Hz. Aişe'ye atılan iftirada Hz. Fatıma ve Hz. Ali’nin tutumu nasıl olmuştur?

sultan_mehmet

© ◄ كُن فَيَكُونُ ►
Yönetici
Forum Administrator
Soru
Hz. Aişe’ye atılan iftirada Hz. Fatıma ve Hz. Ali’nin tutumu nasıl olmuştur? Ne yaptılar bu olay karşısında?

Cevabımız

Değerli Kardeşimiz;


Peygamber Efendimiz gazalara çıkacağı zaman Ezvac-ı Tahiratı arasında kur’a çekerdi. Beni Mustalik gazasındaki kur’a da Hz. Aişe’ye çıkmış ve Hz. Aişeyi de beraberinde götürmüştür.

Sabaha karşı dönüşte, hava daha karanlık iken ihtiyacını gidermek üzere çıktığı esnada Hz. Aişe’nin kervandan geri kalması ve düşürdüğü gerdanlığını ararken geç kalması üzerine bekler ve kervanda en son kalıp kontrol görevini üstlenmiş olan Saffan bin Muattal es-Sülemi kontrol esnasında Hz. Aişe’yi bulur ve devesine bindirerek kervana yetiştirir.

Münafıkların reisi olan Abdullah bin Übey bunu firsat bilerek Hz. Aişe annemize iftira atar. (İslam Ansiklopedisi, TDV. 21/507-509; M. Asım Köksal, Medine Devri, 5/61-86)

Peygamber Efendimiz bu konu hakkında yakınları ile istişarede bulunmuş ve hepsi de Hz. Aişe’nin lehinde konuşmuştur.

Bu konuda Hz. Fatıma annemizle ilgili bir bilgiye rastlayamadık.

Hz. Ali’nin görüşü ise şu merkezdedir:

Allah Resûlü (s.a.) vahiy gecikince ailesinden ayrılma konusunda istişare etmek üzere Ali ve Üsâme b. Zeyd'i çağırdı. Üsâme b. Zeyd Allah Resûlü (s.a.m)’ne ailesinin suçsuz olduğunu bildiğini söyledi. Ve ekledi “Ey Allah'ın elçisi, o senin âilendir. Biz onun hakkında hayırdan başka bir şey bilmiyoruz”. Ali b Ebî Talib ise: Allah senin üzerine (bu işi, evlenme ve boşanma işini) daraltmamıştır. Onun dışında kadınlar çoktur. Eğer cariyesine soracak olursan sana doğru haberi verir, dedi. Allah Resûlü (s.a.) Berire'yi çağırıp; Ey Berîre, Âişe'den seni şüphelendirecek bir şey gördün mü buyurdu. Berîre ona: “Seni hak ile gönderen Allah'a yemin ederim ki, genç bir kadın olmasından başka onu ayıplayabileceğim hiç bir durumunu görmedim. Ailesinin hamuru başında uyur da bir oğlak gelip hamuru yer (haberi bile olmaz), dedi” (İbn Kesir, Nur, 24/11. ayetin tefsiri)

Diğer bir rivayete göre Hz. Ali şöyle cevap vermiştir: "Yâ Resûlallah!.. Bir gün bize namaz kıldırıyordunuz. Namaz içinde iken, ayakkabılarınızı çıkarmıştınız. Size uyarak biz de çıkarmıştık. Namazı bitirince, ayakkabılarımızı çıkarmanın sebebini bize sormuştunuz. Biz de size uymuş olmak için çıkardığımızı söylemiştik. Bunun üzerine siz, 'Temiz olmadıkları için onları çıkarmamı bana Cebrail emretti.' demiştiniz. Böyle, ayakkabılarınıza bulaşan bir pislik, size bildirildiği ve onları pislik bulaşığından dolayı çıkarmanız size emredildiği hâlde, ailenize, namus kirletecek kötülüklerden bir şey bulaşsın da, onu çıkarmanız için size emredilmesin, olur mu hiç?.." (Halebî, İnsanû'l-Uyûn, 2/624-625)

Hz. Ali’nin dediği gibi, vahiy gelerek olay açıklığa kavuşturulmuştur. (bk. Nûr 11-20)

Böylece Cenâb-ı Hak vahiy ile Hz. Aişe hakkında söylenenlerin bir iftirâdan ibaret olduğunu haber vererek, hem Resûlünün temiz ruhunu ve pâk vicdanını üzüntüden kurtardı, hem Hz. Ebû Bekir'in şahsiyetinin küçük düşürülmesine müsâade etmedi, hem de Müslümanlar arasında zuhur eden fitne ve fesadın büyümesine fırsat vermedi.

İlave bilgi için tıklayınız:

Allah-u Teala’nın hakkında ayet indirerek masum olduğunu bildirdiği Hz. Ayşe validemiz hakkında münafıkların çıkardığı ve tarihe “ifk hadisesi” diye geçen iftira hadisesi nasıl olmuştur?


Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet Editör
 
Üst