş vaziyettedir Üzerlerine hayat suyu dökülür Selin getirdiği milli topraktan habbelerin (filiz açıp) bitmesi gibi, suyun değdiği yerler yeniden bitecek.

Rabb Teala, sonra, kullar arasındaki hükmünü tamamlayacak. Derken cennetle cehennem arasında bir kulede kalacak. Bu, cennete girmede cehennemliklerin sonuncusudur. Yüzü cehenneme doğru ilerlerken:

"Ey Rabbim! Yüzümü ateş tarafından çevir! Kokusu beni perişan etti, alevi de beni kavurdu" diye yalvaracak. Allah Teala'ya, aşağıda dua etmesini dilediği kadar duada bulunacak. Sonra Allah Teala Hazretleri:

"Ben bu istediğini versem, bundan başkasını da ister misin?" diye soracak. Adam: "İzzet ve celaline yemin olsun! Hayır! Bundan başkasını istemem!" diyecek ve istemeyeceği hususunda Allah'a ahd-u misakta bulunacak. (Allah), bunun üzerine yüzünü ateşten çevirecek. Adam yüzüyle cennete yönelince ve onun güzelliğini görünce, Allah'ın dilediği bir müddet susacak. Sonra (dayanamayıp): "Ey rabbim! Beni cennetin kapısına yaklaştır!" diyecek. Allah Teala Hazretleri:

"Sen bana istemiş başka bir talepte bulunmayacağına dair ahd-u misakta bulunmadın mı? Ey ademoğlu sana yazık sana! Sen ne dönekmişsin!" diyecek. Adam:

"Ey Rabbim! Mahlukatın en bedbahtı ben olmayayım!" diyecek. Rab Teala: "Sana bu istediğin verilse, acaba başka bir şey istemeyecek misin?" der. Adam: "Hayır! İzzetine ve celaline yemin olsun hayır! Başka birşey istemeyeceğim!" diyecek. Haham de onu mazur ekleyecek. Çünkü o, sabredilemeyecek bir şeyler görmüştür. Adem, Rabbine, istediği ahd-u misakta bulunur. (Haham de) onu cennetin kapısına yaklaştırır. Kapıya yaklaşıp onun güzelliğini ve görün taravet ve sürûruce, Allah'ın dilediği kadar sesini keser. (Fakat daha fazla dayanamayıp atılır):

"Ey Rabbim! Beni cennete koy!" der. Rab Teala:

"Ey ademoğlu hayır sana! Sen ne dönekmişsin! Sana verilenlerin dışında bir şey istemeyeceğine dair bana ahd-u misak vermedin mi?" diyecek. Adam: "Ey Rabbim! Beni mahlukatın en bedbahtı yapma!" diyecek. Allah onun bu in gülecek. Sonra ona cennete girmesi için izin yapılacak ve:

"Dile (ne dilersen)!" diyecek. adam dileyecek. Öyle ki, hiçbir arzusu kalmayacak. Allah yine de: "Görmek da iste!" deyip, istemesi aşağıdaki gibi zikredecek. Bu istenecek şeyler bitince Allah Teala Hazretleri:

"Bütün bunlar, bir misliyle sana verilmiştir!" buyuracak. "

Ebu Sa'id der ki:" Resûlullah aleyhissalatu Vesselam'ın: "Bütün bunlar, misliyle birlikte sana verilmiştir!" dediğini işittim. "

Cehennemden çıkarılma konusu ise hadisi şeriflerde:

" Resûlullah aleyhissalatu Vesselam buyurdular ki:
" Muhammed aleyhissalatu damaram'ın şefaati ile, birkısım insanlar cehennemden çıkacak, cennete girecektir. Bunlara cehennemlikler denecektir. " (Buhari, kaynak kütübi sitte: 5118).

Allah zerre zulüm etmez.Zerre adaletsizlik etmez. Rahmeti sonsuz olup kimse rahmetinin önüne geçemez. Allahın tüm işleri haktır, hikmetlidir, adaletlidir.Allahın zatından eminamaz. Rabbine yönelmeli, sabırla namazına devam etmeli, tüm emir ve yasaklardan gönülden boyun eğerek uymalıdır.

Tüm yarattıklarını öldürecek, tüm yarattıklarını diriltecek, hesap günü hesapların görüp sona erdirecek, sonsuz ahiret yurdunda dilediğini cennetle, dilediğini cehenneme atıcak, sonundada dünya imtihan sahnesi tamamen bitirip sona erdirürecek sonsuz ahir Allahu tealecek. Bir iş yoktur ki Allah'a sona erdirmesin.
 
Üst